Acıbadem diyabet Merkezi'nden Dr. Yaser Süleymanoğlu, diyabetli ayağa Türkiye'de gerekli önemin verilmediğini belirterek, "Padograf sistemiyle hastanın ayak basınç noktalarının erken safhadaki bozukluklarını tespit etmek mümkün. Bu sayede önlem alınabildiği için erken safhada ayak deformasyonları engellenebiliyor. ayakta oluşabilecek en küçük bir enfeksiyon, hasta ayağındaki sinirlerin hasar görmesi yüzünden hissetmediği için yaraları kazımaya hatta kesmeye kadar gidebilecek boyutlara ulaşabilir. Tüm bunlar hastanın fiziksel aktivitesini engeller. O yüzden bu konuda erken tanı bizim için çok önemli. Çünkü fiziksel aktivite, şeker hastalığı tedavisinin neredeyse yüzde 80'ini oluşturan temel taşlarından biri" dedi.
Dr. Süleymanoğlu'na göre diyabetli hastalar, öncelikle ayaklarında oluşabilecek küçük sorunların büyük problemlere yol açabileceğini, ayaklarını yaralanmalara karşı titizlikle korumaları gerektiğini ve en ufak bir sorunda sağlık merkezlerine başvurmaları gerektiğini çok iyi bilmeli. Dr. Süleymanoğlu, "Özellikle diyabetli çocukları olan ailelerin erken yaşlarda meydana gelebilecek ayak sorunları nedeniyle dikkatli olmaları gereklidir. Amerika'da 1994 yılında diyabetli olan 67 bin hasta diyabetin neden olduğu ayak sorunları nedeniyle ayak parmaklarını, ayaklarını ve hatta bacaklarını kaybetmek zorunda kalmışlar. Sadece ayakların düzenli bakımı ve korunmasıyla bahsi geçen uzuv kayıpları yüzde 50'nin üzerinde bir oranla engellenebiliyor" dedi.
"Günlük ayak kontrolü: diyabetli hastalar, ayaklarında belirgin problem olmasına rağmen ağrı hissetmeyebiliyor. Bu nedenle günlük olarak ciltte kesi, kızarıklık, şişlik ve tırnaklarda iltihap olup olmadığını kontrol etmeleri gerekiyor. Uzmanlar bu kontrollerin yatmadan önce ve her gün yapılmasını öneriyor.
ayakların her gün yıkanması: ayakların temiz ve kuru tutulması, ayak sağlığı için önemli bir yer tutuyor. ayakların her gün çok sıcak olmayan ılık suyla yıkanması ve yıkama sonrasında iyice kurulanması şart. Parmak aralarının kuru kalmasını sağlamak için talk pudrası veya mısır nişastası kullanılması öneriliyor. Cildin yumuşak ve düzgün kalmasını sağlamak için kaliteli cilt losyonları veya yumuşatıcı baz kremler kullanılması gerekiyor.
Nasırların ve cilt sertliklerinin giderilmesi: Eğer diyabetli hasta ayaklarında nasır veya ciltte sertlikler saptamışsa, kendi tedavi etmeye kalkışmadan hemen bir hekime başvurması gerekiyor. Hasta, eğer hekim uygun görürse nasır ve sertliklerin giderilmesi amacıyla banyo veya duş sonrasında ponza taşı kullanabilir. Nasırların veya sertliklerin asla kesilmemesi gerekiyor.
Tırnakların bakımı: Tırnakların her hafta veya gerektiğinde düzenli olarak kesilmesi gerekiyor. Uzmanlar, tırnakların banyodan sonra, çok kısa olmamak kaydıyla düz bir hat boyunca kesilmesini öneriyor. Tırnakların törpüyle düzeltilmesinde de yarar var.
ayakkabı ve çorap kullanımı: Hastanın mutlaka her zaman çorap ve ayakkabı giymesi gerekiyor. Ev içinde ve dışında asla çıplak ayakla dolaşmamak, yaralanma riskine karşı koruyucu bir önlem. Çıplak ayakla ayakkabı giyilmesinden de kaçınmak gerekiyor. Ayağa tam oturan, temiz ve dikişsiz, lastik kısmı ciltte iz bırakmayan çorapların tercih edilmesi gerekiyor. Kullanılacak ayakkabının ise giyildikten sonra belirgin boşluk bırakmayan, yumuşak derili, yüksek veya sivri topuklu olmayan, ayak parmaklarının rahat hareket etmesine izin verecek şekilde ön kısmı geniş olan ayakkabılardan seçilmesi gerekiyor. diyabetli hastaların çok özel durumlar dışında terlik giymeleri ise yasak.
ayakların sıcak veya soğuktan korunması: diyabetli hastaların ayaklarında diğer insanlara göre daha kolay güneş yanıkları meydana gelebildiği için, yaz aylarında güneşlenilirken ayakların mutlaka örtülerek direkt güneş ışığından korunması gerekiyor. Kışın ise, ısıtıcılar ve açık ateşler ayaklar için tehlike oluşturabiliyor. yağmurlu ve karlı havalarda, ayakların asla ıslak kalmamasına da özen göstermek gerekiyor.
ayakların kan dolaşımı: kan dolaşımını rahatlatılması için günde 2-3 kez, 5 dakika boyunca ayak parmaklarının ve ayak bileklerinin hareket ettirilmesi öneriliyor. Uzun süreli bacak bacak üzerine atılarak oturulması ise oldukça sakıncalı. Sıkı çoraplardan ve özellikle kadınlar için tayt, jartiyer gibi bacakları sıkan giysilerden kaçınılması gerekiyor. Sigara ise, ayakların kan akımını azalttığı için kesinlikle içilmemesi gerekiyor.
Egzersiz ve fiziksel aktivite: Yürüme, yüzme ve
e binme diyabetli hastaların ayakları için en uygun egzersizler olarak kabul ediliyor. Koşma ve atlama gibi ayakları zorlayan egzersizlerden ise kaçınmak gerekiyor. Egzersiz sırasında uygun spor ayakkabılar giyilmesi, yürüyüş için beton ve sert zeminler yerine toprak ve çim gibi yumuşak zeminlerin tercih edilmesi de diyabetli ayakların korunmasında oldukça önemli."
Kaynak: www.myne.com
Kaynak : Bayposta.com