Cevap: House'un başkalaşım günlüğü :) Bugünlerde dedim ya etrafıma uzaylı gibi bakınıyorum herşey herkes hem çok yabancı hem çok yakın, öz benliğime uygun yaşamadığım her an kendimi sonradan var olmuş bir film karakteri gibi hissediyorum şu an yaşadığım hayat bir film herkes hayatından senaryosundan memnun ama bi ben iğreti duruyorum sonra ansızın "kestikkkkkk" diye bi ses duyuyorum, " bu sahneyi yeniden çekiyoruz!!!!" hıh diyorum tamam ben acaba nasıl bir düşünce geçirdim aklımdan sahne gene değişiyor bazen bu sahne bana kendim gibi olma şansı tanıyor baazende rol yapmak zzorunda bırakıyor ama şunu biliyorumki üzerinde hiç bi zaman rol yapmadığım yalan sölemediğim sadece ve sadece umutsuzluğa kapılıp ertelediğim tek bir konu var, konu bir kişi üzerine, en imknasız gibi duran ama bana ışıklarını en çok saçan konu....herşeye rağmen hiç ışığını kaybetmeyen, pırıl pırıl parlarken bile ihtişamı ile göz kamaştıran büyülü, masalsı ama gerçeğe dokunan sadece yaşanırken masalsı kalan....bundan tam 10 yıl önce....bir çift mavi göz....o kadar.... o gün bugündür beraber yürüyoruz cismen değil kalben.....ve ben hayat sahnesindeki her yeni çekime başlarken sebebim olan bir çift mavi göz....Bugün bişey oldu....bugün bişey oldu....bana gene kendini hatırlattı durup durup yapar bunu zaten arada....çünkü ben arada bi başka duraklarda iner çay ve ihityaç molası verirdim sonra o çay midemi bozardı sonra tekrar ona dönerdim bana bi nane limon kaynatırdı geçerdi herşey...indiğim her durak umutsuzluğumu simgelese ve beni ondan uzaklaştırsada...o kendini yaklaştırmayı bildi...bugün balkona çıktım güneşe selam verdim yanaklarımda tatlı sıcaklığını hissettim sonra düşündüm aynı güneş onun teninede deyiyor araya bulut girmiyor biliyorum ben ikimizi aynı anda düşünürken bulutlar dağılır çünkü....aldığım nefes ondan bi parça bana getiriyor benim verdiğim nefesse benden bi parça ona götürüyor....tüm çabalar onun için....eninde sonunda bi anlık dokunuş midemdeki anlık kıpırtı için onu göreceğim anın bana yaşattacağı mucize için şükürler olsun...ben şükretmek için illaki olayın gerçekleşmesini beklemem çünkü yürekten istediysem inandıysam o benimdir zaten şükürler olsun....çabaların en güzeli aşk için.....çünkü bekleyişi en ihtişamlı olanı o....10 yada 20 farketmez yada 1 dakika ....önemli olan onu hissedebilmek...ve ben ona sahibim...sahibim kötü manada deil aşkına sevgisine sahibim...aşkın taa kendisi o olduğu için aşkına yani ona sahibim...dünya üzerinde daha birine dokunmadan reel anlamda gerçekten bi başka insanın tenini hissetmek ne demektir bilirmisiniz? ben hissettim harika bi duygu...tarifi yokki yoktan var etmek gibi...ellerini ateşe tutup yanmamak gibi... ateşi tutmak ne kadar mümkünse...onu yanında olmadan hissetmekte öle...ama bu gerçek...elle tutulur olandan bile gerçek...işte aşk bu, çay molaları, mide bulantıları,nane limon eşliğinde rahatlamalar, ateşe dört elle sarılmalar vesaire vesaire.....ama uğruna savaşması en tatlı şey aşk...evrene göz kırpması en zevkli şey aşk....şimdi bu gece tekrar hayatıma girdi....ben onununm oda benim....ben kendimi ve onu seviyorum ve farkındalığımı her geçen gün onun için arttıryorum ey aşk sen nelere kadirsin...yaşam destek ünitesi resmen...kişisel gelişimin en önemli motivasyonu... :) |