Alıntı:
karavan Nickli Üyeden Alıntı
Sevgili günlüğüm, Dün sana birşey yazmadım.Yazacak birşey bulamadım aslında.Kayda değer birşey yok yani anlıyacağın. Herşey kaldığı yerden devam ediyor işte. Genelime baktığım zaman aybaşından bu yana kendimde olumlu yönde gelişmeler olduğunu görüyorum. Ara ara dalgalanmalar oluyor bunun da normal olduğunu düşünüyorum.Yılların birikiminin öyle değil birkaç günde aylar içinde bile düzeleceğine inanmıyorum.Ama elbette ki düzelecek.Buna inanıyorum. Her gün başka arkadaşlarımın günlüklerini, yazdıklarını okuyorum.Yeni şeyler öğreniyorum.Öğrenmek hoşuma gidiyor.durağanlığımı değiştiriyorum gibi hissediyorum. İşte gördüğün gibi içimden pek yazmak gelmeyince yazdıklarımın da tadı olmuyor.Daldan dala atlıyorum. En iyisi yazmaya son vermek. |
Sevgili karavan;
Geçtiğimiz haftam sürekli yollarda geçtiği için bir türlü siteye istediğim yoğunlukta giremedim ve yeterli verimlilikte okumalarımı yapamadım Demişsin ki;''Yılların birikiminin öyle değil birkaç günde aylar içinde bile düzeleceğine inanmıyorum.'' Ben bu cümlenin ardından hemen kocaman bir İPTAL diyorum ve bu mesajını evrenden silmek istiyorum Eski kalıplarımızdan sıyrılmak kolay değil elbette,seninde dediğin gibi dalgalanmalar yaşamadan olmuyor ama sende bilirsin ki her zaman durgun denize bakmak bize zevk vermiyor bazen denizde hayat olduğunu anlayabilmemiz için dalgaların çıkmasını ister oluyoruz.Bazen bu dalgalar ufacık oluyor bazende yeri yerinden oynatacak kadar devasa.Ama diyorum hep elimizdekinin değerini anlayabilmek için bazen arada şöyle gelgitler olmalı ki bizde aslında neye sahip olduğumuzu fark edip şükredebilelim öyle değil mi ....
Sen ihityacın olan en önemli şeye kendine sahipsin.Çıktığın bu zorlu yolculukta en büyük destekçin kendinsin ve içindeki o mutluluğa aç olan sensin.Senin içinde bu büyük güç oldukça hiç bir dalgalanma hiç bir mutsuzluk hissi seni çıktığın bu yoldan döndüremez.Bazen durup dinlenmek gerek.
Bir hikaye vardır bilir misin bilmem ama affına sığınarak seninle paylaşmak istiyorum.
''Bir gün bir keşiş kızılderililerle ilgili bir araştırma yapacakmış ve aylarca onların köyünde yaşamaya karar vermiş.Böylece yanına şehirden bir kızılderiliyi alarak onu kendi köyüne götürmesini istemiş.Önde kızılderili arkada bizim keşiş kızılderilinin rehberliğinde yola çıkmışlar.Hızlı hızlı yol alıyormuş fakat arada nedense kızılderili durup durup birşey bekler gibi arkasına dönüp dönüp bakıyormuş ve biraz oturup beklemeye koyuluyormuş.Bu bir olmuş iki olmuş üç olmuş en sonunda keşiş dayanamayıp kızılderiliye sormuş.
--Herşey iyi hoş güzel ama neden sürekli durup durup sanki arkadan bir gelen varmış gibi onu bekliyor
sun,baksana hava kararmak üzere,acele etmezsek köye varamayacağız ve geceyi dışarıda geçirmek zorunda kalacağız. Bu sözler üzerine kızılderili şöyle bir durmuş ve keşişe şu cevabı vermiş.
--Bazen öyle hızlı yol alırız ki ruhumuz gerimizde kalır.Eğer arada durup onu beklemezsek ve bulunduğumuz noktaya gelip bize uymasını sağlamazsak onu gerilerde bir yerlerde kayıp edebiliriz ve ruhu kayıp olan kimseye değil benim rehberliğim kimsenin rehberliği doğru yolu gösteremez!!!'''
Bu yüzden lütfen rahat ol ve böyle dinlenme,durgunluk sürelerinin tadını çıkartmaya bak.Bazen hiç bir şey yapmamak,çok şey yapmaktan daha iyi gelir ruhumuza.Heleki hiç bilmediğimiz yollarda tam yelken son gaz yol alıyorken O yüzden bazen havanın kararması ihtimalini ve geceyi dışarıda geçirme ihtimalini göze alabilmeliyiz....
İyiki varsın,İyiki hayatımdasın
Not;günlüğünde yokluğumda paylaştığın tüm deneyimlerini en kısa sürede okumaya söz veriyorum.Bu aralar gün 24 saat ama sanki benim işlerim için 48 saat lazım gibi günler bana yetemiyor.yollardaydım gene yollarda geçecek bu haftam.