[Bluesky24]

Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun'un yeğeni Pelin Coşkun, kapalı safra kesesi ameliyatı yüzünden kaptığını iddia ettiği enfeksiyonu tedavi ettirmek için kredi kartlarını iptal edilene kadar kullandı, cebi dahil sahibi olduğu eşyalarını sattı. Üniversiteyi birincilikle bitiren genç iş kadını bir yıldır yatağa bağlanmasına neden olduğu gerekçesiyle doktor ve hastane için 350 milyarlık dava açtı. Davalı olduğu doktor ve hastane ise sorunun tamamen psikolojik olduğunu iddia ediyor.



İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Çalışma Ekonomisi bölümünü birincilikle bitiren Pelin Coşkun beyin avcısı olarak şirketlere insan kaynakları danışmanlığı yapıyordu. Bir yıl önce midesinde başlayan ağrıların ardından kolesistit teşhisi konulan ve laparoskopik safra kesesi ameliyatı olan yirmi dokuz yaşındaki Pelin Coşkun ameliyatın ardından kaptığı enfeksiyon nedeniyle yirmi kilo aldığını, son bir yıldır çalışamaz duruma geldiğini, yatağa bağlandığını iddia ederek doktor ve hastane için 350 milyar liralık tazminat davası açtı. Tedavi masraflarını karşılamak için tüm birikimini harcadığını, bilgisayarını ve cep telefonunu satmak zorunda kaldığını öne süren Pelin Coşkun, "Kredi kartlarımın hepsi tedavi masraflarıyla doldu, çoğuna el kondu. Ancak giderek daha da kötüye gidiyorum, yatağa bağlı yaşıyorum" diyerek son çare olarak Sağlık Şurası'na başvurdu.



'HAYATIM KABUSA DÖNÜŞTÜ'





Safra kesesi ameliyatı olmak için amcası Ali Coşkun'un eşi Asuman Coşkun'a açık safra kesesi ameliyatı yapan Prof. Dr. D. B'yi önermesi üzerine operasyona karar verildiğinianlatan Pelin Çoşkun ameliyatın ardından vücudunda çeşitli ağrılar ve ateşle birlikte enfeksiyon oluştuğunu iddia etti. Karın bölgesinden dört noktasından girilerek yapılan laparoskopik safra kesesi operasyonunun hemen ardından çene kemiği, kol ve omuriliğinde şiddetli ağrılar ortaya çıktığını söyleyen Pelin Coşkun, "Hayatım o günden sonra kabusa döndü. Doktor ağrılarıma hep geçer dedi. Ancak ağrılar giderek yayılmaya başladı. Ameliyat sırasında çene kemiğim de çıkmış. Ardından aylarca ağrıların kaynağını bulmaya çalıştık. En sonunda teşhis konuldu. Ameliyat sırasında kaptığım mikrop akciğerime ve altıncı omuruma yerleşerek iltihap oluşturmuş" diye anlattı durumunu.



BİN ADET İĞNE OLDUM





Omurundaki iltihap nedeniyle günde 2 bin miligram antibiyotik kullanmak zorunda kalan Pelin Coşkun, "İlaç kullanmadığım zaman ateşim 40 dereceye yükseliyor. Son bir yılda bin tane iğne olduğum için artık kasıklarımda iğne yapılacak yer kalmadı. Bana laparoskopik safra kesesi ameliyatının bu tür riskleri bulunduğunu doktorum anlatmadı. Bana yalnızca rahatlıkla bikini giyebilmemiçin bu ameliyatı yaptığını söyledi. Ancak ben şu anda çalışamıyorum, yürümekte ve hareket etmekte zorlanıyorum. Ayrıca vücudumdaki mikrop nedeniyle sürekli ateşim çıkıyor" diye dert yanıyor. Tedavi masraflarını karşılayabilmek için bilgisayarını hatta cep telefonunu bile satmak zorunda kaldığını anlatan Pelin Coşkun, "Amcam doktorla konuşmuş ancak yapacak bir şey olmadığını söylemiş" diye anlattı durumunu. Doktorun ameliyatından sonra enfeksiyon kaptığı gerekçesiyle İstanbul 9'uncu Asliye Hukuk Mahkemesi'ne dava açan Pelin Coşkun, gelişmeleri şöyle anlattı:



DAVA KASIMA ERTELENDİ





'Ameliyat öncesi bana hiçbir tetkik ve test uygulanmadı. Ameliyatın kapalı mı, açık mı yapılması konusunda soru sorulmadı, bilgi verilmedi. Daha pahalı olan 'Laproskopi' yani kapalı ameliyat oldum. Ameliyat sırasında kullanılan klipslerin etrafında iltihaplanmalar oldu. Annem, iltihaplı bölgenin temizlenmesini istedi. Fakat Dr. B. 'Ben çok doktorun pisliğini temizledim. Şimdi başka doktorlar da benim pisliğimi temizlesin. İsterseniz beni Tabip Odası'na şikayet edin' diye yanıt verdi. Klipsler sonra başka birdoktor tarafından çıkartıldı ancak 6. omuruma yapışan iltihap ilaçlarla kurumuyor. Doktorlar felç olma riski nedeniyle ameliyatla iltihabı kazıyamıyorlar. Ancak artık evden çıkamıyorum 20 kilo aldım, hareket edemiyorum' Doktor ve hastane için açtığı davanın kasım ayına ertelenmesi üzerine Pelin Coşkun, "Hayatım mahvoldu, o kadar dayanabilecek miyim bilmiyorum" diye konuşurken dosyalarının tüm tahlillerini Sağlık Şurası'na gönderdiğini şimdi onlardan sorumluyu bulmalarını istediğini söyledi.



SORUNU PSİKOLOJİK





Halen süren ve kasım ayına ertelenen davayla ilgili Dr. D. B. ise kendini savundu. Dr. D. B. laparoskopik safra kesesi ameliyatlarının bu tür risklerinin hiçbir şekilde bulunmadığını belirterek, "Ameliyat nedeniyle kaynaklanmış bir durum yoktur" açıklaması yaptı. Pelin Coşkun'un dava açtığı hastane yetkilileri de konunun tamamen psikolojik olduğunu ve bunu kanıtlayacak ellerinde pek çok doktordan alınmış rapor olduğunu söylüyor. Mahkemeye bu raporlarını sunduklarını belirten yetkililer, hastanın bir noktaya takıntı yaptığı için bu hastalıkla mücadeleye başladığını öne sürüyor.



Kaynak : Bayposta.com