13-12-2010, 04:27 PM
|
#15 (permalink)
|
Administrators Zerynthia
Üyelik tarihi: Mar 2009 Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: BEŞ SEVGİ DİLİ
Alçak Gönüllü Sözler
Sevgi taleplerde değil, ricalarda bulunur. Eşimden bir şeyler talep ettiğimde ben ebeveyn rolünü üstlenmiş olurum, o da çocuk. Üç yaşındaki bir çocuğa ne yapması gerektiğini, daha doğrusu ne yapmak zorunda olduğunu anlatan ebeveyndir. Bu gereklidir; çünkü üç yaşındaki bir çocuk, yaşam denizinin tehlikeli sularında nasıl yelken açılacağını henüz bilememektedir. Ne var ki evlilik söz konusu olduğunda, her iki eş de eşit ve yetişkindir. Tabii ki hiçbirimiz mükemmel değiliz; fakat yetişkiniz ve hayat arkadaşlarıyız. Yakın bir ilişki kurmak istiyorsak, birbirimizin arzularını bilmemiz gerekir. Eğer birbirimizi sevmeyi istiyorsak, karşımızdakinin ne istediğini bilmemiz gerekir.
Bununla birlikte, bu arzuları ifade ediş tarzımız çok önemlidir. Arzularımız talep olarak algılanırsa, birbirimize karşı duyduğumuz yakınlığın devam etme olasılığını ortadan kaldırmış oluruz ve eşimizi kendimizden uzaklaştırırız. Oysa ki, gereksinimlerimizi ve arzularımızı rica ederek belirtirsek, sunduğumuz ültimatom değil, rehberlik olur. "Hani o elmalı turtan vardı ya, ondan bu hafta yapabilir misin? o turtalara bayılıyorum." diyen bir erkek karısına onu nasıl sevmesi gerektiği konusunda rehberlik yapıyordur. Böylelikle aralarında yakınlık oluşacaktır. Diğer yandan, "Bebek doğduğundan beri bir elmalı turta yemedim. on sekiz yıl boyunca da yiyebileceğimi sanmıyorum." diyen bir koca yetişkin olmayı bırakmış, ergenlik davranışına geri dönmüştür. Bu tür talepler yakınlık oluşturmaz. "Bu hafta sonu çatıdaki olukları temizlemen sence mümkün mü?" diye soran bir kadın, bir ricada bulunarak sevgisini ifade ediyordur. "Eğer olukları bir an önce temizlemezsen hepsi tepemize inecek. Zaten üstlerinde ağaç bitmiş!" diyen bir kadın ise sevmeyi bırakmış, hükmeden bir anne olmuştur.
eşinizden bir ricada bulunduğunuzda, onun değerini ve yeteneklerini onaylarsınız. Onun sizin için anlamlı ve değerli bir şey yapabileceğini, böyle bir potansiyele sahip olduğunuzu belirtirsiniz. Bununla birlikte, bir talepte bulunduğunuzda bir sevgili değil, bir tiran olursunuz. Eşiniz onaylandığını değil, küçümsendiğini hisseder. Bir rica, seçim unsurunu ortaya koyar. Eşiniz ricanızı yanıtlamayı veya reddetmeyi seçebilir, çünkü sevgi daima bir seçimdir. Onu anlamlı kılan budur. Eşimin beni ricalarımdan birini yanıtlayacak kadar sevdiğini bilmek, duygusal bir iletişim yoluyla bana değer verdiğini, saygı ve hayranlık duyduğunu ve beni mutlu edecek bir şey yapmak istediğini iletir. Sevgiyi taleplerde bulunarak elde edemeyiz. Eşim benim taleplerimi yerine getirebilir ama bu bir sevgi ifadesi değildir. Korku, suçluluk veya başka bir duygunun eylemidir, sevginin değil. Böylelikle, bir rica sevginin ifadesi için bir olanak yaratır. Oysa bir talep bu olanağı yok eder. |
Offline
| |