Tekil Mesaj gösterimi
Alt 21-04-2007, 01:23 AM   #7 (permalink)
Umutlu
Üsteğmen
 
Umutlu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Feb 2007
Mesajlar: 237
Tesekkür: 0
58 Mesajinıza toplam 129 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
Umutlu is an unknown quantity at this point
Standart Geçmiş valizini boşaltmak yeni yolculuklara hazırlıktır.



~~Ağustos Kuşları*~~


Derin, saf, mavi bir gökyüzünde kara noktalardan oluşmuş kıpırtılı kara bir
yumak helezonlar çizerek dönüyor.
Onlara bakıyorum.
Bir ucundan katılan kalabalık ve karışık siyah noktalarla büyüyen yumak
diğer ucundan zarif ve düzenli bir ok gibi çıkarak maviliğin içlerine doğru
uçuyor.
Gidiyorlar.
Onlara bakıyorum.
Garip bir hüzünle bakıyorum onlara.
Bir şeyin bittiğini söylüyorlar bana.
Başka bir şeyin başlayacağını da.
Onlar gittikten sonra bir zaman boş kalacak o saf mavilik.
Bilmediği bir şeyi özler gibi bomboş bekleyecek.
Ayrıldığımız sevdiklerimizle, buluşacağımız ve henüz kim olduklarını
bilmediğimiz seveceklerimiz arasındaki o kederli, yalnız ve yalnızlığında
gizli ümitlerle beklentiler taşıyan boşluk.
Uzaklaşanları görüyoruz, anıları taze.
Tanıyoruz gidenleri.
O berrak mavilik bir zaman sonra yeni kuşlar bulacak, ışıkları değişecek,
bulutları, yağmurları, sonbaharla şeffaflaşmış güneşleri olacak.
Yaşanmış olanlardan kopmak zor.
Yaşanacak olanları beklemek heyecanlı.
İkisinin arasında, derin ve yalnız bir gökyüzü gibi hüzünlü bir boşluk var.
İçinden geçilmesi en zor olan zaman.
Kendi boşluğuyla daralmış o kederli ruh nasıl da gidenleri yakalamak,
geçmişe tutunmak ister.
Nasıl da hüzünle bakar gitme vakti gelenlere.
Ne çok insan, böyle bir kederli boşlukta, geleceği beklemeye sabrı ve gücü
yetmediğinden yanlış bir karar verip geçmişi yaşatmaya çalıştı.
Halbuki kural ne kadar açık.
Gitme vakti gelen gidecek.
Boş bir gökyüzü gibi gelecek olanları bekleyeceksin.
Kederle, hüzünle ve sabırla.
Gitmenin bir mevsimi var.
Gelecek olanları karşılamanın bir mevsimi.
Bir mevsimi var boş bir gökyüzü gibi beklemenin.
Gidenleri biliyoruz.
Sesleri, fısıltıları, kokuları, gülüşleri ne kadar da tanıdık, ne kadar
yakın.
Bize değdikleri yerleri kopartacaklar giderken.
Kopmanın sancısını duyacağız.
Kuşlarını yitirmiş bir gökyüzü gibi kendi acısıyla yankılanacak içimiz.
Bir zaman, sonsuza dek öyle bomboş kalacağından korkacak.
Sonra tek tük yeni kuşlar gelecek.
Sonra değişik ötüşleri olan dağınık sürüler.
Bulutlar, yağmurlar, yeni ışıklar, şeffaflaşmış güneşler.
Gelecek olanları tanımıyoruz.
Yüzleri nasıl, sesleri nasıl, kokuları nasıl bilmiyoruz, üzülünce nasıl
bakıyorlar, sevinince nasıl, bilmiyoruz.
Yeni gülüşlere alışacağız. Yeni dokunuşlara.
Sözcüklerin bir başka biçimde söylenebileceğini de göreceğiz. Şu anda hiç
tanımadığımız bir beden birkaç ay sonra sıcak bir sokulganlıkla yanımıza
uzandığında, bir yabancıdan bir sevgili yaratan bu tabiata şaşacağız.
Giden kuşlara bakıyorum hüzünle.
Süzülerek uzaklaşıyorlar.
Gitmenin bir mevsimi var.
Gelecek olanları karşılamanın bir mevsimi.
Bir mevsimi var bomboş bir gökyüzü gibi beklemenin.
Niceleri, bomboş bir gökyüzü gibi durmanın azabına dayanamadığından
gidenleri yolundan döndürdü.
Ölü kuşları oldu onların.
Ölü kuşlarla doldu mavilikleri.
Derin, saf, boş bir gökyüzü gibi kederle durun.
Gelecekler.
Yeni sesleri, yeni kokuları, yeni dokunuşlarıyla gelecekler.
Sözcüklerin başka türlü söylenebileceğini de öğreneceksiniz.
Her kederden bir ümide kapı açan bu tuhaf tabiata şaşacaksınız.
Unutmayın, gitmenin bir mevsimi var.
Gelecekleri beklemenin bir mevsimi.
Bir mevsimi var bomboş bir gökyüzü gibi durmanın.
Gelenler, sadece beklemesini bilenlere geliyor.
Bekleyin...
Gelecekler.

Ahmet Altan*
__________________
Herşeyin bittiği anda bile bir UmuT vardır!
Umutlu isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla