Tekil Mesaj gösterimi
Alt 22-09-2008, 02:46 AM   #3 (permalink)
yeni bir hayat
Super Moderator
 
yeni bir hayat - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Apr 2008
Mesajlar: 2,023
Tesekkür: 30,500
1,573 Mesajinıza toplam 7,820 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
yeni bir hayat has a brilliant futureyeni bir hayat has a brilliant futureyeni bir hayat has a brilliant futureyeni bir hayat has a brilliant futureyeni bir hayat has a brilliant futureyeni bir hayat has a brilliant futureyeni bir hayat has a brilliant futureyeni bir hayat has a brilliant futureyeni bir hayat has a brilliant futureyeni bir hayat has a brilliant futureyeni bir hayat has a brilliant future
Standart Ynt: çocuklarımız ve biz..


Çocuklar daha bebekken kendi kişiliklerini geliştiriyorlar..Her şeyden önce iyi anne-baba olmanın yolu, işbirliği halinde ve istikrarlı davranmalarından geçiyor...Başarılı, kendine güvenen, saygılı, iyi eğitimli ve mutlu çocuklar yetiştirmek, biz anne babaların en büyük hayali..



Evlilik öncesi taraflar, birbirlerini değerlendirirlerken, kendilerine emanet edilecek çocukların anne-babaları olacaklarını düşünmelidirler. “Ben bu şahısla evlenmek istiyorum; ama acaba ebeveynliği nasıl olur? Asabiyetini ben kaldırabilirim; ama ya çocuklar…” diye düşünebilmeli...Sevgi ve saygıya dayanan, birbirini sevdiğini söyleyebilen iyi bir karı-koca ilişkisi, çocuklar üzerinde her şeyden çok daha etkilidir.

Bu konudaki genel tavrımızı anlamak için, öncelikle iyi bir anne-baba olmak için yaptıklarımıza bir bakalım. Oradan buradan çocuk eğitimi ve terbiyesiyle ilgili duyduğumuz yalan yanlış, eksik aksak bilgilerle çocuklarımızı yetiştirmeye çabalıyoruz. En çok gördüğüm yanlışlıklardan birisi ise, “Ben annem gibi, babam gibi olmayacağım” diyerek başlayan, ama sonu hüsranla biten tavırlardır. Bu tavrı takınan kişiler, anne ve babalarından gördükleri olumsuzlukları kendi çocuklarında uygulamak istemezler. Bu kez, anne-babasının yaptığının tam zıddı haller meydana gelir. Meselâ, çocukluğunda her yaptığına sınır konmuş, oturması, kalkması, kiminle oynayıp oynamayacağı kurallarla belirlenmiş bir hanım, çocuğuna olabildiğine serbest davranır. Bir yanlıştan kaçmayı düşünmüş, ama neyin doğru olduğunu düşünmemiştir. Düşünmediği için, yine yanlış yapar. Hiçbir kural koymaz. Çocuk her istediğini istediği şekilde yaparsa, istediği zaman uyur, istemediğinde uyumazsa, annesine göre iyi yetişmiştir. Çünkü, sıkı bir disiplinden bunalan anne, çocuğunu gevşek bırakması gerektiğine inanmış ve öyle de yapmıştır. Ama aile içindeki sorunlar böylesi bir davranış tarzıyla değişmez. Bir süre sonra, kuralsızlıktan gelen dağınıklık, anneye yanlış yaptığını hatırlatır.

Herşeyden önce anne- babalar çocuklarına yaptıklarıyla örnek oluyorlar. Sigara içerken, çocuğumuzu sigaranın içilmemesi gerektiğine inandıramayız...Kitap okuyan bir annenin de veya hayvan sevgisi olan bir babanın da çocukları kendileri gibi olacaktır..Çocuklar bizim aynamızdır.Bizden gördüklerini bize yansıtırlar..



Onlarla empati kurabilmek,onların yerine kendimizi koyabilmemiz gerekiyor. Karşılıklı saygıya önem verirsek, o zaman tavırlarımıza da dikkat etmek durumunda olacağız...

Eğer eşimizle mutlu bir çift olma başarısını da gösteremediysek -benim gibi- tartışma dolu bir ortamda çocuk yetiştirmektense; çocukların ayrı fakat mutlu anne-baba görmelerinde yarar var.Tabii bu durumda eşlerin yine birbirlerine saygı göstermesi ve çocuğun arada kalmaması gerekiyor..Bunu yapabilenler de çok az ne yazık ki..Ben de bu zorluğu yaşayanlardanım. Çocuklarım çevremde çok sevilen ,ne yaptığını bilen çocuklar olarak tanınsa da, zamane şartları düşünüldüğünde endişelenmemek elde değil...



yeni bir hayat isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla