Geri git   Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri > Hayatım Değişti Klubü > Serbest Kürsü > Bilgelik Hikayeleri

Uyarılar

Bilgelik Hikayeleri bilgelik hikayeleri

minik bir beyaz yumurtanın mucizesi

Serbest Kürsü ve Bilgelik Hikayeleri minik bir beyaz yumurtanın mucizesi Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız Hepimizin hayatında yaşadığı ya da yaşamayı arzu ettiği mucizeler vardır. Bu mucizeler bazen bir sevgilinin kollarında, bazen bir yabacının sözcüklerinde, bazen de hiç beklenmeyen bir zamanda ve yerde bulur insanı. Benim mucizem ise küçük bir kuşun kanat çırpışlarında buldu beni. ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Bilgelik Hikayeleri telkin cd indir izle İstanbul Bilgelik Hikayeleri nerededir kimdir Bilgelik Hikayeleri çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Bilgelik Hikayeleri hipnoz Bilgelik Hikayeleri olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Bilgelik Hikayeleri hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Bilgelik Hikayeleri kuantum düşünce kitap haberi

minik bir beyaz yumurtanın mucizesi

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 25-03-2010, 10:20 AM   #1 (permalink)
Yüzbaşı
 
Üyelik tarihi: Feb 2009
Bulunduğu yer: Bursa
Mesajlar: 754
Tesekkür: 1,348
745 Mesajinıza toplam 3,872 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
kumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant future
Standart minik bir beyaz yumurtanın mucizesi

Hepimizin hayatında yaşadığı ya da yaşamayı arzu ettiği mucizeler vardır. Bu mucizeler bazen bir sevgilinin kollarında, bazen bir yabacının sözcüklerinde, bazen de hiç beklenmeyen bir zamanda ve yerde bulur insanı. Benim mucizem ise küçük bir kuşun kanat çırpışlarında buldu beni.

İş yerimde iki muhabbet kuşum vardı. Yavruları oldu. Beş tane pespembe, gözleri daha açılmamış tüysüz bebek, yaşama haklarına sahip çıkmak istercesine birbirlerinin üstüne tırmanıyor, ciyak ciyak annelerini ağzındaki lokmayı kapmaya çalışıyorlardı. İkisi bu savaşta çok başarılı olamadılar ve birkaç gün içinde daha tanıyamadıkları dünyadan ayrıldılar. Kalan üç yavrudan ikisi oldukça gelişti ama biri çok küçük kaldı. Doğanın kanunu, anne zayıf kalan yavruyu yuvadan attı. Kurtarmak istedim, ama çok küçüktü. O da aramızdan ayrıldı.

Son iki yavru haftalar geçtikçe büyüdüler, serpildiler. Tüm tüyleri çıktı. Yuvadan çıkmalarına en fazla 1-2 gün kalmıştı. Bir sabah geldiğimde yuvanın içindeki manzara karşısında hayretler içinde kaldım. İki yavrunun da tüyleri yolunmuş, çıplak kalan yerleri kızarmıştı. Yavruları kıskanan baba her iki yavrunun da tüylerini koparmış ve bunu yaparken ciltlerine zarar vermiş, yaralamıştı. Hemen veterineri aradım. Yavruları hemen ayırmamı ve şırınga ile beslememi söyledi. Ve fazla ümitlenmemi, eğer yavrular şırıngadan yemek istemezlerse, zorla yedirsem de hayatta kalamayacaklarını eklemeyi ihmal etmedi.

Biri sapsarı anneye çekmişti, diğeri ise yemyeşil, aynı babasıydı. Şırıngadan yemeyi reddettiler. Zorla besledim. Hem besliyordum hem de içim parçalanıyordu. Zorla gagalarını açarken canlarını yaktığım için üzülüyor, çaresizlik içinde yaşatabilmek için devam ediyordum. 2 gün sonra sarı olan yavru elimde can verdi. Yaşamaktan vazgeçerken gözlerindeki ışığın sönüşünü asla unutmayacağım. Diğer yavrunun da durumu çok iyi görünmüyordu. 4. gün sabah yine zorla verdim yemeğini. Her iki saatte bir beslemem gerekiyordu. Umudumu neredeyse yitirmiştim. Ama vazgeçemezdim.

İki saat geçince tekrar hazırladım mamasını. Aldım onu karşıma. Tam yine zorla ağzını açmaya hazırlanıyordum ki, duyduğum yaşam çığlıkları karşısında gözyaşlarım oluk oluk akmaya başladı. Daha iki saat önce karşımdaki o halsiz, pes etmiş yavru gitmiş, o minicik şeyden nasıl çıktığına anlam veremeyeceğiniz bir çığlıkla, yolunmuş yaralı kanatlarını çılgınlar gibi çırparak şırıngaya saldıran bir bebek gelmişti. Şırınganın ağzını kavradığı gibi, bir solukta tüm mamayı bitirdi. Ben titreyen ellerimle şırıngayı tutmuş, bir taraftan inanamayan bir ifade ile hakim olamadığım göz yaşlarımı akıtmaya devam ediyordum.

Karar vermişti. Küçük yavru kuşum tam da umularımı yitirdiğim bir anda yaşamaya karar vermişti. Sadece iki saat önce ağzını açmamak için inatla direndiği şırıngaya, aniden büyük bir umutla tutunmuş ve sanki yediği her lokma ile birlikte yaşama bir kez daha bağlanmıştı. Her şey bir anda olmuştu. Küçük yavru bir anda değişmişti. Yavaş yavaş değil, bir anda… Bir mucize gerçekleşmişti gözümün önünde. Küçücük bir kuş bir karar vermişti. Tesadüf değildi bu. Zaman içerisinde bir kabulleniş, bir alışma da değildi. Bir anda, küçük kanat çırpışlarıyla yaşama tutunmaktı. O anda, o küçük kuş bana hayatım boyunca yanımda taşıyacağım bir ders vermişti. Ne olursa olsun, ne kadar acılar yaşamış olursak olalım, uçurumun kenarında bile olsak, yaşamayı seçme, yaşamayı sevme hakkına her zaman sahiptik.

Gıcır’ın Yaşama Azmi

Gıcır koyduk adını. Acıktığı zaman aynı gıcırtı sesine benzeyen çığlıklar atıyordu. İş yerimizin maskotu haline geldi. Terapilerden çıkan uzmanlar, hemen pozitif enerji almak için Gıcır’ın yanına uğruyor, onunla oynayıp, enerjilerini tazeleyip bir sonraki seanslarına giriyorlardı. Bizden biri olmuştu. Korku nedir bilmiyordu. Tepemizden inmiyor, bize cilveler yapıyor, artık koskoca kuş olmasına rağmen geceleri avucumun içinde uyuyordu.

Tüyleri uzun süre çıkmadı. Herhalde böyle kalacak diye düşündüğümüz sıralarda, Gıcır bizi bir kez daha şaşırttı. Bir anda tüylenmeye başladı. Tüylendi, tüylendi, top gibi sevimli bir muhabbet kuşuna dönüştü. Uçmayı öğrendi. Ama uçmayı pek tercih etmiyordu. Daha çok masamda kalemlerimi, kağıtlarımı yere atmak, klavyede yazı yazan parmaklarımı kovalamak, ekrandaki mause okunun peşinden koşturmak, dolu bulduğu su ya da kahve bardaklarının içine balıklama dalmak gibi muzır işlerle meşgul olmayı tercih ediyordu.

Ah tabi hakkını yememek lazım. Yaşadığı iş ortamının da etkisinden olsa gerek, aynı zamanda çok iyi de bir terapistti. Ne zaman birimizin canı sıkkın olsa, anında hisseder ve o kişiyi sıkıntısını unutana kadar rahat bırakmazdı.

Hepimiz çok bağlandık ona. İş arkadaşlarım, annem, babam, kardeşim… En çok da ben… Adeta bana yepyeni bir enerji getirmiş, yaptığım her şeyden iki kat zevk almamı sağlamıştı. Küçük dostumu yaşama tutunmanın bir sembolü olarak eğitimlere de yanımda götürmeye başlamıştım. Benimle birlikte sahneye çıkıyor, ben onun hikayesini anlatarak, onun bana verdiği dersi diğer insanlara aktarıyordum. Tabi o bu arada spot ışıklarına aldırmaksızın saçlarımı didiklemekle uğraşıyordu.

6 ay bizimleydi. 6 ay sonra bir gün, hâlâ hatırladıkça göz yaşlarımın hücum etmesine neden o olay başımıza geldi. Gıcır pencereden dışarıyı seyrederken, camın öteki tarafına bir kuş çarptı. Bu ani çarpmadan bir anda ürken Gıcır’ım panik içerisinde fırladı ve duvarda asılı duran saate çarpıp yere düştü. Hemen fırlayıp avuçlarımın arasına aldım onu. İyi görünüyordu, hemen toparlandı ve gıcırdamaya başladı. Ha söylemeyi unuttum, ötmeyi hiç öğrenemedi. Hep tatlı tatlı gıcırdanıyordu… Ertesi gün top gibi kabarmış, kafesinde keyifsiz keyifsiz otururken buldum onu. Hiç iyi değildi durumu. Yine de pes etmedim, tıpkı onun gibi… Veterinere götürdüm. Muhtemelen başından darbe aldığını, beklemekten başka yapılacak bir şey olmadığını, böyle giderse akşama çıkmayacağını söyledi.

Ama kuşum bir kez daha direndi. 3 gün daha dayandı. Zorla yem yedi, su içti. Bir kez daha yaşam mücadelesi başlamıştı Gıcır’ım için. 3. gün öğleden sonra toplantı yapıyorduk. O da aynı şekilde kafesinde oturuyordu. Hepimiz mutsuzduk. Hepimizin boğazında bir düğüm vardı. Toplantı anlamsız konuşmalar ve iç çekmeleriyle geçmekteydi. Derken bir şey oldu. Gıcır bir anda canlandı. Kafesinden fırladı. Sırayla hepimizi gezmeye başladı. Tek tek hepimizin omzuna kondu. Burunlarımızı gagaladı ve hepimize biraz cılız da olsa gıcırdadı. Hiç kimseyi atlamadan herkese sıra ile uğradıktan sonra kafesine geri döndü. Şaşkına dönmüştük. Ne yapmak istemişti, ne anlatmak istemişti? Bunları düşünürken “pat” diye bir ses geldi kafesten. Gıcır’ımın cansız bedeni tünekten yere düşmüştü. O anda hepimiz anladık birkaç dakika önce bize ne demek istediğini. Veda etmişti. Hepimize hoşça kal demiş ve öyle gitmişti. Hayata tutunuşu gibi veda edişi de bir mucize gibiydi.

Yaşadığı Her Anın Tadını Çıkarmak

Bir kez daha kaybetmemiş, kazanmıştı Gıcır’ım. Daha minik bir bebekken herkes öleceğini söylemiş, ama o inadına yaşamıştı. Yaşadığı 6 ay kısa gibi gelse de, birçok insanın hayatına imza atmıştı. Kimi insanın koca bir ömürde yapamadığını yapmış, bu kadar kısacık bir sürede pek çok insanın yüreğine dokunmuştu. Herkesin sevgisini kazanmış ve onlara yaşamanın ne kadar değerli olduğunu bir kez daha öğretmişti. Yaşadığı her saniyenin tadını çıkarmış, minicik bir kuş olmasına rağmen birçok insana neşe kaynağı olmuş, umut getirmişti.

İşte size bir örnek! Gıcır’ın vefatından bir ay önce bir öğrencimin yazdığı maildir:

“Sevgili hocam ve Gıcır! Beni hatırlar mısınız bilmem ama mart ayında bir seminerinize katılmıştım. Sizinle ve Gıcır’la orada tanıştım. O gün bize Gıcır’ın hikayesini anlattınız. Çok etkilendim. Günlerce Gıcır’ı aklımdan çıkaramadım. (Alınmayın lütfen, sizden de çok etkilenmiştim:) Bu sene üniversite sınavına girecektim ama öylesine olacaktı. Hiç çalışmamıştım ve 4 aydan az zaman kalmıştı. Temelim de zayıftı. Pes etmiştim anlayacağınız. Ama Gıcır’dan sonra kendimi çok huzursuz hissettim. O küçük kuş bile pes etmemişti. Ve siz orda bir şey demiştiniz: ‘Pes etmediğinizde her zaman istediğinizi elde edeceksiniz diye bir garanti yoktur. Ama pes etmediğiniz sürece ona ulaşma şansınız her zaman vardır. Ama bırakır giderseniz, vazgeçerseniz kazandığınız tek şey, nasıl kaybedeceğinizi bilmektir.’ Ben de pes etmemeye karar verdim. Gıcır gibi… Sınavı kazanıp kazanmamayı hiç takmadım kafama. Sadece elimden gelenin en iyisiyle çalıştım. Size bu maili Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’ni kazanmış biri olarak yazıyorum.

Gıcır’ı şişko karnından öpüyor, size ve ona sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum… NAZ. S”

Bunun gibi eğitimlerden sonra en küçüğünden büyüğüne öğrencilerden aldığım geribildirimler de; “Ben de Gıcır gibi olacağım”, “Gıcır’a teşekkürler”, “Gıcır seni çok sevdim. Ben de senin gibi pes etmeyeceğim”, “Gıcır seni herkese anlatacağım” gibi ifadelerle doluydu. O küçük kuş 6 ayın içine ne çok şey sığdırmıştı. Hatta benden bile ünlü olmuştu.

Mucizelere inanır mısınız bilmem ama benim o güne kadar şüphelerim vardı. Gıcır’ın hayatıma girdiği gün ise hiç şüphem kalmadı. O birçok insan için bir kuştan çok fazlasıydı. Bazı insanların asla sahip olamadığı bir duyarlılığa sahipti. O bize minik beyaz bir yumurtanın içinde gelen bir mucizeydi. Gıcır bana yaşamla ilgili çok şey öğretti. Bana verdiği en değerli armağan ise mucizelere olan inancımdı…

Yazar : Zeynep Müge Kasaroğlu

 

 

Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın

Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu

Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.

Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım?

Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.

25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

kumsal1980 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 25-03-2010, 10:25 AM   #2 (permalink)
Yüzbaşı
 
prenses1 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Jan 2010
Bulunduğu yer: mutluluk ülkesi
Mesajlar: 586
Tesekkür: 4,968
651 Mesajinıza toplam 3,085 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
prenses1 has a spectacular aura aboutprenses1 has a spectacular aura aboutprenses1 has a spectacular aura about
Standart Cevap: minik bir beyaz yumurtanın mucizesi

güzel paylaşım için teşekkürler
__________________
Hayatın tümü bana neşe ,ihtişam ve kolaylıkla gelir..
prenses1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 25-03-2010, 10:32 AM   #3 (permalink)
Elektra
Guest
 
Mesajlar: n/a
Standart Cevap: minik bir beyaz yumurtanın mucizesi

Çok güzel gerçekten. Bana akrabımızın aynı durumda olduğu kuşu hatırlattı. Ölücek demişti bana akrabam ama ben yine de onu kendi elimle beslemiştim daha 5 yaşındaydım hatırlıyorum. Hem ağlamış hem de beslemiştim. Bundan 3 hafta önce de grip olmuş bir kediyi beslemiştim. İlk önce su içti hemde baya. O an korktum,sonra yavaş yavaş süte döndü, zorla çay kaşığıyla süt içiriyordum içmeyincede ağlıyordum.Sinirlerim bozulmuştu,ama onu kurtardım şu an sağlıklı. O sokak senin bu sokak benim geziyor :) Paylaşım için çok teşekkürler. Emeğine sağlık...
  Alıntı ile Cevapla
Alt 25-03-2010, 11:39 AM   #4 (permalink)
Yüzbaşı
 
derya88 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 578
Tesekkür: 2,121
620 Mesajinıza toplam 3,835 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
derya88 is just really nicederya88 is just really nicederya88 is just really nicederya88 is just really nicederya88 is just really nice
Standart Cevap: minik bir beyaz yumurtanın mucizesi

süper bir paylaşım. alınması gereken öyle çok ders varki... sevgler...
__________________
BEN OLANI OLDUĞU GİBİ,OLDUĞU HALİYLE,OLDUĞU ŞEKİLDE KABUL EDİYORUM.OLSUN O HALDE...
derya88 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 25-03-2010, 10:44 PM   #5 (permalink)
Yüzbaşı
 
Üyelik tarihi: Feb 2009
Bulunduğu yer: Bursa
Mesajlar: 754
Tesekkür: 1,348
745 Mesajinıza toplam 3,872 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
kumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant futurekumsal1980 has a brilliant future
Standart Cevap: minik bir beyaz yumurtanın mucizesi

Bu yazı çok hoşuma gitti.Ondan paylaşmak istedim.Ders alınacak çok şey var.Elektra seni de tebrik ederim bu kadar duyarlı olduğun için.Hayvan seven insanın bence yüreği de güzeldir.Çok güzel bişey yapmışsın.İnsan yüreklere dokunabilmeli ki insan olsun :)
kumsal1980 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 26-03-2010, 10:52 AM   #6 (permalink)
Elektra
Guest
 
Mesajlar: n/a
Standart Cevap: minik bir beyaz yumurtanın mucizesi

Alıntı:
kumsal1980 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Bu yazı çok hoşuma gitti.Ondan paylaşmak istedim.Ders alınacak çok şey var.Elektra seni de tebrik ederim bu kadar duyarlı olduğun için.Hayvan seven insanın bence yüreği de güzeldir.Çok güzel bişey yapmışsın.İnsan yüreklere dokunabilmeli ki insan olsun :)
İltifatın için teşekkür ederim Kumsal :) Seviyorum ve yardım etmek istiyorum ama bazen yardımlarıma duyarsız kaldıklarını görünce sıkılıyorum. Daha evvel hiç tanımadığım sokak kedisi gripli diye ve verdiğim sütü içmediği için sinirlenip ağlarsam kendimden şüphe etmeye başlarım. Hem çok sertim hem de çok duygusal. Her zaman uçlarda geziniyorum. Dengeyi yakalamam lazım.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 26-03-2010, 11:23 AM   #7 (permalink)
Üsteğmen
 
Üyelik tarihi: May 2008
Mesajlar: 198
Tesekkür: 1,097
166 Mesajinıza toplam 1,009 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
umelihad is just really niceumelihad is just really niceumelihad is just really niceumelihad is just really niceumelihad is just really nice
Standart Cevap: minik bir beyaz yumurtanın mucizesi

Hayat, yaşamak pes etmemektir. Mücadeleyi bıraktığın an bitersin veya kaybedersin. Doğanın her canlısı yaşamak için mücadele ve emek veriyor, paylaşıyor. Elinize , emeğinize yüreğinize sağlık çok güzel. Bizimle yaşayan dostlarımız bilerek bilmeyerek bizlere ne büyük dersler veriyor anlaya bilmek, görmek, yaşamak onlara sevildiklerini gösterip, taktir edip teşekürle etmeli onlar konuşmasada yürekleri ile bizleri çok çok iyi anlıyorlar... Sevgiyle kalın ((:))
umelihad isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


minik bir beyaz yumurtanın mucizesi

Serbest Kürsü ve Bilgelik Hikayeleri minik bir beyaz yumurtanın mucizesi Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız Hepimizin hayatında yaşadığı ya da yaşamayı arzu ettiği mucizeler vardır. Bu mucizeler bazen bir sevgilinin kollarında, bazen bir yabacının sözcüklerinde, bazen de hiç beklenmeyen bir zamanda ve yerde bulur insanı. Benim mucizem ise küçük bir kuşun kanat çırpışlarında buldu beni. ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Bilgelik Hikayeleri telkin cd indir izle İstanbul Bilgelik Hikayeleri nerededir kimdir Bilgelik Hikayeleri çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Bilgelik Hikayeleri hipnoz Bilgelik Hikayeleri olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Bilgelik Hikayeleri hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Bilgelik Hikayeleri kuantum düşünce kitap haberi


WEZ Format +3. Şuan Saat: 07:19 PM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.