[edaiphigenia]

Yaşam kaynağımız su hem bedenimizin hem de dünyamızın büyük bir kısmını oluşturmakta. Her gün kolaylıkla musluğumuzdan akan ya da satın alarak içtiğimiz suyun yaşamsal önemini herhalde mahrum kalırsak gerçekten anlayabiliriz. Su varsa yaşam var. Nitekim uzayda başka yaşam var mı ya da yaşanabilir mi diye ilk aranan su oluyor. Şeffaf suyun yaşamımızı sürdürmemizi sağlaması dışında önemli bir özelliğine daha Japon bir alternatif tıp doktoru olan Dr.Masaru Emoto'nun araştırmalarından öğreniyoruz. Su ile ilgili keşiflerini "Suyun Verdiği Mesajlar" adlı eserinde yayınladı. Keşifleriyle duygu ve düşüncelerin fiziksel gerçekliği etkilediğini kanıtlıyor.

Aynı yerden alınan su örneklerine yazılı ve sözlü kelimelerle veya müzikle değişik niyetler, düşünceler yönlendirildiği, odaklanıldığı zaman ‘’su kendi ifadesini değiştimektedir’’. Temel olarak Dr.Emoto suyun ifadelerini yakalamayı başarmıştır. Geliştirdiği teknikte çok soğuk bir odanın içinde son derece güçlü bir mikroskop ve çok yüksek hızlı bir fotoğraf çekim şekli uygulamıştır. Bu teknikle henüz oluşmuş donmuş su kristallerini fotoğraflamıştır. Ancak, değişik bölgelerden alınmış su örneklerinin hepsi kristalize olamamaktadır. Örneğin, çok kirli nehirlerden alına su örnekleri sadece suyun içinde bulunduğu hali, durumuu gösterirler. Dr.Masaru Emoto donmuş suda oluşan kristallerin kendilerine belirli düşünceler yoğun olarak yönlendirildiğinde değişiklik gösterdiğini keşfetmiştir (düşüncenin şekline göre su kristalleri değişiklik gösterir). Yapılan deneyler sonucunda çok temiz kaynaklardan gelen su örneklerinin ve kendilerine sevgi dolu sözcükler söylenen su örneklerinin aynen kar tanelerinin modeline benzeyen çok parlak, yoğun motifli, simetrik ve çok renkli desenler oluşturdukları görülmüştür. Buna karşılık çevre kirliliğinin çok olduğu bölgelerden gelen su örnekleri veya negativ düşüncelere maruz bırakılan su örnekleri ise koyu renkli, asimetrik ve tamamlanmamış motifler oluşturmuşlardır. Bu araştırmanın ve keşiflerin sonuçları bizim üzerinde yaşadığımız dünyayı ve kendi sağlığımızı nasıl positiv olarak etkileyebileceğimizi göstermiş ve devrim niteliğinde şuursal bir farkındalık yaratmıştır.

[edaiphigenia]

b2c172cb1c8bcca4d0db924d.jpg

Bu buluşun üzerine suya söylenen sözlerin dinletilen müziklerin etkilediğini öğrenmiş bulunuyoruz. Olumlama yaparken bunları içtiğimiz suya söyleyerek su terapisi dedikleri uygulamayı yapabiliriz.

Ayrıca bir uygulama da gece yatmadan önce bardağınıza suyunuzu koyup bardağın etrafına asetatlı kalemle niyetinizi, olumlamanızı yazın. Daha sonra suyu yarısına kadar için ve uyuyun. Uyandıktan sonra kalan yarısını için. Sözcüklerin olma gücüne inanıyoruz o zaman su da bunları anlıyor olabilir

Aslında daha bir çok şey yapabilirsiniz. Ben her su içişimde "seni seviyorum ve teşekkür ediyorum" diyorum. Yaşamımızı sürdürmemizi sağladığı için de tartışmasız hakediyor bunu değil mi?

[mavihuzur]

bende buna benzer bi deney okumuştum. aynı derecede ışık ala aynı sıcaklıkta aynı büyüklükte yani fiziksel kimyasal aklınıza nasıl geliyorsa her yönüyle aynı iki odaya 1 er bardak su konuyor. bi odadaki bardağa yani içindeki suya güzel sözler söyleniyor bi süre. diğer odadaki bardaktaki suya ise kötü, hakaret içeren ç.irkin sözler söyleniyor . bi süre sonra gözlemleniyorki güzel sevgi sözleri söylenen bardaktaki su ilk konduğu günküden bile pırıl pırıl. diğer bardaktaki su ise renginde koyulaşma bi yosunlaşma oluşmuş şekle bürünmüş. Sevgi ne güzel bunu dile getirmek dahada güzel.

[edaiphigenia]

Söylediğiniz deneyin değişik bir biçimini Discovery Chanel da Efsanne Avcıları programında bitkiler için yapmışlardı:) Birden fazla küçük seraya çeşitli bitkiler diktiler. Her birine farklı müzik çeşitleri dinlettiler belli bir süre. Müzik çeşidine göre büyüme ve sağlıklılık oranları değişiyor. Entersan olan metal müzik dinlettikleri çiçekler daha hızlı büyüyor. Ama Klasik müzik dinlettikleri de sağlıklı ve büyümeye devam ediyor. Suyla ilgili deney yapan araştırmacı da suya metal müzik dinlettiğinde kristal yapısı bozuk ve asimetrik olmuş. Ama Klasik müzik dinlettikleri su kristali adeta bir kar tanesi :D. Neyse bitkilere dönersek bir kısmına da müzik yerine küfür edip kötü sözler, diğer bir kısmına da sevgi sözcükleri söylüyorlar. Küfür edilen çiçekler haliyle bozulmaya başlıyor. Bunu aslında evimizdeki ilgilenmediğimiz çiçeklerin halinde de görebiliriz. Bir de anneannelerimizin sevgiyle büyüttüğü çiçeklere bakalım:))