Tekil Mesaj gösterimi
Alt 06-08-2010, 07:55 PM   #10 (permalink)
maviinci
Binbaşı
 
maviinci - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Feb 2010
Mesajlar: 1,549
Tesekkür: 5,267
1,458 Mesajinıza toplam 5,344 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
maviinci is a name known to allmaviinci is a name known to allmaviinci is a name known to allmaviinci is a name known to allmaviinci is a name known to allmaviinci is a name known to all
Standart Cevap: Bu hikayenin sonu nasıl olabilir? Fikirlerinizi bekliyorum...

. .ve kadın yaşadığı hayal kırıklıklarına bir tanesini daha ekler. Önnce bir kaç gün acı çektiğine kendini inandırır ama aslında o acı değildir. Bunu kısa zaman sonra anlar. Hatta yanlış yaptığını bile düşünür ama sonra kendini yargılamaktan vazgeçer çünkü aklına dieğerleri sürüklemişlerdir onu öyle davranmaya. Hayattan silmişlerdir onu ve o da sonunda sadece 'internette' yaşayan biri olmuştur. O an kalbinde bir şey hisseder. Yarım bi insan olduğunu düşünür. Yarı yaşam diye buna denir, diye geçirir içinden. Bir türlü başa çıkamaz, düşünemez, ses çıkaramaz, susamaz da aynı zamanda ama. Labirenttedir sanki ama tek koridordan ibaret bir labirent. Uzuun ince bir yol gibi bir labirent. Gözlerini kapar, 'Kalbe giden yol bu mu' diye sorar karanlıkta baktığı gözlerine. Gözlerini açmak ister, açamaz. Dener ancak bir şey buna izin vermez. Kendi gözlerine öyyle bakakalmıştır. Kendi gözlerinden kendi hayatını görür. İncinmiştir, kırılmıştır, her anında ikilemde kalmış, verdiği her kararda üzülmeye mecbur kalmıştır. Bazen çok mutlu olmuştur, tamam ama bu ona yetmemiştir. Dürüst olmak gerekirse elindekilerle yetinmemiştir. hep daha fazlasını istemiş, elinde hiç bir şeysiz kalmıştır. Bi an irkilir ve hayalinde gözlerinin kendisinden kaçtığını görür. Dayananamıştır. Naptığını, ne istediğini kendine bile itiraf edememesi yüzünden gözleri bile kendisinden kaçmıştı ama bu nasıl bi saçmalıktı? Bi insanın gözü kendisinden nasıl kaçardı ki? Peşinden koştu, 'buraya gel! Sen benimsin' diye bağırdı, çağırdı, kurabiyeden yapılmış vazoları, ateşböceklerinden olan ışıldıkları kırdı. Koştu koştu ve yoruldu. Son bir güçle doğruldu, 'gel buraya, sen benimsin' dedi. Gözleri durdu, ona doğru döndüler ve yine gözlerinin içine baktılar, şunları söyleyerek: 'Sahiplendiğin hiçbir şey senin olmadığı gibi bizler de senin değiliz.' Bi anda gözleri kayboldu, hayatı hayatına kavuştu. Kendine geldi, gözlerinden süzülen sıcak anıları masadan selpak mendilini çıkararak sildi, 'artık yeter, yetmeli' dedi. Karşısında o site vardı. Yöneticiden profilini silmesini istedi ve oradan ayrıldı. Artık gerçekten varolmak için ilk adımını atmıştı. . .
maviinci isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla