Üzülme der Mevlana ve devam eder; Bir yandan korku bir yandan ümidin varsa iki... kanatlı olursun..., Tek kanatla uçulmaz zaten. Sopayla kilime vuranın gayesi kilimi dövmek değil, Kilimin tozunu almaktır. Allah sana sıkıntı vermekle tozunu, kirini alır. Niye kederlenirsin? Taş taşlıktan geçmedikçe parmaklara yüzük olamaz....... Yüzük olmak dileyen taş, ezilmeyi yontulmayı göze almalıdır..!
Arkadaşlar Mevlana'nın bu güzel kelamını bu gece duydum.Hem çok hoşuma gitti hem de beni epey düşündürdü sizinde fikirlerinizi almak istiyorum aşağı yukarı cümlenin ana fikri; Acı çekmek insan olgunlaştırır, taş bile yontula yontula yüzük olur, başımıza gelenlere şükredip gelecek güzel günlerin teminatı olarak görmeliyiz.Beni düşündüren kısmı ise kişisel gelişim, kuantum düşünce, çekim yasası adına her ne derseniz deyin bu öğretilere görede hayatımıza türlü kötülükleri biz çekiyoruz düşüncelerimizle ve sonuçlarına katlanmak durumunda kalıyoruz bu durumda acı çekmeden birşeyler elde etmemiz mümkün değil bende buna katılıyorum ter atmadan ekmek alınmaz hesabı ancak bir kişisel gelişimci arkadaşla bunu tartışırken büyük başarıların zaferlerin büyük acılarla geleceğine inanırsan öyle olur ama işlerinizi kolaylaştırmak sizin elinizde dedi bana ben Mevlana'nın her lafının önünde şapka çıkartırım ve sonuna kadar arkasında olurum ama bi yandanda yaşadıklarımızı Allah'ın izniyle kendi seçtiğimiz bir dünyada şimdi bu acılar bizim kötü seçimlerimiz mi yoksa Rabbimizin bizi yontmak pişirmek için yolladığı hayırlı engellermi? Aslında ne demek istediğimi kafamın hangi konuda karıştığını tam anlatamadım belki ama siz anlayacaksınız bu konular çok derin ve bazen ben işin içinden çıkamıyorum sizlerin değerli yorumlarınızı bekliyorum sevgiler