Yüzbaşı
Üyelik tarihi: Sep 2007
Mesajlar: 514
Tesekkür: 197
445 Mesajinıza toplam 3,041 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Karma
Maddi nesnelere bağlılıktan doğan karmik tohumlar Muladhara Çakra düzeyinde saklanır. Bu tohumların tezahürü bacakları etkiler.
Cinsel arzu ve sekse bağlılıktan doğan karmik tohumlar Svadhisthana Çakra düzeyinde saklanır. Bu tohumların tezahürü cinsel organları etkiler.
İşine ve görevine bağlılıktan dolayı üreyen karmik tohumlar Manipura Çakra düzeyinde saklanır. Manipura Çakra sindirim sisteminin faaliyetini kontrol etmektedir. İşte yaşanan stres sindirim bozukluklarına neden olmaktadır. Karmik bir tohum tezahür etmeye başladığında, önce ona denk gelen Çakra ve Nadi sistemini etkiler. Sonra zihinsel ve fiziksel düzeyde tezahür eder.
Sevdiklerine bağlılıktan üreyen karmik tohumlar Anahata Çakra düzeyinde saklanır. Bu karmik tohumlar tezahür edince, solunum sistemini etkiler.
Arınma ve iletişime bağlılıktan üreyen karmik tohumlar Vişuddha Çakra düzeyinde saklanır. Bu tohumların tezahürü kendini ifade etme ve iletişim kurma yeteneğini etkiler.
Zihinsel spekülasyonlara olan bağlılıktan türeyen karmik tohumlar Acna Çakra düzeyinde saklanır. Bu tohumların tezahürü beyin fonksiyonlarını etkiler.
Dinsel eylemlere bağlılıktan doğan karmik tohumlar Sahasrara Çakra düzeyinde saklanır. Bu tohumların tezahürü sinir sistemini ve psikolojiyi etkiler.
Karma astral bedende tohum halinde saklanmakta ve tezahür etmesine sebebiyet verecek şartlar ortaya çıkana kadar beklemektedir. Tezahür etmiş Karma, geçmişteki bir eylemin sonuçlarının doğurduğu olaydır. Belli bir zamanda, belli bir yerde, belli bir boyutta belli bir olayın ortaya çıkması tezahür eden Karma'dır.
Geçmiş bir yaşamda güçlü bir bağlılık yaratmış olan eylemler, şimdiki bedenlenmeyi meydana getiren etkenlerdir. Geçmiş edimlerin sonuçları tezahür eder ve bu yaşamdaki olayları etkiler. Karma artık astral bedenin Çakra’larında tohum halinde saklı değildir. Karma bu yaşamda tezahür ettiğinde, kendini tamama erdirme sürecindedir.
Karma'nın tamama ermesi, çözümlenmesi demektir. Birey, Karma'nın ifade edilişini bastırmasa, karmik süreç devam edecektir. Fakat bu kişi, olaylardan ders alıp pozitif yönde adımlar atarsa, tezahür etmiş olan Karma çözümlenecektir.
Eğer insan olaylardan kaçarak, her ne olursa olsun tezahür etme süreci ile çözümlenme yolunda olan Karma’yı bastırarak durdurmaya çalışırsa, Karma’nın tezahürü yavaşlar ve çözümlenmesi daha fazla zaman alır.
Birey üniversiteye girmeyi arzular, bu yüzden sıkı çalışır ve giriş sınavından geçer. Bu, şimdiki yaşamda yapılan eylemlerin karmik sonuçlarının bu yaşam süresince nasıl tezahür ettiğinin basit bir örneğidir. Fakat bazen birey birkaç başarısız deneyimden sonra sınavı geçer veya tüm çabalara rağmen kazanamaz. Bu, geçmiş hayatlardan gelen karmik engellerin sonucudur. Bu yaşam süresince harcanan çaba, önceki hayatlarda harcanmış benzer çabalarla birleşip belirli sonuçlar doğar.
Bir insan kendini Yoga yoluna adayıp başkalarına da Yoga eğitimi vererek, gerçek anlamda ruhi evrimlerine yardım ettiğinde, bu genellikle birçok hayatta harcanan çabaların sonucudur.
Belli bir zamanda daha tesirli enerjisi olan karmik tohumlar tezahür eder. İnsanın yaşamını o anda işlemekte olan Karma belirler. Aynı zamanda birey daha az önemli birçok Karma tohumunu taşır. Bu tohumlar uzun süre saklı kalabilirler, çünkü daha etkili karmik tohumların enerjisiyle bastırılırlar. Daha az önemli karmik tohumlar yeterli enerjiye sahip olduklarında tezahür ederler.
Güçlü bağlılıktan doğan karmik tohumlar büyük enerji miktarına sahiptir. En çok enerjiye sahip olan tohumlar önce tezahür eder ve bireyin karakterini belirler.
Baskın Karma, Muladhara Çakra düzeyinde olduğu zaman, birey her zaman güvenliğini düşünür.
Baskın Karma, Svadhisthana Çakra düzeyinde olduğu durumda, birey maddeye önem veren, cinsel açıdan bencil ve duygularını kontrol etmekte zorlanan biri olur.
Baskın Karma, Manipura Çakra düzeyinde olduğu halde birey çok duygusal, ancak kontrollü ve aktif imajinasyona sahiptir.
Baskın Karma, Anahata Çakra düzeyinde olduğunda birey sevgi ve şefkat dolu ve kendini başkalarına adamış biri halini alır.
Baskın Karma, Vişuddha Çakra düzeyinde olduğu takdirde birey iyi bir konuşmacı, eğitimci ve iletişimcidir.
Baskın Karma, Acna Çakra düzeyinde ise birey bir araştırmacı ve bilgedir.
Baskın Karma, Sahasrara Çakra düzeyinde olduğunda birey spiritüel eylemlere yatkın olur.
Karmik tohumda ne kadar çok enerji varsa, tezahür etme önceliği o kadar yüksektir. Bir tohumdaki enerjinin derecesi, belli bir eylemin sonuçlarına verilen duygusal ve zihinsel dikkatin derecesiyle belirlenir. Şiddetli bir istek ve yoğun bir bağlılık tohumun tezahürünü hızlandırmaktadır.
Karmik tohumlar güçlü bir enerjiye sahip olduklarında bireysel, ailesel, mekansal, ulusal, ırksal, dinsel ve küresel Karma’ların etkileşimi tezahürün öncelik sırasını belirler.
Baskın karmik tohumlar öncelikle tezahür ederek insanın yaşamının yapısını baştan sona belirler. Daha az enerjiye sahip olan çok sayıdaki tohum birbiri ardından tezahür ederek yaşamı fazla etkilemez. Karmik tohumların yarattığı sonuçlar, taşıdıkları enerjiye bağlı olarak bireyin yaşamını günler, haftalar, aylar ya da yıllarca etkileyebilir.
Karma'nın yaratılmasında temel etken nefse bağlılıktır. Karma'yı çözümlemek için birey nefse bağlanmamalıdır. Eylemlerin sonuçlarına bağlanmamayı içeren bir davranış modelini benimseyerek birey kendini karmik olarak belirlenmiş varoluşun sınırlarından kurtarabilir.
Genellikle insan bir eylemi maksatlı olarak, ortaya çıkaracağını beklediği sonuç için yapar. Maddi benlik eylemin sonucunu arzular ve bu sonuca bağlanır. Bu bağlanış üretilen karmik sonuçların bireye yapışmasını sağlar. Bu durumda maddi benlik eylemlerin esas etkenidir. Maddi benliğin etrafında oluşan Karma onu desteklemekte ve güçlendirmektedir. Ruhi varlık daha çok maddi düzeye bağlanmaktadır. Karma zincirleri maddi benlik aracılığıyla ruhi varlığı maddi yaşama sımsıkı bağlar. Maddi benliğe dayalı edimler sürüp, maddi benlikle ilgili karmik tepkiler biriktikçe maddi benliği sarmalayan karmik kabuk daha da yoğunlaşır ve insanda gitgide güçlenen bir maddi kimlik, başkalarından ayrı olma ve Evrensel Ruh'tan bağımsızlık yanılgısını oluşturur.
İnsan bir eylemi ne zaman kendisi için ve sonucuna bağlanarak yaparsa, bunda etken olan maddi benliktir. Maddi benlik Karma’nın oluşmasını ve birikmesini sağlar. Karma'nın oluşmasını engellemek için maddi benlik dışlanarak ruhi varlık gibi hareket edilmelidir. Bu durumda bireyin ruhi boyutu ortaya çıkar. Yüksek bilinç tezahür eder ve eylemlerin niteliği değişir. Maddi benlik aşıldığında, eylemlerin sonuçlarına ne bir arzu ne de bir bağlılık kalır ve böylece Karma birikmez. Eylemler ruhi amaçlar için beklentisiz yapıldığında Karma üretilmez.
Yeni Karma üretmemenin, eski Karma’yı çözümlemenin ve sonunda Karma’yı aşmanın anahtarı ruhi amaçlar için beklentisiz eylemdir. Önceden oluşmuş olan Karma, bireyin belirli olaylarla karşılaşmasını sağlar. İnsan eylemleri ruhi amaçlar için beklentisiz ve sonuçlara bağlanmadan yaptığında, tezahür eden Karma’yı çoğaltmak yerine çözümlemektedir. Böylelikle insanın bireysel Karma’ları yok olmakta, birey karmik sınırları aşmakta ve varoluşun ruhi boyutuna ulaşmaktadır.
Birey, maddi benliği aşınca, bedene değil ruha dayanarak hareket eder ve eylemlerini maddi değil ruhi düzeyde icra eder. Bireyin bilinci yükselerek varoluşun en yüksek seviyelerine ulaşır. Birey eylemlerini Mutlak ile uyum içinde icra etmeye başlar. Edimlerini Mutlak namına yaptığı için Mutlak’ın mükemmelliğini yaşar. Bu durumda beden Mutlak'ın ifade edilişinin bir aracı olur. Karma sınırlarını aşmış eylemler bütünün ahengini artırır ve hem birey hem dünya hem de evren için yararlı olur.
Bazı kişiler, tüm eylemlerin aslında Tanrı’nın lütfünün bir tezahürü olduğunu söylemektedir. Bu tür mantıksız spekülasyonlar kabul edilemez. Çünkü eğer kabul edilirse, o zaman Alman faşistlerinin insanlara yaptığı işkencelerin Tanrı’nın lütfünün bir tezahürü olduğunu kabul etmek zorunda kalırız. Bu durumda tüm cinayetlerden Tanrı sorumludur. Böylelikle, bir mantıksız iddia bir sürü manasız sonuçları doğurmaktadır. Bunların hepsi fanatik ve hastalıklı zihnin ürünüdür. Gerçek şudur ki, yalnızca Karma sınırlarını aşmış ruhi eylemler Mutlak'ın bir tezahürüdür.
Birey maddi benliği aştığı ve bir ruh olarak eylemini gerçekleştirdiği takdirde eylemi icra eden özne ile eylemin nesnesi bir olur. Özne ile nesne birleşir. Bireyin bilinci hem öznel hem de nesnel bakış açılarını aşar. Bu bilinç, her iki görüş açısını da tezahür ettiren ve onları kucaklayan yüksek bilinçtir.
Yoga yolunda birey ruhi amaçlarla icra edilen eylemleri beklentisiz ve sonuçlara bağlanmadan gerçekleştirdiğinde yeni Karma üretmemekte, eski Karma’dan azat olmakta ve Samsara olarak adlandırılan ölümden sonra yeniden doğum döngüsünden kurtulmaktadır.
-Paramahamsa Yogaçarya Akif Manaf- |