Cevap: phantommun günlüğü Bu aralar teklik,birlik yasasını anlama dönemim galiba.
Bunun üzerine olumlamalarımı yapıp bırakmıştım.Arada bir aklıma geldikçe hala tekrarlıyorum.
Bugün bununla alakalı çok güzel şeyler okudum ve daha derinden kavradım.Bu konuda da bir üst seviyede hissediyorum kendimi artık.Yaptığım olumlamalar bu yasanın kabuğunu kırdı ve ben artık kabuktan sonraki ilk bölmedeyim.
Bir ve bütünüz deyip duruyordum sadece.Herşey birbirine bağlı tamam.Kelebek etkisi filan diyordum o da tamam.Ama daha da özüne inmem gerekiyordu.Yani daha basite indirgeyebildiğim,"kendimleştirebildiğim"(!) şeyler lazım oluyor bana böyle anlarımda.
Daha okumamı bitirmedim ama ilham olunan birkaç bilgi bile beni çok heyecanlandırdı.Artık bunları eyleme dönüştürme vakti.
Egoyla savaşmadan yalnızca bütüne odaklanmak..
"Ego"ya sığındığında oyun dışında kaldığını bilmek...
Bencil olmak aslında kendi kuyunu kazmak oluyor,insan sadece kendi istek ve duygularına odaklandığında,başkalarını görmezden geldiğinde görmezden geldiği kendisi oluyor aslında.Çünkü bütünün hayrına istemediği şeylerden kendini de mahrum etmiş oluyor.
Bir ihtiyaç gördüğünde onu karşılamak için el uzatmazsan yine kendinden birşeyler esirgemiş oluyorsun.
Dahil olduğun herşeyde bütüne odaklanarak var olmak.Gerçi şimdi bu bilgi ile ayşegültırtılımın yolladığı farkındalık yazısındaki "kendinin farkında olmak" bilgisi biraz kafamda karıştı ama düşündükçe onu da kendime göre yorumlayabilirim.Dur bakalım nasıl birşeye varıcam burdan.
Sürekli kendinin farkında olarak,işi yapan kişinin "kendin" olduğuna odaklanarak yapmak,kendini unutmamak, gerçekten ilk okuduğunda anladığın kadar kolay olmuyor.Pratiğe döktüğümde daha doğrusu dökmeye çalıştığımda gördüğüm ilk şey "kendimi ne kadar unuttuğum"du.Baya süredir herşeyde şükrederek,hissederek bulunmaya çalıştığımdan artık gerçekten kendimi bulduğumu düşünmüştüm ama bunu uyguladığımda yine herşeyi kendim olarak yaşayamadığımı hissettim.
Bİr çayı yudumlarken bile,o sandalyede oturanın "sen" olduğunu düşünmek,çayı yudumlayanın "sen" olduğununun sürekli bilincinde olmak o kadar kolay birşey değil.Bunu yapabilirsem herşeyin "sıradan" olmaktan çıktığı yargısına vardım.Sanki eylemlere heyecan katıyor bu düşünce.Adım atmak bile farklı bir heyecana dönüşüyor.Sürekli yapabilirsen nereye varır bunun sonu bilemiyorum şimdilik.
Belki de şöyle.Orda olanın sen olduğunu bil.Yürüyenin,konuşanın,gülenin..Yaptıklarını HİSSET,ama bu hissettiğinin bir bütünün parçası olduğunu kesinlikle unutma.Ya da daha olumlusu gerçeği hep hatırla.
Belki kendimi sürekli hatırlamam bütünü de sürekli hatırlamam için gerekli.Önce kendinin farkına varmalısın ki sonra bütünü görebilesin.En azından benim için bu böyle.Zaten bütünün parçasını anlarsan bütünü daha iyi analiz etmez misin?
Bütünü daha iyi HİSSEDEBİLMEK için kendimi daha fazla HİSSETME çalışmaları o zaman.
Hadi bakalım.
__________________ Ben bir başarı hikayesiyim. |