Tekil Mesaj gösterimi
Alt 14-12-2010, 09:46 PM   #35 (permalink)
Işıldayan Safir
Administrators
Zerynthia
 
Işıldayan Safir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
Işıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond repute
Standart Cevap: BEŞ SEVGİ DİLİ



Kendinizi Armağan Etmek

Bir de elle tutulmaz bir armağan vardır ki, birçok hediyeden çok daha fazla makbule geçer. Ben buna kendinizi armağan etmek veya varlığınızı armağan etmek diyorum. Eşiniz size ihtiyaç duyduğunda orada olmak, birincil sevgi dili armağan almak olan biri için çok şey ifade eder. Bir keresinde Jan bana şöyle demişti: "Kocam Don beyzbolu benden çok seviyor."

"Neden böyle söylüyorsun?" diye sordum.

"Bebeğimizin doğduğu gün beyzbol oynadı. Bütün öğleden sonra ben hastanede yatarken o beyzbol oynuyordu." dedi.

"Bebek doğduğunda orada mıydı?"

"Ah, evet. Bebek doğana kadar kaldı. Fakat on dakika sonra beyzbol oynamaya gitti. Yıkılmıştım. Bu yaşamımızda öylesine önemli bir andı ki, onunla paylaşmak istiyordum. Orada benimle olmasını istiyordum. Don oyun için beni bıraktı."

Bu koca eşine bir düzine gül göndermiş olabilir fakat bu asla hastane odasında eşinin yanında olması kadar değer taşımaz. Jan'ın bu deneyimle derinden incindiğini söyleyebilirim. O "bebek" şimdi on beş yaşındaydı ve o bu olaydan sanki dünmüş gibi bir duyguyla bahsediyordu. Daha da ötesini araştırdım. "Sadece bu deneyim yüzünden mi Don'ın beyzbolu senden daha çok sevdiğini düşünüyorsun?"

"Yo, hayır" dedi. "Annemin cenaze gününde de beyzbol oynadı."

"Cenazeye geldi mi?"

"Evet cenazeye geldi ama biter bitmez beyzbol oynamak için ayrıldı. Buna inanamadım. Kardeşlerim benimle birlikte eve geldi fakat kocam beyzbol oynuyordu."

Daha sonra Don'a bu iki olay hakkında sorular sordum. Neden bahsettiğimi kesinlikle anladı.

"Bu konuyu açacağını biliyordum" dedi. "Bütün sancılar boyunca ve bebek doğduğunda oradaydım. Fotoğraf çektim. Çok mutluydum. Takımdaki çocuklara anlatmak için bekleyemedim ve o akşam hastaneye geri döndüğümde bütün sevincim boğazıma dizildi. Öfkeden deliye dönmüştü. Söylediklerine inanamadım. oysa takıma söylediğim için benimle gurur duyacağını sanıyordum."

Eşinizin birincil sevgi dili
armağan almaksa, kriz zamanlarında
ona verebileceğiniz en güzel armağan,
fiziksel varlığınızdır.


"Annesi öldüğünde mi? Herhalde size söylemedi. Annesi ölmeden bir hafta önce işten izin aldım ve tüm haftayı hastanede ve annesinin evinde ona yardım ederek geçirdim. O öldükten ve cenaze kaldırıldıktan sonra, yapabileceğim her şeyi yaptığımı hissettim. Biraz nefes almaya ihtiyacım vardı. Beyzbol oynamayı severim. Bunun rahatlamama ve üzerimdeki stresin bir kısmını atmama yardımcı olacağını biliyordum. Onun da benim biraz nefes almamı isteyeceğini sanıyordum.

"Onun için önemli olduğunu sandığım şeyleri yapmıştım ama bu yeterli olmadı. Hep o iki günü kafama kakıyor. Beyzbolu ondan daha çok sevdiğimi söylüyor. Bu aptallık!"

O, hazır bulunmanın muazzam gücünü anlamayı başaramamış içten bir kocaydı. Eşi için, onun orada oluşu her şeyden daha önemliydi. Eşinizin birincil sevgi dili armağan almaksa, kriz zamanlarında ona verebileceğiniz en güzel armağan, fiziksel varlığınızdır. Bedeniniz, sevginizin sembolü haline gelir. Sembolün ortadan kalkmasıyla sevgi duygusu da yok olur. Don ve Jan, onlara danışmanlık yaptığım süre boyunca geçmişin acıları ve yanlış anlamaları üzerinde çalıştı. Sonuçta Jan kocasını affedebildi ve Don, kendi varlığının karısı için neden o kadar önemli olduğunu anlayabildi.

Eğer eşinizin fiziksel varlığı sizin için önemliyse, bunu eşinize sözlerle ifade etmeniz şarttır. Ondan zihninizi okumasını beklemeyin. Diğer taraftan , eşiniz size "Bugün, yarın veya bu öğleden sonra benimle olmanı istiyorum" derse, bu ricayı ciddiye alın. Sizin bakış açınızdan bunun bir önemi olmayabilir ama bu ricaya karşılık vermezseniz, aslında kastetmediğiniz bir mesaj iletiyor olabilirsiniz. Bir zamanlar bir bey şöyle demişti: "Annem öldüğünde, eşimin şefi ona cenaze için iki saatliğine çıkabileceğini, fakat öğleden sonra tekrar büroda olması gerektiğini söylemiş. Karım da şefine o gün kocasının onun desteğine ihtiyacı olduğunu ve bütün gün gelmeyeceğini söylemiş."

"Şefi 'bütün gün gelmezsen işini kaybedebilirsin' diye yanıt vermiş."

"Karım, 'Kocam işimden daha önemlidir' demiş. Bütün gününü benimle geçirdi. O gün, onun tarafından sevildiğimi her zamankinden çok hissettim. Yaptığını asla unutmadım. Bu arada, işini kaybetmedi. Şefi bir süre sonra işi bıraktı ve o göreve eşim getirildi." Bu bayan kocasının sevgi dilini konuşmuştu ve kocası bunu asla unutmadı.

__________________
Işıldayan Safir isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla