Administrators Zerynthia
Üyelik tarihi: Mar 2009 Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: İçindeki Devi Uyandır Kitabından Alıntılar
"İyilikle kötülük, ödülle ceza, mantıklı bir yaratık için tek amaçtır. Tüm insan ırkını çalıştıran ve yöneten işte bu dizgin ve kırbaçtır."
JOHN LOCKE
TAKVİYENİZİ PROGRAMLAYIN Kİ DEĞİŞİM KALICI OLSUN!
Yeni bir davranışsal ya da duygusal patern oluşturmaya başladığınızda, kendinizi ya da paterni kimin için kuruyorsanız onu takviye etmek çok önemlidir. Başlangıçta o istenen hareketi her yapışınızda (örneğin içinde yemek olan tabağı ittiğinizde), kendinizi takdir etmelisiniz, gerçekten hoşunuza gidecek zevk takviyeleri sunmalısınız. Ama o davranışı ilerde de her seferinde takviye ederseniz, ödüller etkinliğini kaybeder, makbule geçmez olur. Bir zamanlar benzersiz ve zevkli bir sürpriz olarak gelen şey beklenen bir norm haline gelir.
İhtiyacı olanlara yardım etmeye adanmışlığım yüzünden, havaalanlarından geçerken benden para isteyenlere hep veririm. Hiç unutmayacağım bir olayda, bir adam böyle bir isteği, benim sık geçtiğim bir terminalde seslendirmeyi âdet edinmişti. Ne zaman oradan geçsem ona biraz para verirdim. Bir sabah çok acelem vardı, cebimde de para yoktu. Hızla yanından geçerken gülümseyip, "Merhaba! Üzgünüm ama bugün param yok" dedim. Çok kızdı. Bir zamanlar sevindiği şeyi vermiyorum diye!
Sizin de, benim de unutmamamız gereken bir şey, hoş sürprizlerin dünyada karşılaşabileceğimiz en zevkli tecrübelerden olduğudur. İşte bu yüzden de, eğer bir davranışın uzun dönemde kalıcı olmasını istiyorsanız, değişken takviye programı denilen şeyi uygulamasını bilmeniz gerekir.
Size yunus eğitiminden bir örnek vereyim. Yunusa atlamayı öğretirken, eğitmenler başlangıçta onun kendiliğinden atlamasını beklerler. Yaptığı anda onu bir balık vererek ödüllendirirler. Kendiliğinden her atlayışında balık verilince, yunus sonunda gerekli nöro-asosiyasyonu yapar. Atlarsa balığı alacaktır. Zevkin böylelikle eğitmenin istediği davranışa bağlanması sayesinde, yunus tekrar tekrar atlamaya şartlandırılabilir. Ama sonunda eğitmen balığı ancak yunus daha yükseğe atladığı zaman vermeye başlar. Standartları yavaş yavaş yükseltmekle, eğitmen artık yunusun davranışını biçimlendirmeye başlar. Anahtar şudur: Yunusa ödül her seferinde verilirse, buna alışacak, artık elinden gelenin yüzde yüzünü vermeyecektir. Bu yüzden sonraları yunusa ödül, bazen birinci atlayıştan sonra, bazen beşinci atlayıştan sonra, bazen de ikinci atlayıştan sonra verilir. Yunus hangi atlayışın ödüllendirileceğini hiçbir zaman bilemez. Ödülün verilebileceği beklentisiyle, hangi atlayışta verileceğinin bilinmemesi bir araya gelince, yunus her seferinde elinden gelen çabanın en iyisini gösterir. Ödüllerin değeri hiçbir zaman ayağa düşmemiş olur.
İnsanları kumara iten de aynı tür bir etkendir. Bir kere kumar oynayıp ödüllendirilince, o ödüle yoğun bir zevki bağlarlar. O heyecan ve beklenti, onları hep güder. Bir süre ödüllendirilmeyince, bu sefer kazanacakları yolundaki duyguları genellikle daha güçlenir. Kumarbazı güden şey yeniden kazanma ihtimalidir. Eğer kişi hiçbir zaman kazanmadan oynamak zorunda kalırsa, sonunda vazgeçer. Ama arada küçük birkaç ödül kazanmak, birkaç eli alabilmek, kaybettiği paranın birazını yeniden önüne çekebilmek onları hep beklenti durumunda tutar, bu sefer büyük kazanacaklarını düşündürür. Kötü bir alışkanlığı, örneğin sigara içmeyi ya da kumar oynamayı birkaç ay boyunca bırakan insanlar, bazen, "son bir vurgun daha" yapmaya umut bağlarlar. Aslında böylelikle, kırmak istedikleri paterni daha güçlendirir, o alışkanlıktan ömür boyu kurtulmayı daha zorlaştırırlar. Bir tek sigara daha içerseniz, sinir sisteminizi uyarır, gelecekte de kendinizi böyle ödüllendireceğiniz beklentisine yol açarsınız. Nöro-asosiyasyonunuzu aktif durumda tutar, hattâ kırmak istediğiniz alışkanlığı güçlendirirsiniz! Bir kimsenin davranışını uzun dönemli olarak takviye etmek istiyorsanız, sabit programlı takviye denilen yöntemi kullanabilirsiniz.
Karen Pryor kitabında yunusa on atlayış yaptırmayı tarif etmektedir. Yunusun her seferinde on atlayışı yapacağından emin olmak için, onu her seferinde onuncu atlayışın sonunda ödüllendirmek gerekir. Takviyeden önceki aşamada çok fazla davranış talep edemezsiniz. Ama eğer yunusa yalnızca onuncu atlayışın sonunda ödül verirseniz, çok geçmeden, daha önceki dokuz atlayışa o kadar önem vermesi gerekmediğini öğrenir, kalite düşmeye başlar. Bu tepkiyi, maaş çekini her ay başı almaya alışmış insanlarda da görürüz. Elemanlar kendilerinden bazı şeyler beklendiğini, bunun karşılığında da maaş verildiğini bilirler. İşin kötü yanı, pek çok insan, ancak maaşı almaya yetecek kadar
çaba gösterir, çünkü bu işte bir sürpriz unsuru yoktur. İşe giden insan, maaşı da doğal olarak alacaktır. Eğer verilen tek ödül oysa, elemanlar ancak bekleneni yaparlar, maaşı hak edecek kadarın üzerine çıkmazlar. Ama eğer arada bazı sürprizler olursa, örneğin takdir, ikramiye, terfi ve daha başka neşelendirici şeyler olursa, o zaman ek bir çaba gösterirler, ödüllendirileceklerini umarlar.
Unutmayın, bu sürprizler asla önceden kestirilemeyen şeyler olmalıdır. Yoksa etkinliklerini kaybederler, normal sayılmaya başlarlar. Beklenti, davranışı gütmeye başlar. Ödüllerinizi değiştirin. O zaman hem kendinizde, hem de yönettiğiniz insanlarda çok daha büyük sonuçlar görürsünüz.
Takviyenin bir üçüncü amacı daha vardır. Ona da büyük ikramiye denir. Bu size takviyeyi bileşik hale getirme olanağı verir. Örneğin yunusa çok seyrek olarak, bir yerine üç ya da dört balık veriyorsanız, yunusta hep o beklenti buluur. Çok çaba gösterirse, bu sefer çok büyük bir ödül alabileceğini düşünür. Böyle bir durumda, yunusun her seferinde kendini yaptığı işe daha çok verdiğini görürsünüz.
İnsanlar da benzer tepki gösterirler. Şirketlerde genellikle insanlara beklediklerinden çok daha büyük bir ödül verilince, çok büyük bir motivasyon yaratılır, harika bir hizmet vermekle gelecekte bundan da büyük bir ödül alabileceklerinin beklentisi sürer. Aynı ilke çocuklarınız konusunda da sihirli denilecek kadar etkindir! |