Alıntı:
| keops Nickli Üyeden Alıntı
Alıntı: | agresif Nickli Üyeden Alıntı
<center>  </center>Telkinleri dinlemeye başladığımda ilk yorumlarımdan sonra **shamanic** bana diğer bir başlıkta bu linki incelememi söylemişti. http://www.hayatimdegisti.com/forum/...enleri-b148.0/
Arada burdaki yazıları okurken aklıma bir şey geldi. Dedim ya ben etkileri net göremiyorum. Ama aldığım teknik eğitim bana bu telkinlerin bilimsel açıdan da mantıklı olduğu fikrini veriyor. Duymasam da belli frekanstaki seslerin beyne ulaşabildiğini biliyorum. Bu yüzden de etkili olacağına inanıyorum. Ve işte bu nedenden dolayı da denemekte ısrarlıyım. Telkinleri duymamak benim bilinçli bir şekilde bu olumlamalara antitez üretmemi önlüyor. Buyüzden bu bir artı. Peki neden bunca şeyin bilincinde olmama rağmen halen bir etkisini göremiyorum.
Bunun 3 sebebi olabilir.
1- Son 4 yıl içinde rutin bir hayatım vardı, geçen yıl iş değiştirdim. Üstüne 5 ay kadar önce çok ağır bir travma atlattım. İlaçsız bu dönemi geçirmeye çalışıyorum.
2- Bu 4 yıldan önce ise 6 yıl kadar süregelen bir depresyon süreci için ilaç tedavisi görmüştüm. 6 ay düzenli ilaç kullanımı ve herşeyden elimi ayağımı çekip tamamen iyileşmek üzere harcanmış koca bir yılım var.
3- 9 yaşımı hiç hatırlamıyorum. Çok daha öncesine dair çok net anılarım var. Çok kesin detaylar. Ama evle ilgili sorunlar yaşanmış o yıl, ben de sanırım unutmayı seçmişim. Ve koca 1 yılı kafamdan silmişim.
Şimdi bu 3 nedeni düşününce kesinlikle daha sabırlı olmam gerektiğini düşünüyorum. Çünkü ilk baştan beri çok inanarak dinliyorum. Ne adam gibi baş ağrım oldu ne de kabuslar. Gerçi yıllar sonra tekrar rüyalarımı uyanınca hatırlamaya başladım ama bunun asıl nedeninin telkinleri dinlerken ses yüzünden REM uykusundan uyanmam olduğunu düşündüm. Sonuçta rüya görüyoruz hepimiz, herzaman. Ama gördüğümüz rüyaları uyanınca hatırlamıyoruz. Sabah kabuslarım dün daha yeni başladı. Bu telkinlerin etkisi mi onu da bilmiyorum.
Şimdi bu saydığım 3 madde gerçekten benim telkinlere direnç göstermeme neden olabilir mi? Yoksa kendimi şartlandırmış olabilir miyim? Aslında şartlandırdığımı düşünmüyorum çünkü gerçekten inanarak başladım.
Atakan Bey bildiğim kadarıyla kişiye özel olarak da telkinler hazırlıyorsunuz ve kişilerle tecrübelerinizde böyle bir örnekle karşılaştınız mı merak ediyorum. İlaç tedavisi görenlerde ya da hafıza sorunları yaşayanlarda böyle bir direnç görülebilir diye? Çok istatiksel bir bilgi olmasa da en azından bunun rastlanılır bir durum olup olmadığını merak ediyorum. | sevgili agresif etki etmediğini nerden biliyorsun hiç aynanın karşısına geçip kendine baktın mı?
duruşuna gözlerinin içinin parlamasına v.s bu gibi durumlara ve tepkilerinin daha net olması kendini kolayca kötü hissetmemen gibi durumlara göre değerlendirmeni öneririrm..
bunun yanında telkin kiminde geç etki edebilir...o kişinin bilinçaltındaki negatifler daha fazladır vs.vs
bunun yanında başka kişisel gelişim yöntemleriyle kendini destekliyor musun?
birçok üye telkinleri dinlemenin yanında spor salonuna gidiyor..yoga,koşu v.s yapıyor
eft-sedona v.b yöntemlerle kendi gelişimlerine destek veriyorlar
bir başka neden sorunu çözmek istemiyor olabilir misin ?
bazen sorunların bize sağladığı ikincil gizli kazançlar vardır
o yüzden o sorunlara yapışmaya devam ederiz
eğer kendine bu açılardan bakmadıysan birde bu şekilde kendine bakabilirsin nacizane önerim
sevgilier |
Çok teşekkür ederim önerilere. Bunlar inanın benim de kafamda dönüp duran sorular. Hem kendim hem sizin için cevaplıyım.
EFT ve diğer konuları inceliyorum ama açıkçası tek bir yönteme bağlı kalmak taraftarıyım biraz. Bioenerjiye inanıyorum meditasyoa da. Meditasyonu deniyorum hatta. Ama şu melek meditasyonları falan kendimi açıkçası bukadar da kaptırma taraftarı değilim bunlara. Herşeyde olduğu gibi sınırlar koymayınca bunda da bir tatminsizlik noktası olduğuna inanıyorum. Mutsuzluğuma çare ararken kaybolma taraftarı değilim bu kadar spiritüelliğin içinde. Olumlu düşünme üzerine kitaplar okuyorum. Spor konusuna gelince 3 yıl kadar profesyonel anlamda ilgilendim. Ama işe başlayınca çok sert bir şekilde bıraktım ve bu sağlığımı etkiledi bunun da bilincindeyim. En azından koşmaya başlamayı planlıyorum çünkü evde yaptığım egzersizler yeterli gelmiyor.
Sorunu çözmek istememenin ne demek olduğunu biliyorum, 6 yıl bu yüzden depresyonla boğuştum. O mantığa tekrar gömülmemek için elimden geleni yapyorum. Ama negatif bakmaya, herşeyin altında bir pislik aramaya meyilli bir yapım var ki bunu değiştirmeye uğraşıyorum asıl. Yani iki ihtimal varsa muhakkak en kötüsüne hazırlıyorum kendimi. Ve hep de en kötüsü oluyor. Nasıl düşünürsen öyle olur çünkü. Ben kendimi haklı çıkarıyorum büyük ihtimalle. Bu yüzden daha olumlu bakmak için bu telkinleri dinlemekteyim. Aslında uğraştığım şey hayata bakışımı değiştirmek yani. E bu da belki en zor olanı ya da esas mesela. 30 yıl boyunca etinize kemiğinize bürünmüş bişey. Birden gözünüzün rengini değiştiremezsiniz. Sonuçta bazı huylarımız da genetik. Ben acele de etmiyorum. 5 gün oldu neden bişey yok demedim. Devam ettim dinlemeye. Ama haklısınız belki de bunu sadece telkinlerle başarmaya çalışmak işi yavaşlatmak olabilir. Ama okuduklarıma karşı daha dirençliyim. Kendimi kandırmak gibi geliyor bazı zamanlar bukadar olumlu pozitif bakmaya çalışmak. Bu yüzden bu işi bilinç altımla çözmek istiyorum. Bilincimin karşı koyduğu pis bir alışkanlık var çünkü. Kendini kötüye hazırlamak. Hayal kırıklığı yaşamamak adına bu belki de.
Ve şu ayna olayı. Ben daha az aynaya bakmaya başladığımı farkettim. Görünüşümü umursamıyorum belki artık. İçimdeki huzur benim dışarıyı nasıl gördüğüm daha önemli. Ama bu açıkçası vücudumda bulunan kitlelerden sonra oldu. Vücudumun nekadar sağlıklı olduğu saçımın renginden, yüzümdeki gözeneklerden daha önemli oldu bir anda. Herşeyin kıymetini kaybetmeden anlamayan bir varlığız, nekadar yazık.