Tekil Mesaj gösterimi
Alt 28-12-2009, 09:10 PM   #2 (permalink)
echoo
Teğmen
 
echoo - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Dec 2009
Mesajlar: 73
Tesekkür: 12
76 Mesajinıza toplam 841 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
echoo will become famous soon enoughechoo will become famous soon enough
Standart Cevap: Koca Geldi,Şimdi de Bebiş İstiyoruz,Ama Kız Tamam mı?(Deneme-Yanılmalarım)

Ay o ulturason anları daha bir dehşet...4 kişi birden,sanki altın-dolar gününe gidermiş gibi,giyiniyoruz,süsleniyoruz, gidiyoruz,doktorun muayenesine. Odasına resmen dalıyoruz.Yazık,adamcağız terbiyesinden saygısından birşey de diyemiyor.Hoş dese ne yapabilecek,biz de yüzsüzlük had safada,zaten soru bombardmanına tutuyoruz adamı,konuşmaya fırsat bulamıyor kiii...''Doktor bey ne durumda yumurta?Çatlamış mı çatlamamış mı?''Yaa,ben dedim sana,çatlamış işte,ben biliyorum!''''Ya nasıl olur,demek bu ay erken çatladı,olamaz mı doktor bey?''Şimdi birşey soracam,bu erken çatlayan yumurtalar acaba arızalı olabilir mi?Doktoru da bozduk sonunda;adam bizim halimize kahkahalarla gülmekten,anlatacaklarını anlatamıyor,yapacaklarını yapamıyordu:)

Aşılamalar tutmadı.Fakat Umut kendine geldi.Bir de bekleme salonunu sohbetleri var ya,hani sizden daha kötü durumda olan insanlar...10 senedir olmuyor çocuğumuz,15 senedir olmuyor çocuğumuz...Bunları duydukça,dinledikce,yanlız olmadığını,beterin beteri olduğunu gördü.Dualarını etti ve önce Allahtan hayırlısını istedi.Bu çok önemli,versin de nasıl verirse versin dememeli insan,''sağlıklısını,hayırlısını,güzel yazılar yazacağını versin'' demek gerekiyor bence....

İki ucu keskin bıçak dedikleri durumlar bunlar.Kendi adıma,olumlamalar yapmakla yapmamak arasında çok ciddi gidiş gelişler yaşadım.Kader de ne yazdığını kimse bilmiyor.''Hadi hayal kuralım,olur,hadi kuralım'' demekle de bu iş olmuyor,konu çok hassas.Eğer ruhsal zemin hazır değilse,olayın bir çıkış noktası olduğuna inanmıyorsanız,düşünce yapınız tek bir çizgide gidiyorsa,ve siz düşüncelerinizi kontrol altına alıp yönetmeyi bilmiyorsanız,yazmanın çizmenin,o hayal dünyasında yaşamanın da dozu ayarlanamayabilir.Psikolojide ''mani''denen olaylar işte;hipomaniler,bipolar bozukluklar,siklotimin bozukluklar v.s v.s...Kaş yapayım derken,göz çıkartırmıyım acaba sorusu...

Evet çok büyük olumlamalar yapmadım.Ama ufak tefek şeyler yaptık.Mesela hıdırellez girdi araya;kesinlikle bu fırsatı değerlendirdik.Güllerin arasına beşik kurduk,ve beşiğin içine de bir kız bebek yatırdık.Umutun bir kızı olacaktıı!.Çarşıya pazara çıktığımız zaman,kesinlikle abartmadan ufak tefek eşyalar satın aldık bebek için;mesela o minicik spor ayakkabılardan,ya da babasına inat(arkadaş gs lı)ir fenerbahçe tulumu gibi...Gözümüze enteresan gelen şeyleri alıp alıp götürdük.Bu bazen bir biberon oldu,bazen bir emzik,bazen şişesini çok beğendiğimiz bir şampuan...Umutu psikolojik olarak kesinlikle acıtmayan,eğlendiren,mutlu eden çok minik hediyeler.Hatta ben bir yerde gördüğüm yapımı çok basit ama çok sevimli pembe bir çanta diktim,üstüne ayıcıklar işledim,kelebekler,kurdeleler diktim,o çantanı içinde biriktirdik aldığımız ufak tefek şeyleri.Hatta kızımızı karşılamaya hastahaneye giderken de,yanımızda o çanta vardı:)

Hastahaneye gittiğimiz zaman,doğum servisini gezdik.Odalara baktık,hatta oda seçtik.Dışarı çıktığımızda,eğer yolumuzun üzerinde bir organizasyon firması varsa,daldık içeri,bebek doğduğunda hastahane odasında neler yapabiliriz,nasıl süslenebilir diye fikirler aldık.Pastahanelerden süslü püslü bebekli çukularalar,şekerler toplayıp Umut geldiğinde ikram ettik ya da evine götürdük.Adaklar adadık.Mesela-yöresel olarak isimleri değişebilir-''acele bacı'' denilen bir şey yapılır;41 tane yasin okunur,helva yapılır,o helvada yiyen,adak adar ve kendi adağı olunca yine helva yapar dağıtır...''Halil İbrahim Sofrası'' denen bir olay vardır;41 çeşit pişmemiş şeyle masa hazırlarsınız,dualar okunur,o masadaki yiyeceklerden yer ve siz de niyet eder,adak adar,dilek tutar;-adına ne derseniz- duanızı edersiniz,ve kabul olununca aynısını kendi evinizde yaparsınız...Doğum yapan arkadaşlarımıza,hatta arkadaşlarımızın arkadaşına götürdük,bebek mevlütleri dinlettik.Aklıma gelmiyor şimdi,neler neler yapmadık ki:)

Bu arada,tüp bebek aşamasına geçildi,ilaçlar filan bitti,transfer yapılacak,hastahanedeyiz.Umut operasyon için hazırlanıyor,bende elini tutmuşum arkadaşımın konuşuyorum vıdı vıdı...Doktorumuz gelmiş,ben farkında bile değilim,susturabilene aşkolsun.Şimdi burda yazamayacağım bir şey söyledim,bir kahkaha patladı arkamda,bir baktım bizim doktor gibi doktor;tabii ben tepeden tırnağa kıpkırmızı:)''Biliyormusunuz echo hanım'' dedi;''yıllardır bu işin içindeyim,binlerce hastaya E.T yaptım,kimi tuttu,kimi tutmadı.Ama ilk defa bir operasyona girerken,2.sine gerek kalmayacağına ve 1. de kesin kez tutacağına emin olarak giriyorum,beni bile inandırdınız,tebrik ediyorum sizi'' dedi.Tabii ben yüz buldum,''noluurr operasyona bende gireyim,hem sizi motive de ederim'' dedim ama,cıks,yemedi;''siz o ameliyathaneye girerseniz, ben o embriyoyu nereye yerleştireceğimi unuturum,siz iyisi mi bizi burada bekleyin''dedi:)Ama ama ama çok kötü bu doktorlar ya...

Evet.Tuttu...Umut ilk seferde hamile kaldı:)Biz 4 tane koca kadın,doktorun ''gözünüz aydın Umut hanım,hamilesiniz'' lafının üzerine,hiçbirşeyi,hiçkimseyi umursamadan,o hastahaneyi resmen çığlıklarla inlettik.Yok böyle bir şey ya,anlatamıyorum,ancak yaşamanız lazım.Neredeyse 14 ay boyunca inanılmaz bir psikolojik savaş veriyorsunuz,verdiyorsunuz,her türlü şeyi deniyorsunuz,kendinizle mücadele ediyorsunuz,başkarınla mücadele ediyorsunuz,hep moralli kalacaksınız,hep moral vereceksiniz,hep güleceksiniz,işte hepsi o 5 kelime için;''gözünüz aydın Umut hanım,hamilesiniz''

Allaha binlerce şükür,çok rahat ve sorunsuz bir hamilelik geçirdi.Kız olduğunu öğrendiğimizde,''e biz bunu zaten biliyorduk'' dedik,''ay ben nedense artık size hiç şaşırmıyorum,sizden herşey beklenir,sizde bu enerji varken herşeyi yaparsınız'' dedi doktorumuz:)5. aydan sonra neler neler aldık kızımıza,ne odalar hazırladık anlatamam.Kızımız çok sağlıklı,çok sıhhatli doğdu.

Anne- babası,bana hayatım boyunca unutamayacağım kadar büyük bir jest yaptı.İsmi ne olacak konuşmaları yaparken,nezaketen bana da fikrimi sordular.Bende bir isim söyledim.Ama annesi başka birşey söylüyordu,babası başka bir şey,hatta ikisini koyun filan diyordum.Kızımız doğdu,2 gün sonra babası hüviyetini getirdi,elime verdi.Adına bir baktım,benim söylediğim isimdi!Hadi benim sinirlerim bir boşalır,bir ağlamak,bir ağlamak,nufus kağıdına bakıp bakıp,salya sümük,viyak viyak ağlıyorum ben...Allahtan sakinleştiricilerin tablet şekilleri de var,sadece iğne değil!Ancak 2 saat sonra,ilaçlarla susturabildiler beni:)

Şimdi bir taraftan size yazıyorum bir taraftan da kendime soruyorum...Hayat kolay mı yoksa zor mu?İnanın bu sorunun cevabını bende bilmiyorum.Aslında bilmek istediğimden de emin değilim;''yaşa ve gör''felsefesi bana daha çok uyuyor...Çekim yasası denen şey birine göre vardır,birine göre yoktur,olur,olmaz,yapabilirsiniz,yapamazsınız bunların hepsi tartışılır.Ama ben bunca yaşamışlıktan ve bunca yaşanmışlıktan sonra şuna çok inanıyorum,''küpte ne varsa,dışarı da o sızıyor;bal küpünden bal,sirke küpünden ise kesinlikle sirke sızıyor''Biz ne düşünürsek,nasıl düşünürsek,nasıl istersek,neye inanırsak,ya da neyden çok korkarsak onunala bir gün karşı karşıya geliyor ya da bir şekilde yaşıyoruz.Hep güzel şeyler düşünmeniz ve hep güzellikler yaşamanız dileğiyle...

Sevgiyle,çok ama çok mutlu kalın

(echoo)
echoo isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla