Tekil Mesaj gösterimi
Alt 20-04-2011, 12:25 AM   #119 (permalink)
Işıldayan Safir
Administrators
Zerynthia
 
Işıldayan Safir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
Işıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond repute
Standart Cevap: İçindeki Devi Uyandır Kitabından Alıntılar



"Hayat resim yapmaktır, toplama yapmak değildir."
OLIVER WENDEL HOLMES, JR.


Kişinin küresel metaforunu değiştirmesinin, "Hayat bir rekabet" demek yerine, "Hayat bir oyun" demesinin, birçok alandaki tecrübelerini nasıl birarada değiştirebileceğini görebiliyor musunuz? Peki, onu bir dans olarak görseniz, ilişkilerinizi değiştirir miydi? İşinizi nasıl yönettiğinizi değiştirir miydi? Hem de nasıl değiştirirdi! İşte bu, bamteli dediğimiz noktadır. Küresel bir değişikliktir. Bir tek değişiklik yapmakla, hayatınızın pek çok alanında düşünüş ve hissediş biçiminiz değişmektedir. Ben size, olaylara bakmanın doğru ve yanlış yolları vardır demiyorum. Yalnızca bir tek küresel metaforu değiştirmekle, tüm hayatınıza bakış açınızı değiştirebileceğinizi söylüyorum. Tıpkı Değişim Sözlükçesi'nde olduğu gibi, metaforların da gücü basitliğinde yatmaktadır.

Yıllar önce ben Scotts'da iki Arizona'da iki haftalık bir sertifika programı uyguluyordum. Seminerin ortasında adamın biri ayağa fırladı, elinde hayalî bir bıçak tutuyormuş da o millete rastgele saplıyormuş gibi hareketlerle, bir yandan avazı çıktığı kadar, "Benim gözüm kararıyor, benim gözüm kararıyor!" diye bağırmaya başladı. Onun iki sıra önünde oturmakta olan bir psikiyatrist, "Ah, Tanrım! Adam psikotik kriz geçiriyor!" diye bağırdı. Bereket versin ben o psikiyatristin Değişim Sözlükçesini kabullenmedim.Tam tersine, o heyecanlı adamın durumunu derhal değiştirmem gerektiğini biliyordum. Henüz küresel metafor kavramını geliştirmiş değildim. Yapmasını en iyi bildiğim şeyi yapma zorundaydım. Adamın paternini kestim. Ona doğru yürüyerek, "Onu beyazlaştır öyleyse!" diye bağırdım. "Daktilo yazarken kullandığın o sileceklerden kullan! Beyazlaştır onu!" Adam bir an afalladı. Ne yapıyorduysa onu durdurdu. O anda herkes de durmuş, bundan sonra ne olacağını bekliyordu.

Birkaç saniye içinde adamın yüzü ve vücudu değişti, soluklan farklılaştı. Ben, "Baştan sona beyazlaştır onu," dedim, sonra kendini nasıl hissettiğini sordum, "Çok daha iyi" diye karşılık verdi. O zaman ona, "O halde otur artık," dedim ve seminere devam ettim. Herkes şaşkına dönmüştü. Ben de dahil. Bu işin bu kadar kolay çözümlenmesini ben de beklemiyordum! İki gün sonra o adam bana yaklaştı, "Mesele neydi, bilmiyorum," dedi. "O gün kırk yaşıma basmıştım ve bir anda aklım basımdan gitti. Bıçaklama hareketleri içimden geliyordu, çünkü bir karanlığın içindeydim ve o karanlık beni yutuyordu. Ama sonra o beyazlaştırma işini yaptım, her şey parlaklaşıverdi. Kendimi tümüyle farklı hissettim. Yeni düşünceler geldi kafama. Bugün de kendimi çok iyi hissediyorum." Sonra da seminerin sonuna kadar kendini iyi hissetmeyi sürdürdü. Bunu yalnızca bir metaforu değiştirerek sağlamıştı.

Şu ana kadar yalnızca olumsuz duygu yoğunluğunuzu Değişim Sözlükçesi ve
küresel metaforlar kullanarak nasıl azaltabileceğinizi konuştuk. Oysa bazen de olumsuz duyguları güçlü bir yoğunlukla hissetmek yararlı ve önemlidir. Örneğin ben bir çift tanırım. Oğullan uyuşturucu ve alkole kendini kaptırmıştı. Onun bu yıkıcı paternini kesmek için bir şeyler yapmaları gerektiğini biliyorlardı ama bir yandan da onun hayatına burunlarım sokma konusuna bazı karışık asosiyasyonlar bağlamış durumdaydılar. Sonunda onlara adım attıran, eyleme geçmeleri için gerekli kaldıracı sağlayan, eskiden uyuşturucu bağımlısı olan biriyle yaptıkları bir konuşma oldu. Adam onlara, "Şu anda oğlunuzun kafasının içinde iki mermi var" demişti. "Biri uyuşturucu, öteki de alkol. Bunların birinden biri onu öldürecek. Konu yalnızca zaman meselesi meğer ki siz onu hemen durdurasınız."

Durum böyle sunulunca, eyleme geçmişlerdi. Birdenbire, eyleme geçmemek, oğullarının ölmesine izin vermek anlamına gelmişti. Oysa o zamana kadar sorunu kafalarında yalnızca bir zorluk olarak görmüşlerdi. Bu yeni metaforu benimseyinceye kadar, işi yapmak için gerekli olan duygusal güçten yoksundular. Şimdi size mutlulukla söyleyebilirim ki delikanlıya yardım etmeyi, olayları tersine çevirmeyi başardılar. Unutmayın, kullandığımız metaforlar, eylemlerimizi saptar.

__________________
Işıldayan Safir isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla