 Cevap: Işık'ca
Bir şeyi merak ediyorum. Acaba zaman ilerimi yoksa geri mi akıyor. Yani sondan başa mı ilerliyor her şey? Merak ediyorum, yoksa bir hayal mi görüyoruz. Kendi yazdığımız senaryoda birer oyuncu muyuz? Şaşkınım, içimdeki dünyanın dışa yansıması karşısında. Bir hayali gerçek sanmakla. Ben yazıp ben oynuyorum. Öyleyse neden ve kime şikayetim?
Derki Hz Mevlana "Sen bir rüyadasın. Rüyada senin başın kesilse seni öldürmez. Canın yanmaz. Öyleyse korkma"
Kendimi buldukça ve sıyrıldıkça telaşlarımdan, hakikate gözlerimi açtıkça orada ki her insanın her olayın nasılda bana beni anlattığını görebiliyorum. İnsanlar sahte değil arkadaşlar. Bu dünyada yaşarken diğer canlılara görünmez bağlarla bağlıyız. Belkide hepiniz matrixi seyretmişsinizdir. Bir takım hayat hortumlarına bağlıydılar. İşte sanki hepimiz birer beyinden ibaretiz. Çünkü dokunduğumuzu sandığımızda aslında dokunmuş olmayız. Tattığımızda ise tatmış olmayız. Çünkü biz duyu organlarımıdan aldığımız bir takım verilerin beynimizde işlenmesi sonucu bu kanıya varıyoruz.Madde bir enerji, sevgi bir enerji, aşk bir enerji, nefret bir enerji ve hangi enerjiyle uyumlanıyorsak o enerjideki canlılarla fiziksel ve ruhsal anlamda iletişime geçiyoruz. Hani bir söz vardır. "Hacı hacıyı mekkede, hoca hocayı tekkede it iti dakkada bulurmuş" yani o frekansta kim varsa o anda hayatımıza o insanlar girer. İşte bunun için kendilik algınız değiştiğinde hayatınızdaki olaylar değişir. İnsanlar değişir. |