Cevap: HEP BİRLİKTE okuyoruz, sorguluyoruz, değişiyoruz (OSHO yardımlı) Vivekananda, Ramakrishna'ya gitti ve "Tanrı yoktur! Bunu ispat edebilirim. Tanrı yoktur!" dedi. Çok
mantıklı, çok kuşkucu biriydi. Batı felsefesi ekolünde çok iyi bir eğitim almıştı. Ramakrishna ise eğitimsiz,
okur yazar olmayan biriydi. Vivekananda'ya, "Peki, ispat et bakalım!" dedi.
Vivekananda uzun uzun konuştu, bütün kanıtlarını ortaya döktü. Ramakrishna dinledi ve sonunda konuştu:
"Ama benim iç sesim Tanrının olduğunu söylüyor. Bu konuda son hükmü verecek olan da odur. Senin
bütün söylediklerin bir tezden ibaret. Senin iç sesin ne diyor?"
Vivekananda bunu aklına bile getirmemişti. Omuz silkti. O, kitaplar okumuş, tartışmaları değerlendirmiş,
lehte ve aleyhte kanıt toplamış ve bu kanıtlardan yola çıkarak Tanrı'nın var olup olmadığını belirlemeye
çalışmıştı. Ama kendi içine bakmamıştı. Kendi iç sesine sormamıştı.
Bu çok aptalca. Ama kuşkucu zihin zaten aptaldır, mantıklı zihin aptaldır.
__________________ been KAAN ŞAHİN şansı bereketi ve bolluğu yaşamıma sevgi ile kabul ediyorum.... |