Üsteğmen
Üyelik tarihi: Oct 2008 Bulunduğu yer: İzmir
Mesajlar: 316
Tesekkür: 2,142
323 Mesajinıza toplam 3,530 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Rüyadan Uyanış-Bartholomew SOLUK ALIN, SOLUK VERİN
Meditasyon, hangi şekilde olursa olsun eğer hakkıyla yapılırsa daha çok güce, daha çok enerjiye ve daha çok farkındalığa ulaşabilmeniz için hayat gücünü bilinçli biçimde bedene çeker. Hayat gücü içinize girdiğinde enerjiyi nasıl kullanacağınızı size söylemez, onunla banka da soyabilir, Tanrıyı da bulabilirsiniz, bu tümüyle size kalmıştır. Meditasyon, istediğiniz her şeyi yapmanız için size güç veren o içteki ışığın sürekli olarak yeniden şarj edildiği bir haldir. Meditasyonda soluk alır, soluk verirsiniz, onun içinize girişini ve dışarı çıkışını gözlemleyen bir farkındalığa sahipsiniz.
Enerjinin düşünceyi izlediğini kaç defa söyledik. Soluk alıp verirken farkındalığınızı neye yöneltirseniz o tezahür eder. İşiniz onu giderek daha gerçek hale getirmektir, madde katında yaratma hilesi basittir. Bu katın üstünde bir başka alem vardır ki, biz ona geometrik mükemmellik dünyası deriz. İmgelediğiniz zaman bu geometrik alemi zihniniz ve iradenizle faaliyete geçirirsiniz. Yarattığınız vizyona konsantre olarak yeterince güç yüklediğinizde, vizyon o geometrik alemden dünyaya doğru projekte olur. Geometrik mükemmellik aleminde ahlaki yargılama yoktur, o bir güç kaynağıdır. Elektriği nasıl bir ampulü yakmak ya da bir insanı idam etmek için kullanıyorsanız, aynı şekilde bu gücün de kendisiyle ne yaratıldığı konusunda söyleyeceği bir şey yoktur. O sadece kullanılmak için hazırdır, istediğiniz gibi kullanmanız için bol bol güç sağlar.
Bugün kendi hakkınızda yarattığınız imaj, şimdi o geometrik dünyadaki bir yerde onu güçlendirdiğiniz ölçüde şekillenmektedir. Farkındalığınızı ne kadar ona çevirirseniz, o var oluş katına ait prensibi o kadar çok faal hale getirirsiniz. Onun hayatınızda nasıl tezahür edeceğini bilmeye ihtiyacınız yok dostlarım. Eğer nasıllar üzerinde endişe eder ve zihin yorarsanız kaybedersiniz, çünkü bir kez daha dünya katı bilincinin sınırlılığı içine hapsolup kalmış olursunuz. Bir düşünce ürettiğiniz her seferinde, düşünce bir yerlerde bir kalıbı faaliyete geçirir, öyleyse neyi faaliyete geçirmek istediğinize karar verin.
Açık bir kalp ve sevgiyle yaratmakla, intikam ve öfkeyle yaratmak arasındaki fark hissedilir, eylemlerinizi seçerken ayırt etmeye özen gösterin. Eğer herkes için en iyi olanı tezahür ettirmek konusunda bir kuşkunuz varsa, en yüce hayra yönelik olmadığı takdirde tezahür etmemesini dileyin. Bu güvenebileceğiniz sağlam bir korunmadır.
Eylem halindeyken egonuzun ne hissettiğini bilirsiniz. Eğer bilmiyorsanız birini yargılarken, kendinize acırken ya da öfke içindeyken bu duyguları deneyimlemek için bir dakika kadar durup bekleyin. Sonra sakinleşin ve daha üst düzeydeki bir enerjiyi davet edin. Ego enerjisi yatay yönde, Tanrısal enerjiyse dikey yönde hareket eder. Bu durumda, yatay yol boyunca hareket ederken, şimdi dikey Tanrısal hareketi çağırıyor olursunuz. O anda içinizde bir canlanma, bir uyanış ya da hareketleniş hissedersiniz. Sanki içinizde öze ait derin bir şey kımıldar gibidir. Yaratıcı cevher, yani hayat, zihninizde hangi formu sürekli tutarsanız onu dolduracaktır. Öyleyse en yükseğini tutun! SIRADAN HAYATI YAŞAMAK Kendinize sıradan olma izni verseydiniz hayatınız çok daha kolay, çok daha huzur dolu olurdu. En büyük mücadeleleriniz en iyi, en sevilen, en bilgili olmayı istediğinizde ortaya çıkar. Bu arzular sizi sürekli kemirir, gerçek doğanızdan uzaklaştırır ve unutkanlığa götürür. Unutkanlık yüzünden nasıl tümüyle sıradan olduğunuzu ve bunun ne kadar harika bir şey olduğunu hatırlamazsınız. Siz sıradansınız, çünkü sevgi mutlak surette sıradandır. O sıradandır, çünkü sizin ve herkesin olduğu şeydir. Sevmek istisnai bir durum değildir, yapılacak en kolay iştir, çünkü doğanızın ta kendisidir. Sevgiden gayrı bir şey olduğunuz inancına son verin, o zaman asıl doğanızı görecek, işitecek ve hissedeceksiniz.
Neyin üzerinde konsantre olursanız o realiteniz haline gelir. Sürekli içe dönmedikçe, dış dünyanın durmadan değişen iniş ve çıkışlarına tekrar tekrar yakalanacaksınız, gördüğünüz şey olduğunuza inanmaya devam edeceksiniz. İşte bu acıya, ıstıraba, çöküşe ve ölüme maruz olan bir bedendir. Ama bunların hiçbiri doğru değildir, beden vardır fakat siz beden değilsiniz, beden içindeki farkındalık ışığısınız. Kendi dışınızda güvenli bir yer yoktur, ne şimdi ne de herhangi bir zaman! Aradığınız güvenlik içtedir, neyin üzerinde konsantre olursanız hayatınızda o tezahür eder.
Çare sıradan olmaktır, an içinde sade olmak! Oluruna bırakmak, hapsolmuş enerjinizi serbest hale geçirip salıverir, kalan enerjiyse daha yaratıcı biçimde kullanılabilir. Bayağı ile sıradan arasındaki farkı görebiliyor musunuz? İsa tümüyle sıradandı, varlığının derinliklerinde biliyordu ki başkalarından, başkalarının da ondan hiçbir farkı yok, bu yüzden kendinden kardeşiniz olarak söz etti. Bilinçte asla hiyerarşi yoktur, asla!
Yalnızca Bir vardır. Eğer kendinizi olağanüstü hissediyorsanız, kendinizi bilincin olağan akışının üstünde bir yere koymak istiyorsunuz demektir. Ayrılığın ötesine geçen bir varlık ayrılık diye, “ben” diye bir şeyin olmadığını bilir. Bir Olan’dır, ışıktır, huzurdur. Olağanüstü olansa, kendini olağandan sıyırıp daha büyük olmaya uğraşan egodur. Hayatınızdan atmanızı istediğim şey işte bu olağanüstü olma arzusudur. Sıradan olmayı kabul ettiğinizde yaratıcı, dinamik ve canlı bir şeyin size katılmasını istiyorsunuz demektir. Sizi korku içinde tutan büyük olma arzusudur. Arzularınızın yarattığı enerji kaybı öylesine büyük ki, kim olduğunuzu bilişin o sakin yerine asla ulaşamayacaksınız. Farkındalığınızı her şeyin Tanrı ve mükemmellik olduğu düşüncesi üstünde odakladığınızda, enerjinizin titreşim hızını o kadar yükseltirsiniz ki, hastalık hücrelerinizden dışarı atılabilir.
__________________ Nasıl nefes alacağınızı düşünmezsiniz, sadece nefes alırsınız. Dış koşulları yaratan içimdeki parçamı iyileştirmesi için, sevginin ruhunu yardıma çağırdım.
Hayatındaki herhangi bir şeyi değiştirmek istediğinde bakacağın tek bir yer var: kendi için.
“İçine baktığında, bunu sevgiyle yap.”
Joe Vitale |