[serpil22]

Renkli Pencereler

“Her insan kendi görüş sahasını dünyanın sınırları olarak kabul eder.”
—Arthur Schopenhauer

Fransa’da ağır işçilerin, çalışmaları hakkında ne düşündükleri araştırılmış. Araştırmayı yürüten görevli bir inşaat alanına gönderilmiş. Çalışmakta olan bir işçinin yanına yaklaşan görevli sormuş;
-“Ne yapıyorsunuz?”
-“Nesin sen, kör mü?” diye öfkeyle bağırmış işçi. “Bu parçalanması imkânsız kayaları ilkel aletlerle kırıyor ve patronumun emrettiği gibi bir araya yığıyorum. Cehennem sıcağında kan ter içinde çalışıyorum. Çok ağır bir iş bu, cehennemden beter!”
Görevli hızla uzaklaşmış ve bir başka işçiye sormuş;
-“Ne yapıyorsun?”
İşçi cevap vermiş;
-“Kayaları mimari plana uygun şekilde yerleştirebilmeleri için, kullanılabilir şekle getirmeye çalışıyorum. Bu ağır ve sıkıcı bir iş, ama karım ve çocuklarım için para gerekli. Sonuçta bir işim var. Daha da kötü olabilirdi.”
Görevli üçüncü işçiye de aynı soruyu sormuş;
-“Ya sen? Sen ne yapıyorsun?”
-“Görmüyor musun?” demiş işçi, kollarını gökyüzüne kaldırarak. “Bir Katedral yapıyorum.”
Hikâyenin ilginç tarafı üç işçinin de aynı işi yapıyor olmalarıdır. Görmeyi seçtiğiniz yol sizin tutumunuza bağlıdır
Aynı pencereden dışarı bakan iki kişiden biri sokaktaki çamuru, diğeri gökyüzündeki yıldızları görebilir. Seçim bizlere aittir.
Dış dünyada her şey aynıdır. Bizi iç dünyamız yönetir. Düşündüklerimizin doğru ve gerçek olduğunu varsayarız. Ancak dış dünyaya baktığımızda doğrular ve gerçeklerin her insana göre farklılıklar gösterebildiğini görürüz. Bu doğrular ve gerçekler kendimiz için doğrudur.
Bir şeyler bizim gördüğümüz ya da sandığımız gibi olmayabilir. Kendimiz ya da diğerleri hakkında, yaşadığımız dünya ve olaylar hakkında sahip olduğumuz her düşünce, kendi gerçekliğimizi oluşturur. Sadece kendimizi bağlar, bizim dışımızdaki insanları değil.
Sevinçlerimiz ve üzüntülerimiz de başımıza gelen olaylarla ilgili değildir. O olaylara bakış açımızla, o olaylara gösterdiğimiz tepkilerimizle ilgilidir.
—Hayat sizin için boş ve anlamsız mı?
—Çok mu ümitsiz görüyorsunuz kendinizi?
—Sık sık kendinize acır mısınız?
—Kendinizi kötü hissettiğinizden mi yakınıyorsunuz?
Eğer öyleyse bir de şunu düşünün; ”Hayat sizin zannettiğiniz gibi olmayabilir.”

Aynı duruma bir de farklı açıdan bakmayı denediniz mi? Farklı bir zihin haritanız olsaydı nasıl olurdu? Şuan aynı şeyleri hissediyor olur muydunuz?
İnsanlar bulundukları noktalara kendi seçimleriyle gelirler. Yaşamımız aslında seçtiklerimizden ibarettir. Yaşamak için seçtiklerimizdir. Eğer şuan içinde bulunduğumuz durumdan hoşnut değilsek, bu bizim hayatla ilgili yaptığımız yanlış seçimlerden dolayı olmuştur. Yani sorumlusu biziz.
Unutmayalım ki düşündüklerimiz ve inandıklarımız bizi yansıtır. Hayatımıza anlam katan, bizi biz yapan tüm yargılar zihnimizin doğrularıdır. Gerçek değil, inandıklarımızdır. Hayatla ilgili inançlarımız…

ALEV GÜLERYÜZ