Cevap: nereye böyle?? Merhaba.
Zor bir dönemden geçiyorsun seni anlıyorum ama bu cevabımı uzun uzadıya uzatıpta edebiyat ve felsefe yapmak istemiyorum. Şunu söylemeliyim ki sağlığın ve psikolojin bozulursa kaçan treni bir daha yakalayamayız. Herşeyin başı sağlıktır bunu unutma. Akıl ve ruh sağlığını, bedenen de kendini korumalısın. Çünkü sana birşey olursa ( Allah korusun ) diğerleri hayatına devam edecektir ve etmek zorunda da. Yani olan sana olur. Hiç kimse için kendini üzmemeyi öğrenmelisin. Kendini üzeceğin kişiler, senin için de kendini üzen kişilerdir. Çevrende böyle değerli insanlar varsa onlara dört elle sarıl. Hiç olmasa bile mutlaka bir tane vardır. Eğer hiç yoksa sana ben yardım edebilirim, konuşarak, dertleşerek bu işin üstesinden gelebiliriz. Bende zamanında çok korku, endişe yaşadım ve bazı sıkıntılar atlattım. Şimdi geriye baktığımda bana hepsi saçma geliyor. Tüm korkularım, tüm endişelerim ve bunları kendime sıkıntı edip kendimi yıpratmam. Bu sıkıntılı dönemde bende dini inancımı kaybetmiştim. Benimsemiş olduğum dini, müslümanlığı. Fakat hiç bir zaman Allah'ın varlığından şüpheye düşmedim. Çünkü bu belirgin ve kesin birşey. Dinini kaybetmek seni üzmesin, önemli olan kendini kaybetmemek, kendine olan inancını, ümidini kaybetmemek. Bir kaç yıl önce herşeyin iyi olacağına dair ufak tefek ümit kırıntıları barındırıyordum içimde. Aklımın ucundan geçmezdi ama hayatım bir anda mükemmel bir düzene girdi. Allah en olmadık zamanda mucizeler sunuyor ve hiç bir zaman seni yalnız bırakmıyor. Ona sığın şimdilik, bir de seni düşünen insanlara.Sana önem veren ve seni gerçekten seven.
Gelelim eşine, araya üçüncü şahısların girmesi çok tehlikeli. Benim sevdiğim insanında hayatına zaman zaman üçüncü şahıslar girmeye çalışıyor. Gelen üçüncü şahısları tehdit ettim çoğu zaman. Sevdiğim insanla da kavgalarımız oldu. Onun suçu olmamasına rağmen. Üçüncü şahıslara ondan uzak durmalarını söyledim. Kimisi dinledi ve gitti ama kimisi de direndi. Benimkisi de onlarla muhattap olmaya devam etti, baktım olacak gibi değil çektim resti. Ya üçüncü şahıslar hayatımıza dahil olmaz ya da ben yokum dedim. Bir kaç günde konuşmadım onunla. Çıktım gittim çeşmedeki yazlığıma tatil yaptım. 2 gün öldü öldü dirildi. Onu bırakmam onun için dünyanın sonu olur, tabi benim içinde öyle. Ama inadım ve güçlü gururum bunu maskelemeyi başardı ve 2 gün onu ne aradım ne sordum. 2. günün sonunda hayatımızda üçüncü şahıs diye birşey kalmadı. İşin özü şu, resti çekersin ( tabi eğer bunu yapacaksan ) o da seni kaybetmeyi göze alıyorsa üçüncü şahısla devam eder, yok eğer almıyorsa seni gerçekten seviyor ve sana bağlıysa anında bırakır onu. Ki muhtemelen bırakacaktır, rest çekmek ciddi bir iştir. Bir tarafta değer veripte hayatı paylaşmaya beraberce yemin ettiği eşi, diğer taraftada kullanıp atılmalık bir kukla var. Sence hangisini tercih eder? Ben evli erkek veya kadınları yoldan çıkarmaya çalışan karaktersizleri, insan olarak görmediğim için kukla diyorum. Sende bu mantıkla gör ve böyleleriyle muhattap bile olma. Senin kaale alacağın kişi eşindir. Hayatta daima güçlü olmaya çalış çünkü hep bir çıkış kapısı var. Karanlıkta değilsin. Yanındayım. Konuşmak istersen özel mesajlardan bana ulaşabilirsin.
Sevgilerimi sunuyorum. |