Cevap: Site Sahibinin Hikayesi Telkinlerle ilgili olarak ısrarla altını çizdiğimiz bir şey var.O da inanmanın gerekmediği.
Konsantre olmanın gerekmediği.Ayrıca bir vakit ayırmanın gerekmediği.
Peki hiç mi bir şey gerekmiyor?
Tabii ki gerekiyor o da zaman zaman tekrarladığım gibi övgü ve onayın içten geldiğini yada içten gelen övgü ve onayın en değerlisi olduğunu bilmek ve buna göre yaşamak.
Övgü ve onay dışarıdan geldiğinde yani bir şeyleri başkaları ne der diye yapiyorsanız ne kadar kişisel gelişim ile uğraşırsanız uğraşın hatta telkin dinlerseniz dinleyin en ufak bir sarsintida oluşturduğunuz her şeyin yıkıldığını görürsünüz.
Dışa bağımlı bir ülke nasıl ayakta kalamazsa sırf bu yüzden ülkeler enerji kaynaklarını kendileri karşılamayı tercih ediyorlarsa aynı şekilde insanlarda enerjiyi öncelikle dışarıdan değil kendi içlerinde yaratmalılar.
Mutluluğunuz neye bağlı kime bağlı?
Ne olursa hayatınızda yada ne olmassa kim olmazsa mutsuz olursunuz?
Bağımlı olduğunuz şeyleri teker teker bulun ve bunlar için bir alternatif üretin.
Övgü ve onayın içten değil dışarıdan geldiği hayatların temelinin sağlam olmayan bir bina gibi olduğunu söylemiştim.
Peki bunu düzeltmek için binayı yıkıp baştan mı inşa etmek gerekir.
Tabii ki hayır..
Bunu düşünce gücü ile de halledebilirsiniz.
Eğer başkalarının düşüncelerine cok onem veriyorsanız kendinizi yeterince sevmiyorsanız telkinler size bu konuda bir yere kadar yardimci olur.
Sonrası henüz deprem olmadan önleminizi almak ve bağımlılıklarınızı teker teker bulup bunların yerine içsel onayı koymaktır.
Bu sürec size zor geliyorsa da en azından enerjiyi dağıtın.Yani enerjiniz mutluluğunuz sadece tek bir şeye yada kimseye duruma bağli olmasın. |