Ynt: matrix'e hükmedin kitapı okuyorum henüz 56. sayfadayım ve kitap 205 sayfa. Kitabı bitirmeden uygulama yapmayı düşünmedim. Düşünmüyorum açıkçasI. Olmazlığından olmama ihtimalinden değil, oluşacak durumlara bilinçaltımda cevaplar verebilmek için...
Kitabı okudukça kendi zamanımda geri gittim ve aşağıdaki yazı oluştu.
Bir kere hatırlıyorum, dişim artık apse yapmıştı, ve ağrısından yerimde duramıyordum, beynime ve bütün çeneme hakim olan ağrıdan artık ağlayamıyordum. En sonunda doktora gitmeyi kabul etmiştim. O zamanla ilgili tek hatırladığım ağrı ve doktora gitmek... iyileşmenin nasıl olduğu beni ilgilendirmiyordu DOKTOR kelimesi iyileşmenin kendisi demekti benim için. Bilincimde öyleydi. ve sonra sonra doktora gidip ölen insanlar olabileceğini yaşayıp gördükçe bu kez iyileşmenin doktordan kaynaklanmadığını bilincime işlediğim
doktor = iyileşmedir mantığının buna sebep olmasıydı.
Ölenleri gördüğümde bu mantık ne yalan söyliyim kırıldı. ve sadece şöyle bir mantık yerleşti bende....
şimdi matrixe hükmedin kitabını okuyorum, dr bartlett le çok benzer deneyimler yaşamışım, zamanın bükülmesi olayını benim otobüs kazam çok benzer. ve bartlettede benim içsel olarak çocukken oluşturduğum durum var. ve o gelişti büyürken.
Hastalıkların birçoğunu kendi üzerimde bu yolla tedavi ettim. doktora gittiğimde genelde doktorlar, o an için zihinlerine gelen en uygun öneriyi bana sundular ! acaba benim için en uygunu o muydu bunu benim dışımda hiçkimse bilemez.
Mesela yaklaşık ilkokul 4. sınıfta başlayan bir tırnak batması hadisem vardırki ayak tırnaklarım hep batarak uzar ve hiçbir zman iyileşmezdi yaklaşık 10 yaşımdan 23 yaşıma kadar çektim bunu. Hergün kan hergün acı hergün ağrı, her ayakkabı rahat ettirmez....
Hatta bu süreç içinde 2 defa operasyonla batan tırnağım çekildi. ve yerine gelen tırnakta aynı sorunlar devam etti. iyileştirmeyi ise doktor değil, kendim sağladım. Ayak tırnaklarımı iyileştirdiğim günü hatırlatıyorum...
Banyoda ayaklarımı yıkıyordum ve kan içnde kalmıştı. Bunun verdiği acıyı tarif edemem. ki ayaklardaki enerjiler çok önemlidir. Bütün enerji alanı ayaklardadır. Baş parmaklarsa çok önemlidir. Herneyse. O zaman kanayan parmaklarıma baktım ve zaman o anda durdu. Dedimki. Ayaklarım aslında çok iyi. Ben iyi ve sağlıklı olmalarını düşünüyorum. O an bir seçim yaptım. ve baktığımda sağlıklı iki başparmağımı sağlıklı olarak gördüm. ve sonra zaman yeniden akmaya başladı ve kanama devam ediyordu. Pamukla her zaman yaptığım gibi gene pansumanı yaptım ama sarmadım . 1 hafta boyunca sarmadım ve kabuk yaptı, sonra kaşındı ve kopan kabuğun altında sağlam sağlıklı tırnaklar oluşmuştu. O zaman şifanın nerde olduğunuda anlamıştım. fakat bu olayları hep yaşayıp yaşayıp unutuyordum çünkü derinlemesine bir bilinçte değildim....
1998 yılında sağ küçük parmağımda bir sivilce çıktı. Sonra büyüdü ve bantladım. Bant açıldıkça süngerimsi bir deri oluşmuştu yuvarlak süngerimsi bir siğil. Yeni bir öğretmenle karşı karşıyaydım doktora gittim bana tendürdiyot benzeri bir sıvı verdi. Onu sürüyordum. İyileştirir gibi yapıyordu ama iyileştirmiyordu. Bir sorun vardı.? O zaman bir yüksek benlik olayı yaptığımı şimdi daha iyi anlıyorum. Şunu yapmıştım.
İşe gidip gelirken yolumun üzerinde küçük bitkiler vardı. Bu bitkilerden bazen küçük tohumları olurdu. Şöyle düşündüm ve kendimi buna inandırdım. Buna inanmam çok daha kolaydı çünkü bu bitkileri sürersem eğer sürdüğüm süre içinde iyileşecekti ve iyileştikten sonrada tekrar etmeyecekti.
Bilinçaltım aktif bir izleyiciydi, bir yandan bitkinin suyunu sürerken bir yandanda hipnoz yapıyordum. "Bunu sürdüm ve suyu geçti ve bu bir ilaç ve bu beni iyileştiriyor" içimden bunlar geçiyordu. Bunu sadece 3 gün uyguladım ve 1 hafta sonra o siğilden parmağımda eser kalmamıştı. Siğil sorunu olan başka bir arkadaşımda aynı bitkiyi kullanmak istediğimde iyileştirmediğinde anladım bu da benim bilinçaltımdı ve ben kuantum alanına giriyordum.
Şimdi bu kitabı okudukça bu olup bitenlere yorum getirebiliyorum. okudukça bir çok taş yerine oturuyor.
__________________ Yukarıda olan aşağıda,içeride olan dışarıda |