17-07-2013, 11:04 AM
|
#5 (permalink)
|
Üsteğmen
Üyelik tarihi: Jan 2013 Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 406
Tesekkür: 591
326 Mesajinıza toplam 634 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Cahiller ve Dahiler Alıntı: sweeet Nickli Üyeden Alıntı
Cahiller ve Dahiler Bu hafta gelen maillere genel bir cevap vermek istiyorum. Gençlerin ortak özelliklerinin bir tanesi, özgüven eksikliği. İkincisi de çevresindekilere “HAYIR” diyememe.
Tülay Bilin
İnsan Kaynakları ve Kişisel Gelişim Uzmanı
05 Aralık. 2010 Pazar
Kızların yanında aşırı utangaç durmak gibi nedenler. Bu hafta gelen maillerin çoğu bu konu ile ilgiliydi. Onlara cevap verdim ama genel olarak tekrar yazarsam başkaları da faydalanır diye düşündüm.
Bugüne kadar okuduklarımdan çıkarttığım sonuca göre 3 tip insan vardır.
1-Bilmediklerini bilmeyenler;
Bu tip kişiler sadece bedensel yaşamlarını sürdürürler. Başımızın üstünde taşıdığımız o et parçasının bir çok becerisi olduğunu farkında olmayanlar. Sadece nefes alıp, yer, içer böylece ölmeden yaşarlar. Hiçbir şey bilmezler ama bunun farkında bile değillerdir. Ayrıca öğrenmek de istemezler.
Leo Da Vinci bu kişiler için şöyle diyor; “Temel bedensel ihtiyaçlarını görmek için yaşayanlar.”
Pascal ise; “Hiçbir şey bilmeyen cahiller” diyor.
2-Bilen ama uygulamayanlar;
Bu kişiler birçok konuda fikir sahibidir. Hatta okumayı bile severler. Ama okuduklarını hayatlarına geçirmedikleri için bilgiyi sadece süs gibi kullanırlar. Konfüçyüs’ün şu sözünü ilk okuduğumda ben bunun neresindeyim diye günlerce kendimi sorgulamıştım.
“ÖĞRENDİKLERİNİ İÇSELLEŞTİR, İÇSELLEŞTİRDİKLERİNİ ÖĞRET”
Bilgiler beynimize girer, orda harmanlanır ve çıkar. Eğer bilgileri harmanlamadan çıkarırsak kitap gibi konuşuruz. Bilgiler bize ait değildir. Eğer harmanladıktan sonra başkalarına aktarmazsak çatlarız.
3-Yeterli bilgiye sahip ve uygulayan dahiler;
Onlar bildiklerinin farkındadırlar. Okuduklarını hayatlarına geçirirler. Günden güne gelişirler. Bir gün önceyi beğenmezler. Hep ileri, hep ileri giderler. Onlar için öğrenme hayatlarının olmazsa olmazıdır. Okumadıkları gün yaşamadıklarını düşünürler.
Bu konuda Konfüçyüs de çok düşünmüş ve düşüncelerini şöyle açıklamış; Bildiğini bilenin, arkasından gidiniz
Bildiğini bilmeyeni, uyandırınız
Bilmediğini bilene öğretiniz
Bilmediğini bilmeyenden kaçınız
Bu yazım ile vermek istediğim mesaj şu; özgüven eksikliği, çevresine “HAYIR” diyememenin nedeni bilgi eksikliğinden gelir. Bazen de bildiğini bilmeme, bazen de bildiğini uygulamama. Her şeyin başı okumak ve çevreyi gözlemlemektir. Sadece okumak yeterli olmaz. Hayat sadece okuyarak öğrenilmez. Öğrendiklerini hayata geçirip yaşamak gerekiyor. Bildiklerini insanlarla paylaşmalısın, ki bu öğrenmenin bir yoludur. Başkalarından da bilgi almalısın.
En güzel alışveriş bilgi alışverişidir.
Saygılarımla,
Tülay Bilin
alıntı | bildiğini uygulamayanlar var, ama bildiğini bazen uygulayıp bazen uygulamayanlar yok . ben o sınıfa giriyorum. şu sıralar bazı uygulamalar yapıyorum ama az gibi geliyor. |
Offline
| |