Konu: E-Eft Kursu
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 05-11-2010, 05:40 PM   #24 (permalink)
Işıldayan Safir
Administrators
Zerynthia
 
Işıldayan Safir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
Işıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond repute
Standart Cevap: E-Eft Kursu

Bugün size içgörülerden ve gün içinde kısa molalardan bahsedeceğim.

Günümüzün sürekli son derecede meşgul batı kültürü, sadece sol beyinin analitik foksiyonları üzerine kurulu. Sağ beyinin hayalgücü, yaratıcılık gibi faaliyetleri genelde arka plana itiliyor. Bütün gün, durmadan, dinlenmeden, sürekli aktif olarak, sürekli telaş ve koşturmaca içinde çalışarak geçiyor.

Halbuki, vücudun ve beynin, doğal bir ritmi var. Ortalama her 90 dakikada bir (bazı insanlarda 120 dakikaya kadar çıkabiliyor), sol beyin yorulup sağ beyine kontrolü devretmek istiyor.

Bunların belirtileri, dikkat dağınıklığı, gözün dalıp gitmesi, uykunuzu almış olmanıza rağmen durmadan esneme, ya da iç çekme, hafif bir halsizlik hissi.

İşte tam bu sırada 20 dakika kadar ara vermek, biraz hayal kurmak, hedeflerini zihninde canlandırmak, meditasyon yapmak, ya da içindeki sesi dinlemek, insanın sezgilerini harekete geçirebiliyor, dinlendiriyor, dikkatsizlik hatalarını ve stresi azaltıyor, daha iyi ve yerinde kararlar verilmesini sağlıyor, genel verim ve performansı azaltıyor.

Bu nedenle yaklaşık her 90 dakikada bir 20 dakika ara vermek, biraz hareket etmek, sağlıklı bir şeyler yemek (birkaç parça meyve gibi), çok yönlü fayda sağlıyor. Bunlara bir de öğlen uykusunu ekleyebilirseniz, optimum performansınıza ulaşmanızda hiçbir engel kalmıyor.

Dahası, bu dönemler, insanın sezgilerinin de en güçlü olduğu dönemler. Eğer bir konuda iyi bir içgörüye ihtiyacınız varsa, "Şu sorunu çözmemin en iyi yolu ne olabilir?" gibi sorular sorup iç sesinizi dinlemek için bunlar en iyi zaman.

Bir içgörü edindiğinizde, bunu mutlaka uygulamaya geçirin. İçgörüleriniz yanılmaz, çünkü bilinçli (analitik) zihninizden çok daha fazla şey bilir. Einstein bile, en değerli şeyin içgörüler olduğunu söylemiştir.

Peki, bunun Duygusal Özgürlük Yöntemleri ile ilgisi ne?

Tahmin edebileceğiniz gibi, Duygusal Özgürlük Yöntemleri, bu 20 dakikalık molalardan elde ettiğiniz faydaları arttırabilir. Hedef belirlerken, hedeflerinizi zihninizde canlandırırken, tıplamak, negatif duygularınızı ortadan kaldırır. Sizi günlük çalışma stresinizi bu 20 dakikalık aralarda tıplayarak ortadan kaldırabilirsiniz. Kararsız kaldığınız, çözmekte zorlandığınız şeyleri, yukarıda bahsettiğim gibi, olumlu sorular sorarak, içgörülerinizle çözün. Tün bunları yaparken, bir yandan tıplamaya devam edin.

Günün uygulama önerisi:

Bundan sonraki ilk çalışma gününüzde, 90 dakikada bir 20 dakika ara verme ve bu sırada tıplayarak hedeflerinizi zihinde canlandırma, karar verme, içgörü edinme, veya gün içi gerginlikleri ortadan kaldırma çalışması yapmayı deneyin.

Bu kısa araları vermenin, gün içi toplam performansınızı nasıl etkilediğine dikkat edin. Bunları uygulama günlüğünüze yazın. Eğer sonuçları beğendiyseniz, bunu sürekli olarak, çalışma alışkanlığınızın bir parçası haline getirin.
__________________
Işıldayan Safir isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla