Administrators Zerynthia
Üyelik tarihi: Mar 2009 Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: İçindeki Devi Uyandır Kitabından Alıntılar REFERANSLARINIZI GENİŞLETİRKEN HAYATINIZI DA GENİŞLETİN
Hayat bize neyi verirse, onu mutlaka güçlendirici bir biçimde kullanabiliriz, ama bunu da pro-aktif olarak yapmamız gerekir. Benim hayattaki seçeneklerim, hep bilinçli olarak peşinde koştuğum çok zengin tecrübelerin referanslarından gelir. Her gün yeni genişleme yolları ararım. Otuz bir yıllık ömrüme yüzlerce yıllık tecrübeleri sığdırmış biriyim. Bunu nasıl mı söyleyebiliyorum? Benim bir ay içinde yaşadığım zorlayıcı ve zenginleştirici tecrübelerin sayısı, çoğu insanın birkaç yılda yaşayabileceği kadardır da ondan.
Bunu yapmaya başlamamın ilk yollarından biri, on yedi yaşımdan bu yana kitapların sunduğu zengin tecrübeye yönelmek oldu. Daha çok genç yaşlarımda, liderler okur inancını geliştirdim. Kitaplar beni bambaşka dünyalara götürebiliyordu. Ben oralarda Abraham Lincoln'la Ralph Waldo Emerson'la karşılaşabiliyor, onları kendi kişisel antrenörüm haline getirebiliyordum. Ayrıca kitap sayfalarında, her türlü soruma cevap bulabileceğimi de biliyordum. Yüzlerce kitabın bana verdiği referans zenginliği, insanlara yardım edebilme konusunda sayısız seçenekler sunmaktaydı. Bu referansları izledim, çünkü zihnime açlığını duyduğu o besini vermezsem, gazete ve televizyon haberleriyle programlarının sunduğu çerçöple yetinmek zorunda kalacağımı biliyordum. Eğer başlıca enformasyon kaynağımız o düzeyde kalırsa alacağımız sonuçlar da toplumdaki herkesin aldığı kadar olur.
Hayatı hakkıyla anlamanın, kendimize en yüksek düzeyde seçenekler tanımanın en güçlü yollarından biri, mümkün olduğu kadar farklı tiplerde referanslarla yüzyüze gelmektir. Ben gençliğimde, hep aynı kiliseye gitmiş ve aynı ruhanî felsefeyi dinlemiş olduğumu fark ettiğimde, diğer yollardan manevî bir anlayış geliştirme çabasına düşmüştüm. Lisedeyken bana gazetecilik bursu verildi, San Luis Obispo'daki California Politeknik Üniversitesi'nde iki haftalık bir programa katıldım. O pazar günü hepimize, bir kilise ayiniyle ilgili yazı ödevi verildi.
Sokakalarda gezinirken ayaklarım hep kendi mezhebimin kilisesine doğru gidiyordu. Ama birlikte yürüdüğüm arkadaşlar, demin önünden geçtiğimiz Mormon kilisesinden söz etmekte, Mormonların ne "korkunç" insanlar olduklarını söylemekteydiler. Oysa bana, hiç kimse o kadar da kötü olamaz gibi geliyordu. Neler olup bittiğini gözümle görmek istedim. O kiliseye daldım. Bir de baktım ki, Mormonlar da Tanrı'yı benim kadar çok seviyorlar. Farklılık ancak birkaç kuralda, o kadar.
İşte benim ruhanî gezim böyle başladı, altı ay boyunca da bir ritüel haline geldi. On sekiz ve on dokuz yaşlarımdayken, ayda iki üç kere değişik inançların tapınaklarına gidiyordum. Luteran, Katolik, Baptist, Episkopal, Metodist, Yahudi, Budist, vb. Bunun sonucunda gerçekten daha yüksek bir ruhsal anlayış düzeyine çıktım, tüm insanların inançlarını beğenmeye başladım. Belki onların özel kurallarına ve algılarına yüzde yüz katılmıyordum ama, artık anlayışım da sevgim de çok daha artmıştı.
Eğer hayatınızı zenginleştirmek istiyorsanız, hiç durmayın! Daha önce hiç girişmediğiniz tecrübelere girişin. Skuba dalışları yapın. Denizaltı dünyasını keşfedin, yepyeni bir çevrede hayat nasılmış, siz nasıl oluyormuşsunuz, bir bakın. Gök dalışları yapın. Bir uçağın açık duran kapısının kenarında oturup, az sonra 4500 metre yükseklikte, dakikada 120 mil hızla düşmeye başlayacağınızı düşünerek beklemek, çok büyük inanç gerektirir. Bu referansı görmeden, inanç neymiş bilemezsiniz! Gidip helikopter uçuşları dersi alın. İnanın bana, hayatınızı tümden değiştirecek. Dört gün ayırıp bir yarış okuluna gidin. Sınırlar ve olanaklar konusunda aklınıza gelmeyecek kadar çok şey öğrenirsiniz. Bir akşamı senfonik müzikle geçirin... Tabii eğer sık sık yapmadığınız bir şeyse, ya da rock konserinde geçirin... Eğer sürekli kaçındığınız bir şeyse. Seçenek düzeyinizi genişletin. Günün birinde, ziyaret saatleri sırasında bir çocuk hastanesinin yanından geçin. Gidip birkaç yabancıyla tanışın, birkaç hikâye anlatın. Uyum sağlama ve insanların hayatına dokunabilirle tecrübesi sizi ebediyen değiştirecektir.
Belki de bir başka kültüre dalış yapma zamanınız gelmiştir. Dünyayı biraz da başkalarının gözüyle görün. Belki Fiji'ye gidip, yerlilerle biriikte kava kutlaması yapmak iyi olur. Ya da yerel devriye polisleriyle birlikte dolaşma programlarına yazılın. Arabanın arka kanepesine oturmanıza, toplumu polis gözüyle görmenize izin veriyorlar. Unutmayın, insanları anlamak ve sevmek istiyorsak, bunun en güçlü yollarından biri onların referanslarından bazılarını paylaşmaktır. Belki de okula geri dönme zamanınız gelmiştir. Biyoloji ya da fizyoloji derslerine girip iç dünyamızı araştırır, ya da sosyoloji, antropoloji çalışıp kültürümüzü daha iyi anlarsınız. Unutmayın hayatınızdaki sınırlar büyük olasılıkla sınırlı referanslarınızın sonucudur. Referanslarınızı genişletin, hayatınız da hemen genişleyecektir.
Değindiğim bu olanaklar gerçi heyecan verici, ilham verici şeyler ama, aslında bunlar ağzınızı sulandırmak için ortaya getirilmiş şeyler. Yeni referanslar edinmek için bunların hepsini yapmak zorunda olmadığınız gibi, bir tekini bile yapmak zorunda değilsiniz. Afrika'ya safariye gitmeyip, sizin arka sokaktaki bir evsiz barksıza yardım edebilir, ona sahip olduğunu hiç bilmediği kaynaklarını gösterebilirsiniz. Bir tek referansın bile eklenmesiyle, önünüzde dünyalar açılır. Gördüğünüz, duyduğunuz bir şey karşılıklı bir konuşma, bir film ya da bir seminer, bir sonraki sayfada okuyacağınız bir şey, ne zaman olacağını kimse bilemez. |