[Merto]

Çoğumuz zaman zaman yaşamın yalnızca büyük bir mücadele olduğu, sorunların hiç bitmediği duygusuna kapılırız. Oysa yaşamı böyle görmemiz gerekmez. Yaşam yalnızca sorunların üstesinden gelmekle, mücadele etmekle sınırlı değildir. Yaşam aynı zamanda istediğimiz şeyleri kolay, stresten uzak bir şekilde aramak ve yaratmaktır.
Yaşamınızda gerçekleştirmek istediğiniz ancak sizden çok uzakta olduğunu düşündüğünüz bir hedef var mı? Eğer istediğiniz şeyi elde edemiyorsanız bilinçaltınızda isteğinizle çelişen birtakım kalıplar olabilir. Bir şeyi siz istiyorsunuzdur ancak bilinçaltınız buna karşı çıkıyordur. Örneğin siz, "Daha fazla para istiyorum" derken bilinçaltınız, "İstediğim kadar para kazanmam zor" diyor olabilir.
Bu iki ifade birbirleriyle çelişmektedir. Bilinciniz ile bilinçaltınız arasındaki rekabet, çatışan gündemler ve uyumsuzluk sizi istediğinizi gerçekleştirmekten alıkoyar. Bilinciniz ile bilinçaltınız aynı görüşte birleşmediklerinde olumsuz duygulara neden olurlar. İşte o olumsuz duygu ya da enerji de istemediğiniz şeyler yaşamanıza yol açar.
Her bir düşünce beynimiz tarafından alınır ve mantık süzgecinden geçirilir. Nesnel zihin söz konusu düşüncenin doğru olduğundan emin olursa, çekim yasası aracılığıyla gerçeklik dünyasına çıkarılmak üzere bilinçaltına gönderir. Söz konusu düşünce artık herhangi bir tartışma gerektirmez. Bilinçaltı, bilincin vardığı sonuçları kesin kabul eder. Bu noktada yaratılmamış olan yaratılmış olur. Evren bireyselleştirilir ve görünmez olan görünür hale gelir.
Söylediğiniz Her Şeye Önce Siz İnanın
Bilinçaltınız, bilinçli olarak istediğiniz şeyi kabul ettiği zaman bilincinizle tam bir işbirliği içine girer. Yaşadığınız olumsuz duygular, gerçekleştirmek istediğiniz hedefle uyum içinde olmadığınızın işaretidir ve bu durum duygusal enerji tıkanmalarına neden olur.
Bir duygusal tıkanma olarak ortaya çıkan çatışma, çok sık görülen bir durumdur. Sporcuların performansının zaman zaman niçin düştüğünü hiç merak ettiniz mi? Bu durumun fiziksel hiçbir nedeni olmayabilir. Sporcu her zamanki yoğunlukta antrenmanını yapmıştır. Yine de çoğu sporcu kariyerinde zaman zaman bir düşüş yaşar. Neden?
Bağımlılıklardan kurtulmak niçin bu kadar güçtür? Bağımlıların büyük bir kısmı kendilerine zarar veren alışkanlıklarından kurtulmak isterler. Bağımlılıklarının sağlıklarına, ilişkilerine, paralarına, hatta yaşamlarına zarar verdiğini bilir ve genellikle itiraf da ederler; ancak yine de vazgeçemezler.
Depresyonu yenmek neden bu kadar güçtür? Depresyon yaşayan bir insanın yıllar boyu pahalı tedaviler görüp fazlaca bir iyileşme gösterememesi ender bir durum değildir.
İyileşmek bazen niçin bu kadar uzun sürer? Soğuk algınlığından bir türlü kurtulamayız; başımız sık sık ağrır, midemize sık sık kramp girer. Neden acaba?
Belki de kendi kendimize zarar veriyoruzdur. Davranışlarımızı değiştirmeye çalışıyor, ancak bir ilerleme kaydedemeden ya da çok az yol alıp tekrar, "rahatlık alanlarımıza" dönüyoruzdur. Neden? Çünkü o an yaşadığımız olumsuz duyguyu düzeltemiyoruz. Üstelik bunu yalnızca olumlu düşünmekle de düzeltemezsiniz. İçinizdeki sabotajcıdan kurtulmanız gerekir. Ben buna, "doğru düşünmek" diyorum, çünkü yanılsamalara değil gerçeğe dayanıyor.
Olumsuz bir duygu ya da bir çatışma yaşadığınızda bunun farkına varın. İçinizdeki yol gösterici sistemin size, isteklerinizle uyum içinde olmadığınızı söyleyen sesini duyun. Bu sizin için ilk ipucudur. O anda kendinizi düzeltmelisiniz. Duygularınızı hemen o an ve orada değiştirin. Olumsuz duygu çatışmaya neden olur ve o çatışma istemediğiniz durumları daha çok kendinize doğru çekmenize yol açar. Eğer içinizdeki sabotajcıdan kurtulmayı ve arzu ettiğiniz sonuçları elde etmeyi ciddi olarak istiyorsanız, o olumsuz çekimi o anda düzeltin ve durdurun.

Dr. Robert Anthony, The Ultimate Secrets of Total Self Confidence adlı kitabın yazarıdır.