03-07-2009, 02:17 PM
|
#44 (permalink)
|
Redflowers
Üyelik tarihi: Mar 2008
Mesajlar: 3,010
Tesekkür: 28,441
2,242 Mesajinıza toplam 14,584 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Derindeki Yara- Ruhu Korku ve Acılardan Arındırmak 61. Gün Her durumda en az gayreti göstermek istiyorum. Bu olumlama saf farkındalıkla hareket etmeyle ilgilidir. Saf farkındalık sizin şu anda sahip olduğunuzla aynı farkındalıktır ama kapsamı sonsuzdur. Saf farkındalık zamanla sınırlı değildir; engel tanımaz. Bir arzunuz olduğunda, tüm çözümler ruh düzeyinde bilinir. Bunlar elde edilme kolaylıklarına göre değişir. Yeni bir otomobil istiyorsanız, bir otomobilin mucizevi biçimde garaj kapınızda belirmesi bir olasılıktır ama daha büyük olasılık taşıyan sonuç arabayı almak için çabalamanızdır. Yine de, mucizeleri olanak dışı sayarak ego kendisini mücadeleye bağımlı kılar, böylece ruhun sonsuz gücünü yok sayar. Bu durumu değiştirmek için beklentilerinizi değiştirin. Arzularınıza çok az çabayla ulaşmayı dileyin. Siz mücadelesizlik temelinde davranmayı öğrendikçe ruh da bu değişikliği giderek daha fazla destekleyecektir. Zamanla daha fazlasını almak için daha az uğraşacaksınız. Ruh düzeyinde hiçbir şey yapmaksızın her şeye sahipsiniz. 62.Gün Her şeyi önce bilinçli olarak başaracağım. Bu olumlama gebelik ve doğumla ilgilidir. Arzular, fiziksel gerçeklikte kendini göstermeden önce bilinçsizliğin dölyatağında olgunlaşır. Bu süreçte her arzu farkındalığınızın katmanlarında yol alır. Eğer farkındalığınızda gizli yaralar, yanlış inançlar ve sabit davranışlar yoksa arzunun gerçekleşmesinin yolu açıktır. Bir kez doğunca, yeni bir arzunun istediğiniz sonuca ulaşmakta bir güçlüğü yoktur çünkü sonucu ilk olarak bilinçte başardınız. Aynı biçimde, yolda engeller varsa arzunuz karşı koyma biçiminde bu engellere rastlayacaktır. Bu yüzden arzularınızı yumuşaklık ve çok az çabayla elde etmek istiyorsanız kendi farkındalığınızda yolu olabildiğince temizleyin. Serbest bıraktığınız her bir olumsuzluk parçacığı dış yaşamı ruhsal ideal olan tam bolluğa iyice yaklaştıracaktır. 63. Gün Her bir parçamı kendi yerinde kutsuyorum. Bu olumlama dengeyle ilgilidir. İnsanlar içlerine indiklerinde büyük bir kaosla karşılaşınca şaşırırlar. Huzursuz ve inatçı olan sadece zihin değildir, egonun da kendi gündemi vardır. Egonun isteklerini öne sürme gereksinimiyle bağlantı kurunca bunun bir düşman olduğu izlenimine kapılmamak gerekir. Egonun kendine ait bir yeri vardır. Aynı şeyler zihnin zor anlaşılır düşünceler, inançlar, arzular, fanteziler ve duygular karmaşası için de söz konusudur. Kaos, sorunları açıkça görmek istediğinizde sorun çıkarır; yine de zihnin, gerçekliği yeni yollarla algılamada çok büyük bir kapasitesi vardır. Kendilerine ait yerlerinde, müttefik olarak zihin ve egonun üzerine titrenmelidir. İç dünyanıza denge getirmek için çıkacağınız uzun seferde kendinize bunu anımsatın. Ego ve zihin size karşı savaşıyormuş gibidir ama aslında ruhu yönetmeye çalışmıyor, onun ışık alanında özümsenmek isteğiyle kendi ruhsal amaçlarını besliyorlar. Egonuza ruh tarafından özümsenmesine izin vermenin en iyi yollarından biri onu sessizce izlemektir. Bunu sadece durumlara, koşullara, insanlara ve olaylara tepkilerinizi Gözlemleyerek yaparsınız. Bunlara sadece tanıklık ederek bir dönüşüm ve bedenin, zihnin ve ruhun dengelenişini göreceksiniz.
__________________ Ben Tanrı'nın bir çocuğuyum ve Dünya denen bu yerde olmaya layığım. Ruhun adına, şifamı birlikte-yaratıyor ve titreşimimin değişmesini seçiyorum. Tanrım, kontratımı gerçekleştirebilmem için bilmemi istediğin şey nedir? |
Offline
| |