Tekil Mesaj gösterimi
Alt 22-12-2008, 01:18 AM   #6 (permalink)
CeM
Çevirmen
 
CeM - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Nov 2007
Mesajlar: 684
Tesekkür: 424
421 Mesajinıza toplam 2,289 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
CeM has a spectacular aura aboutCeM has a spectacular aura aboutCeM has a spectacular aura about
Standart

Alıntı:
sanemce Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
merhaba maasuka hoşgeldin yanımıza.

elimden geldiğince sorunu cevaplamaya çalışayım..

beynin söylenenlere karşı direnç oluşturma olasılığı var ve yüksek..

örneğin: sosyal fobisi olan bir kişi ye " sen çok sosyalsin, her ortama rahatça girebiliyorsun ve çok kolay arkadaşlıklar kurabiliyorsun" dendiğinde bilinci buna bir sürü cevap verecektir.

"o zaman neden ortamlara giremiyorum, neden kendimi ifade edemiyorum, arkadaşlıklar kuramıyorum vs." bu sesi susturmak mümkün değil. çünkü bu durumdan rahatsızlık duymuş olsa da kendini sosyal fobik olarak kabullenmiştir bu düşünceyi değiştirmek bilinci dahilinde belki zaman alacak belki de gerçekleşmeyecektir..

oysa ki subliminal telkinlerle bilinçaltından bu kuralı yıkmak daha kalıcı ve kısa sürede sağlanacak bir yöntemdir..

depresyonda olan birine : " sen mutlusun, huzurlusun " dendiğinde bu söylenenlere direnecektir. çünkü mutlu ve huzurlu olsa zaten depresyonda olmaz.. bunu nasıl yeneceğini biliyordur belki ama elinde değildir inanmıyordur güvenmiyordur..

telkinler bunu nasıl aşabileceğimiz konusunda güven aşılar bilinçaltına ve bilincimizi yönlendiren bilinçaltımız olduğuna göre, bilinçaltımıza verilen telkinler düşüncelerimize, davranışlarımıza yansıyarak olumlu yönde değişim göstermemizi sağlar..

her şey düşüncelerimizde başlar ve biter. nasıl düşünüyorsak öyle yaşarız. "inanmak" tır aslolan.. mutlu olduğumuza inanıyorsak, mutlu oluruz. şanssız olduğumuza inanıyorsak da, şanssızızdır çünkü önümüze çıkan şans faktörlerini görmemize engeldir şanssız olduğumuzu düşünmemiz..

bunlarla ilgili bir çok örnek verilebilir..

doğamız gereği olumsuzluklara daha meyilli olduğumuz için, olumsuz durumlarda daha çabuk etki altında kalabiliyoruz.
hepimizin herşeyi başarma gücü ve kapasitesi var. önemli olan içimizde bu inancı sağlamak. yaşadığımız ortamlar, içinde bulunduğumuz maddi ve manevi imkanlar, çevremizdeki olumsuz koşullardan dolayı oluşmuş ve kişiliğimiz olarak kabullendiğimiz duvarları yıkabilmek ve herşeyi başarabileceğimizi görebilmemiz açısından ; oluşturduğumuz bilinç duvarımızdaki engellere takılmadan bilinç altımıza verilen telkinlerle bunu rahatlıkla sağlayabiliriz.

telkinlerle yüreklendirilerek, bunu düşünce ve davranışlarımıza yansıttığımızda zaten başaramayacağımız hiçbir şey yok..

umarım açıklayıcı olabilmişimdir..

sevgiler
Sanemce,Klavyene sağlık ne güzel yazmışsın...

-Biz insanlar olumlu yerine olumsuzu seçmişiz malesef kuralları ağırlıklı olarak bunun üzerine kurmuşuz...Özellikle toplumsal ve ailesel olarak...Gerçekten herşeyi başaracak gücümüz var ama doğamız gereği işte bundan ne kadar emin olsakta olumsuzluklar bizim ilgimizi çekiyor,diyoruz ki o zaman bu kadar insan neden başaramıyor,bunlar istemiyormu? vs. bizene onlardan dimi:) önemli olan bizim ne düşündüğümüz... Benim de büyük problemlerinden birisi bu...Herkesde olduğu gibi bende istediğim herşeyi başaracak gücümün olduğu biliyorum ama genellikle olumsuzluklar beni etkiler...
Arkadaşlar benim size önerim kendinizi iyi hissetmek için çabalayın eğer gerçek anlamda başarırsanız,işte o zaman bir bomba gibi patlarsınız:) (olumlu anlamda)
__________________
-Want2wiN-



ÖNYARGILARI YIKMAK ATOMU PARÇALAMAKTAN DAHA DA ZORDUR - PROF.DR ALBERT EINSTEIN
CeM isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla