çekingen çocuğunuzu sosyalleştirin Çocuğunuzun zeki olduğunu ancak kendini ifade edemediğini düşünüyorsunuz her gittiği yerde geri planda kalmayı tercih etmesi sizi üzüyor. Ayrıca, çocuğunuza gerekli ilgi ve sevgiyi gösterdiğinize de inanıyorsunuz…
İşte, bu durumu Hisar Hastanesi’nden Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Dr. Zerrin Topçu Bilgen şöyle açıklıyor:
Rahat hareket edemezler
Sınıfta parmak kaldırmayan, iyi bildikleri bir konu bile olsa söz almayan, topluluk içersinde görüşlerini ifade etmeyen, hata yapmaktan aşırı bir biçimde kaçınan, yaşıtlarıyla oyunlarında hep bir köşede davet bekleyen oyun kurucusu olmaktan kaçınan çocuklardır. Kendilerini ifade etmeye zorlandıklarında yoğun bir sıkıntı yaşadıkları gözlemlenir. Yüzü kızarır, cümleleri toparlamakta zorlanır, kekeler, sesi kısılır, eli ayağı birbirine dolaşır. Tam da korktukları gibi biri olabilirler. Çünkü en büyük korkuları “Rezil olmak, aptalca şeyler söylemek” tir. Zihinlerindeki kendileriyle ilgili bu fantezi öyle baskındır ki, bir türlü “yeterli” biri olduklarına inanamazlar. Hep bir “aşağılık duygusu” taşırlar. Zihindeki bu kaygı yükü o kadar yoğundur ki bir türlü rahat hareket edemez ve tam da korktukları senaryoların içinde bulurlar…
Potansiyellerini tam olarak kullanamıyorlar
Bu tip çocuklar/ergenler genellikle çevrelerinde fazla talepte bulunmayan, okul ve toplumsal kurallara uyumda dikkat çekmeyen “kendi halinde, uslu” bireyler olarak tanımlanırlar. Dolayısıyla bazen yaşadıkları sıkıntı tam olarak aile ve öğretmen tarafından fark edilemeyebilir. Profesyonel yardım almakta gecikebilirler. Oysa yaşadıkları kaygı ve çekingenlikleri nedeniyle potansiyellerini tam olarak kullanamadıklarından akademik olarak başarısızlık, aldıkları görevleri rahatça yerine getirebilmelerinde önemli sıkıntılar ortaya çıkabilir. Ancak bunlar oluştuktan sonra ebeveyn ve öğretmenin dikkatini çekebilirler.
Rahatsız edici davranışlarına izin verin
Psikiyatrik sınıflamada “sosyal fobi” olarak tanımlanan bu durum toplumda 10 kişiden birinde rastlanmaktadır. Sosyal fobik bireylerin yüzde 40’ı 10 yaşın altındadır.
Bu çocukların ebeveynleri aşırı katı, disiplinli, mükemmeliyetçi ya da çocuklarını aşırı koruyan kollayan bireylerdir. Çocuklarının hata yapmasına izin vermezler. Çocuklarına “aşırı eleştirel tutumlar ya da bir bebekmiş gibi davranırlar. Örneğin “üzerini giy yoksa hasta olursun”, “derslerini çok çalış” gibi aşırı müdahil tutumlar ya da “neden diğerleri gibi değilsin. Sen aptal mısın?” gibi kıyaslayıcı tutumlarda bulunabilirler. Bu tip ebeveynler çocuklarının “ zarar verici” ile “rahatsız edici” davranışlarını pek birbirinden ayıramadıklarından çocuklarının her an mükemmel davranışları olmasını beklerler. Oysa henüz gelişmeye başlayan çocukların bazı rahatsız edici davranışlarına izin verilse bir süre sonra çocuk uygun davranışları kendisi oluşturabilecektir…
Çocuğunuzun sözünü kesmeyin
Bu izin verme çocukların insiyatif alabilme, karar verme ve özgüven duygularının gelişimine yardımcı olacaktır. Örneğin kendisini ifade etmeye çalışan bir çocuk anne ve babası sözünü keserek “Aslında şunu demek istiyor. Kendini yanlış anlatıyor” gibi araya girebilir.
Bu tutum karşısında çocuk “İşte yine kendimi anlatamadım. Herkese rezil oldum. Annem ve babam da beni beğenmiyor” duygusu yaşayabilir. Bu da bir sonraki kendini ifade etme adımında daha şiddetli bir kaçınmasına yol açmaktadır. Yani ebeveyn de çocuklarının yanında sürekli “tercüman” rolünü oynayarak çocuğunun “Ben yetersizim” senaryosuna yardımcı olmaktadır.
Sosyal fobik çocuklar/ergenlerin tedavilerinde mutlaka aile bireylerinin de tutumları üzerinde çalışmak gereklidir. Çünkü bu durumun asıl kaynağı aile içersindeki ilişki biçimi ve çocuğa aktarılandır. Tabii ki çocuklarla da çocuğun yaşına göre psikoterapi yöntemleri ile çalışmak gereklidir. Bazı durumlarda ilaç tedavileri de tedaviye yardımcıdır.
Unutmayın, ruhsal yapıyı sağlıklı tutmanın en önemli koruyucusu kişinin kendisini sözel olarak anlatmasıdır! Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.
__________________ Benim özgürlüğe açılmış kanatlarım var
Sonsuzluğa çıkan zamansız kapılarım var
Senin beş para etmez kuralların varsa
Benim inandığım ölümsüz masallarım var |