[sweeet]

Söz verdiğim gibi yazayım ben de hikayemin özetini o halde. Beni telkinlerle tanıştıran ilk mevzu sınav heyecanı olmuştu. Eskiden beri başarılıydım ama sınavlarda biraz da olsa performans kaybı yaşıyordum. Özellikle genel sınavlarda. Stresli bir dönemdeydim yeniden bu siteye geldiğimde. Forum alışkanlığım yoktu ki bu bir alışkanlıktır. Teknoloji ile aram her zaman iyi olmasına rağmen en sıkı şekilde takip ettiğim ilk forum bu oldu. Burası benim için bir okul gibi iş gördü. Çok güzel insanlar tanıdım. Çok faydalı bilgiler edindim.

Telkinleri ilk dinlediğimde hiç de inanmıyordum hayatımda mucizeler olmasını falan da beklemiyordum. İlk telkin dinlediğim dönemlerde gözlerim doluyordu. Anlam veremiyordum. Telkinlerle ilişkisi olduğunu düşünmüyordum bile. Belki bir çeşit arınmaydı. Epey bir süre sınav heyecanı, ego, suçluluk telkinlerini dinledim. Bu dönem kpss ales tarzı sınavlara gireceğim bir dönemden önceydi sanırım. Sınavlarda daha soğukkanlı ve güvenliydim.

Mezun olacaktım. Başarılıydım. Yıllardır süren harika bir ilişkim vardı ama sahip olduklarıma rağmen psikolojik olarak bedenime eziyet ediyordum sanki. Her şeyi farkında olmadan dert ediyordum.

Sağlık olarak belli bir hastalığım olmamasına rağmen bedenimde strese bağlı olduğunu düşündüğüm ciddi ağrılar hissediyor ve dinlenemiyordum uykularım çok verimsiz geçiyordu yataklardan kalkmak istemiyordum. Yeniden foruma geldiğimde diğer telkinleri keşfettim ve bu sefer ihtiyacıma göre daha bilinçli dinlemeye karar verdim. Bir yandan da bol bol forumda yazılanları okuyordum. Bunlar da bana ışık oluyordu. Çekim yasası ile ilgili daha bir ilgili olmaya başladım. Eskiden beri Polyanna hikayelerini severdim güya pozitif olduğumu düşünürdüm. Ama burada içimdeki sabotajcıyı keşfettim ve gerçek anlamda nasıl pozitif olunuru öğrendim. Hala olumsuz sesler duymuyorum mu sanıyorsunuz duyuyorum ama beni esir almasına izin vermiyorum çünkü ne düşünmek istersem onu düşünme özgürlüğüne sahip olduğumun farkındayım. Ve düşüncelerimde daha seçiciyim.

Foruma yeniden geldiğim dönemde yüksek lisansa başlamıştım. Kendime güven sorunları yaşıyordum ufak çapta. Yine de bir yol kat etmiştim. Olumlamaları hiç oturup 21 gün okumadım. Ama yolda giderken tekerleme gibi ihtiyacım olan bana yardımcı olacak olumlamaları tekerleme gibi şarkı gibi söylerdim. O yıl eğitim ortamında (hocalar ve asistanlar olsun) güzel insanlarla nitelikli zamanlar geçirdik. Hayallerimden birini yaşıyordum. Sağlık sorunumu sporla çözmüştüm. Her gün 1 saat pilates yapıyordum. Enerjim yerine gelmişti. Labaratuvarda çalışıyordum. Bu ortamı deneyimleyebildiğim için kendimi şanslı görüyorum. Ama artık para kazanmanın zamanı gelmişti de geçiyordum. Çünkü kalbimin sahibi ile hayallerimizi gerçekleştirmek için ikimizin da ayakları yere sağlam basmalıydı. Bu nedenle yüksek lisansın ikinci yılında öğretmen olabilmek için ciddi bir şekilde kpss hazırlığına başladım. Kursa yazıldım. Ücretsiz telkinlerden yeni bir liste yaptım kendime sürekli dinliyordum. Motivasyon için yazılar okuyor olumlamaları eksik etmiyordum. Sonuç olarak yüksek bir puan(87) alarak atandım. Bu süreçte bu kez de ortopedik bir sağlık sorunu yaşadım buna rağmen sonuç başarılıydı. Atanmamla birlikte hayatım hızlandı hem de güzel haberler anlamında. Atandığım yer ülkenin diğer ucu da olsa buna da şükür orayı da görmem gerekiyormuş diyerek tam bir teslimiyetle daha önce sadece adını duyduğum bir yere gittim. Hakkari'de 1 yıl görev yaptım. Çok şey öğrendim ve öğrettim. Bu bir yıl içinde kız isteme, söz, nişan heyecanlarını yaşadım ve yaz tatili başında evlenmek üzere İstanbul'a döndüm. Bu arada şubat tatili sonrası çekirdek inanç tespiti yaptırdım. Mükemmeliyetçilik en baskın sorun yaratan çekirdek inancımdı. Şimdi onun etkisini epeyce hafif hissediyorum. Evlilik hazırlığı dönemi 3 hafta çok hızlı
geçti ama her şeyi gönlüme göre buluyor veya yapıyordum. Bunda en büyük faktörü diğer insanlar şans olarak görse de ben biliyorum ki pozitif düşünce tarzım ve şükretmem. Harika bir düğün oldu harika bir balayı tatiline gittik. Her şey muhteşem gidiyordum. Bir de şu yüksek lisans tezimi bitirebilseydim. Hakkari'de ite kaka çok az şey yapabilmiştim ne zaman başına otursam bana sıkıntılar basıyordu. Her şeyde bir hayır varmış gerçekten.

Yaz dönemi özür grubu il dışı tayinler açıldığı ilk gün eş ve sağlık özrü dışında bir özür geçerli değildi. Ama bir kaç gün sonra eğitim özrünün de geçerli olduğunu öğrendik. Bir kaç yıldır resmi olarak bu olmuyordu. Benimse tek geçerli özrüm eğitim özrüydü çünkü eşim sigortalı çalışmıyordu. Bir anda bir heyecan her şey bir ay içinde olup bitti. Ben İstanbul'a atandım hem de ilk tercihime. Sonra yüksek lisans tezimi başarıyla tamamladım.

Her şey istediğim gibi gidiyor. Çok şükür bugünümüze. Şimdi başka hayaller vardı sırada. Ben 3 yıl orada çalışmayı göze almıştım ama nasip hemencecik aileme ve sevdiğime kavuşturdu beni. Bunu en ince ayrıntısına kadar hayal etmiştim. Zamanlamayı ise yaratıcı gücün takdir ettiği vakte teslimiyetle bırakmıştım. Evliliğin 6. ayında sonra bir çocuk sahibi olmaya karar verdik. Çok şükür bu dileğimizde olmak üzere. Şuan 7 aylık hamileyim. Ve geçelim bir diğer hayale. Ev sahibi olmak istiyoruz. Ev bakıyoruz ciddi ciddi almayı düşündüğümüz yerler var. Hem de bu yerler de şans faktörü ile bulunmuş iyi fırsatlar. Hadi bakalım hayırlısı diyoruz.

Geçen Ağustos'tan beri reiki ile çalışıyorum. Şuan ikinci dereceye uyumluyum. Epeydir telkin dinlemiyorum. Olumlama, EFT, reiki çalışıyorum. Farkındalıklar çok önemli hayatta. Yöntemler araçtır sadece. Hayatımda daha nice güzellikler olacak. Bolluk ve bereket bilincinin farkındayım. Çok basit şeylerden çok büyük şeylere bu bilincin etkisini hayatımda hissediyorum ve yüce yaratıcıya şükrediyorum.

Bu değişimleri sadece kendim yaşamayı seçtim çabaladım, çabalamaya devam ediyorum.

Sevgili Janer ve Kutayhun'a ayrıca sevgiler. Başarılarınız kendi çabalarınızdır. Siz çabalamasanız hiç bir şey olmazdı.

Güzel gelişmelerde yeniden buluşmak üzere. Sevgiler.