Alıntı:
Sevgili barış öncelikle aramıza hoş geldin.Seni bu yaştaki farkındalığından dolayı kutluyorum .Ne güzelki sanemcenin dediği gibi bilinç altın bizimki kadar dolu değil.Ben de kendime bir çok konuda EFT yapıp başarılı olanlardanım .Barışcım sen EFT yaparken tesbitlerini nasıl yapıyorsun .Mesela ben annemden kaynaklanan bir çok tesbit yapıp onları çözerken bir çok sorunumdan kurtuldum.Sen kişisel gelişim kitaplarını okuyorsun ben kitap okumayı sevdiğim halde okumaktan hiç hoşlanmıyorum.Belki öğrendiklerini sindirmek için biraz ara vermelisin.Ayrıca günlüğünün başlangıç yazısınıda çok beğendim çünki kendini bize az daolsa tanıtmışsın bakalım seninle neler paylaşacağız.Yolun açık ve aydınlık olsun.
|
Öncellikle Desteğinizden dolayı çok teşekkür ederim. Çevremden bırakın destek almayı Kişisel Gelişim dediğim zaman iyi gözle bakmıyorlar pek. Haksız da sayılmazlar doğrusu, pek somut bir başarım yok.
The Secret'i 1sene önce okumustum. O Günden beri olumsuz düşünmemeye, hep poztif düşünmeye çalışıyorum. Ama Bir olumsuz düşünce geldi mi üzerimde o kadar etkili oluyor ki, hemen olumlamaya çalışıyorum ama olumsuz düşünce saplantı haline geliyor. Sanki içimden bir kuvvet o olumsuz düşünceyi (mesela mide bulantısı, öksürük gibi) gerçekleştirmek için yoğun çaba sarfediyor. Engel olmakta çok zorlanıyorum. İnsanların ortasında boğulurcasına öksürmek istemiyorum. Hatta Bir gün kusarım da razil olurum diye çok korkuyorum
Şöyle bir şey de var. Etrafımdakiler insanlara(özellikle de bana) olumsuz telkin vermeye ant içmiş gibi. Ne zaman bişe desem. Şöle şöle yapacam veya bi arkadaşıma bildiğim bi tekniği öğretmeye çalışsam, hemen bana onun tersini ispatlamaya çalışmak için kendilerini paralıyorlar. Ne biliyolar da konusuyolar anlamıyorum. Belki onlar da haklı bilmiyorum.
Hedeflerime şu son 6-7 aydır ciddi anlamda ulaşmaya çalışmak için çabalarım oldu. Başarı kazandığım konular var. Özellikle iletişim sorunu biraz daha iyi gibi. Daha doğrusu benim sorunum iletişim değil de utangaçlık desek daha doğru olur. Bazen de konusurken yanlış kelimeler seçiyorum. Saçmalamış gibi oluyorum. Bazen de insanları kırıyorum bu yüzden. Ama bu aralar daha iyiyim bu konuda. Ama diğer konular, özellikle başımın belası stres her gün yanımda. Saolsun herkes yanlız bırakır beni ama o bırakmaz. En kötü anlarımda bile hep yanımda. Ortada stres yapacak birşey yokken bile. Evde otururken birden gelir yanıma stres davet beklemeksizin. Böyle yüzsüz bi stres olabilir mi?
EFT benim ilk öğrendiğim duygusal özgürlük tekniği idi. Benim için özel bir yeri var. :) Daha önceleri duyguları serbest bırakma diye bir şey duymamıştım. Ve böyle bir şeyin mümkün olabileceğine ihtimal bile veremezdim. İnternette stresi yok etme diye arama yaparken EFT'yi gördüm. Hemen gittim aldım kitabını. Öyle bir mutlulukla okudum ki. Artık her şey düzeldi. Kutuldum diyordum kendime. Ufak tefek başarılar oldu. Hatırladığım en büyük başarım gece büyük bir ağrıyla uyandığım karın ağrımı kısa sürede yok etmemdi. Bunun dışında da ufak tefek başarılarım var. Ama Asıl sorunları bi türlü çözemiyorum.
EFT den sorunum şu aslında. karete noktasına vurarak onaylıyorum kendimi. Ama EFT yaparken yok etmeye çalıştığım duyguyu fazla hissedemiyorum. Fazla hissettiğim zaman ise duyguyu bi türlü yok edemiyorum. Daha çok içinde bulunduğum duyguyu yok etmeye odaklı yapıyorum. Nedenlerine inmiyorum daha doğrusu inemiyorum. Sorunların nedenini bir türlü bulamıyorum. Biraz daha mı uzun tutsam noktalara vuruş yapmayı acaba. 2-3 tur yaptıktan sonra zaten en ufak bir değişme olmayınca pes ediyorum. Devam edince de pek düzelmiyor. Çok acaip direnç mi gösteriyorum acaba.
Neyse gene cok uzattım. Bu konularda beni dinleyen kimse olmadığı için herşeyi buraya yazıyorum.
Sevgiler..