Dün çok harika bir şey oldu. Ne kadar harika anlatırım, ne kadarını aktarabilirim bilmiyorum ama deneyeceğim.
********************************************
Bu bir analiz yazısıdır.
Lisedeydik o zamanlar. Çok yakın bir arkadaşım vardı. Güzel zamanlar geçirdiğim çok şey paylaştığım bir arkadaşım. Güvenim tamdı ona. Bir dönem aramıza bir sorun meydana geldi. Söylediği birkaç şeye ve yapmayı düşündüğü şeylere çok fazla tepki verdim. Yargıladım onu ve ona çok öfkelendim. Amacım onu mu korumaktı yoksa bir başkasına zarar vermesini mi engellemekti? Bilmiyorum. Bana göre yanlıştı yapmak istediği bunu hatırlıyorum. (E o zaman güzel bir dille söyle ne diye kavga çıkarıyorsun? :D) Belki de bu bir patlama anıydı belki hala farkına varamadığım şeyler var. Şu anda olaya farklı bir bakış açısıyla bakıyorum.
O zamanlarda bir tek kendi doğrularımızın doğru olduğunu sanıyoruz. O doğruları da daha yeni yeni geliştiriyoruz aslında. Dünyayı ben kurtaracaktım sanki böyle yapınca. Dünyayı bilmem ama arkadaşlığımı kurtaramadım. Askine yok ettim. Arkadaşım da davranışlarıyla bana yardım etti. Belki de aceleci yeteri kadar düşünmeden kararlar vermiştim. Resmen kesip atmıştım.
Belki de hiç fark etmeden hem kendimi hem de arkadaşımı kırdım. O gün gelip ilerde böyle düşüneceksin deseler inanmazdım. O an %100 haklı olduğuma inanıyor yaptığım hatanın farkına varamıyordum.
Hayatımda ilk kez hatalı olabileceğim ihtimalini düşünmek büyük gelişme. Sanırım eskiden telkinler öncesinde hata yapmanın ihtimalini bırak fikrine bile katlanamıyordum. Ama şimdi biliyorum. Hata yapılabilir. Hem kendim hem de başkaları hata yapabilir. Bende değişen şeylerden biri sanırım aşırı mükemmeliyetçilik tavrı. Bu tavrın ne çok yorduğunu yaşayanlar bilecektir. Halbu ki olduğun gibi kabul edip seversen kendini herşey daha kolay oluyormuş anladım.
Şimdi geriye bakıp düşününce belki yaptığı aptalca şeyler de kendi hissettiği yalnızlık duygusundandı. Ben yalnız kalmadım ama onu yalnız bıraktım. O da madem bana kötü diyorsun daha da kötü olabilirimi kanıtlarcasına devam etti yanlışlarına. Ve ben bunu şuan fark ettim. Onu yalnız bıraktığımızı. Şuanda bunun için gerçekten ona kocaman bir özür borçluyum.
Ve arkadaşlığımızın şekli değişti uzaklaştık aslında bilerek ve isteyerek aramıza mesafe koyduk.
Küsmek ya da o kişiyi görünce olumsuz duygular hissetmek, o var diye bir yere gitmemek. Onunla ilgili şeylerde içinin burkulması. Olmasaydı bu kavga nasıl olurdu diye düşünmek. Bozulan arkadaşlık için ciddi anlamda üzülmek. Ve unuttuğunuzu sanıyorsunuz belki ama unutulmuyor. Bu gibi duygular bile insanın bilinçaltına yerleşiyor. Lafla affetmek olmaz. Affettim demek bir adımdır ama gönülden affetmek gerekir.
Affetmek eskisi gibi can ciğer kuzu sarması olmak da değildir. Duruma göre affettikten sonra alıp başını özgürce giderbilirsin ya da mesafeni koruyarak ilişkine devam edebilirsin.
Çocukça gelen şeyler yapmışız. Şimdi biz büyükler oturup konuşmalıyız ne derdimiz varsa dökmeliyiz ya ortaya ideali bu değil mi?
Aradan altı yıl geçti. Kader bizi yeniden karşılaştırdı. Hayat işte ne tuhaf. Demek daha öğreteceklerimiz var birbirimize. İşte bu son zamanlarda kendi yeni halimi deneyimlediğim harika bir fırsattı. Eskiden olsa çok da rahatsız edici bir durum olurdu benim için. Ben geçmişimdeki olumsuzlukları affettiğim için bu kadar rahattım belki de onun yanında. Lise buluşmalarımıza hiç katılmamıştı. Onu gördüğümde heyecanlandım. Sevindim de sanırım. Geçmişte onu lafta affetmiştim. Belki geçen yıla kadar hala yargılıyordum. Ama şimdi hem kendimi hem de onu gerçekten affetme vaktiydi. Çok konuştuk. Daha çok şey kaldı konuşamadığımız. Vakit mi yeterdi? Yetecek gibi değildi. Daha sonra görüşmek üzere sözleştik. Ortak bir amacımız var o da öğretmen olma çabasında.
Onunla karşılaşmak geçmişe yolculuk etmek gibiydi.
Onunla karşılaşmak kendi yaptıklarımla yüzleşmek gibiydi.
Çok hafif hissettim kendimi sanki bir düğüm daha çözüldü hayatımda. Bunu deneyimlediğim için şükürler olsun. Bundan sonraki arkadaşlığımızı onun davranışları hem de kendi davranışlarım belirleyecek bakalım daha neler var bu yolculukta öğrenecek?
********************************************
Bazen bazı şeyleri fark etmek için belirli bir zamanın geçmesi gerekebilir. Ya da kendinizi deneme fırsatıyla karşı karşıya kalmanız gerekebilir. Değişimi fark etmek için en önemli şeylerden biri de sabırlı olmaktır aslında.