Doktorunuzun verdiği ilaçları tavsiye edildiği gibi kullanmaya özen gösteriniz. Mide problemi veya herhangi başka bir yan etki ortaya çıkarsa doktorunuza bildiriniz.
Bel ve sırt ağrılarının bir kısmı günlük hayatta yaşanan stres, endişe, kızgınlık, kıskançlık, üzüntü ve bastırılmış öfke gibi duygular sonucunda ortaya çıkmaktadır. Devam eden bu tip duygular karşısında belirli bir çözüm ve rahatlama sağlanmazsa beyin vücudun herhangi bir bölgesinde ağrıyı başlatma komutunu sizden habersiz olarak vermaktedir. Böylece asıl meseleden kaçılarak ilgi başka tarafa çekilmektedir. Bel de bu tip olaylardan sıklıkla nasibini alan bölgelerdendir. Böyle bir mekanizmanın tuzağına düşmüş olan kişi minicik ağrılarını büyütür. Aslında bu şekilde çözülememiş duygusal problemlerden kaçılmaktadır. Doktora müracat ettiğinizde yapılan tetkikler neticesinde ciddi bir hastalık teşhisi net olarak ortaya konamamışsa yukarıda anlattığımız mekanizma aklınıza gelsin. Bir taraftan asıl probleminizi bulup çözmeye çalışırken diğer taraftan telkinle hasta olmadığınıza kendinizi inandırıp Hasta değilim! deyiniz. Ağrılarınızın hafiflediğini hatta kaybolduğunu göreceksiniz.
Tedaviniz bitip yeniden iş hayatınıza döndüğünüzde faaliyetlerinizi yavaş yavaş arttırınız. Hatta ilk birkaç gün yarım mesai ile yetininiz. Belinize aşırı yükleme yapmayınız. İş, aile ve sosyal hayatınızda bu kitaptaki öğütleri daima gözönünde bulundurunuz.
Alkol diğer birçok zararlarının yanısıra kemik sağlığını da olumsuz yönde etkilemektedir. Omur kemiklerindeki mineral kaybı ve sağlıksız yapı dolaylı olarak disklere etki etmektedir. Alkol almayınız.
Sigara içenlerin vücudundaki tüm hücreler yeterli oksijen alamazlar. Bu olaydan kalp, akciğer ve beyin başta olmak üzere bütün organlar etkilenir.
Omur kemikleri arasındaki diskler de oksijensiz ortamda daha kolay dejenere olur ve zamanla kendilerini tamir etme yeteneklerini kaybederler. Böylece bel fıtığı gelişmesi riski de artar. Sigara ayrıca öksürüğü başlatır. Öksürük ise dejenere olmuş ve zayıflamış disklerin üzerine aşırı bir basınç uygulayarak bazen bardağı taşıran son damla olabilir. Sigara içmeyiniz, içiyorsanız mutlaka bırakınız.
Sigarayı bırakmak için öncelikle kararlı bir tutum vegüçlü bir irade ortaya konmalıdır. Ayrıca gönüllü kuruluşlardan ve kendi doktorunuzdan da yardım alabilirsiniz. Sigarayı bırakmak için gösterdiğiniz gayretin ne kadar faydalı ve gerekli olduğunu zamanla dah iyi anlayacaksınız.
Tek bir çeşit bel fıtığı olmadığı gibi, tek bir çeşit bel fıtığı tedavisi de yoktur. Öyle bir bel fıtığı vardır, yalnızca ilaç ve istirahat yeterlidir.Öylesi de vardır ki fizik tedavi
ve diğer konservatif tedavi türleriyle iyileşir. Fakat bazı bel fıtığı hastaları da vardır ki mutlaka cerrahi girişim gerekir. Bu nedenle elindeki tek bir tedavi çeşidiyle tüm bel fıtığı hastalarını iyi ettiğini söyleyen şahıslara inanmayınız. Sağlığınızı uzman doktorlara emanet ediniz.
Uzman doktor yaptığı muayene ve tetkikler neticesinde sizdeki bel fıtığının cerrahi girişim gerektirdiğine karar vermiş se ameliyattan kaçmayınız.
Lüzumsuz kaybedilen zamanın bazen telafisi imkansız sonuçlara yol açtığını biliniz. Prensip olarak cerrahi girişim son çaredir ancak yapılan bütün konservatif tedavilere rahmen iyileşme görülmüyor ve inatçı bir ağrı varlığını sürdürüyorsa cerrahiden çekinmeyiniz.
Her yere arabayla gitmek, televizyo nu bile uzaktan kumanda ile açıp kapamak, sürekli oturarak çalışmak, kilo aldıracak her türlü besini umursa madan yemek doğru bir yaşantı değildir.
Bel fıtığıyla mücadele etmek bir hayat tarzı meselesidir. Hayat tarzınızı bu 100 öğüde göre düzenleyebilirseniz başarı şansınız yüksektir.
bel için egzersizler
Genel sağlık açısından olduğu gibi bel sağlığı için de sporun ve sağlıklı iken yapılacak egzersizlerin önemi büyüktür. Bel, sırt ve karın adalelerini güçlendirmek için gerekli spor ve hareketlere ömür boyu devam edilmelidir. Ancak bel fıtığı gelişmesine zemin hazırlayabilecek veya bizzat neden olabilecek mücadele sporları yerine, yüzme, yürüme ve
sürme gibi sporlar tercih edilmelidir.
Yüzlerce egzersiz hareketi içerisinden de rastgele hepsini yapmak yerine belirli hareketlere öncelik tanınması gerektiğini düşündüğümüzden, bele fazla yük bindirmeyen ve gelişmekte olan bir bel fıtığını ilerletmeyecek en emniyetli dokuz hareketi sizler için seçtik. Hikayesinde daha önce geçirilmiş bir bel rahatsızlığı bulunan veya bel fıtığına muhtemelen aday olan kimselerin bu hareketleri yapmaları faydalıdır. Ancak egzersizler yapilirken dikkat edilmesi gereken bir takım hususlar vardır:
Egzersizler havası temiz bir ortamda (Hava müsaitse evde pencereler açilabilir) altında sunta veya tahta bulunan halı veya battaniye gibi sert bir zeminde yapılmalıdır. Yumuşak veya deforme olabilen yataklar üzerinde egzersiz ve spor yapılmamalıdır.
Bel fıtığı rahatsızlığına yakalananlar hastalıgın akut ağrılı döneminde bu hareketlere başlamamalı, istirahati tercih etmelidirler. Şikayetler geçtikten sonra doktora danışılmalı ve egzersizlere ondan sonra başlanmalıdır.
Egzersizlere başlanınca ilk günden itibaren çok çabuk bir iyileşme beklenmemeli, sabırla hareketlere devam edilmelidir. Hareketlerin sayısı ve tempo gün geçtikçe yavaş yavaş artırılmalıdır. Başlangıçta aşırılığa kaçarak daha kötü bir duruma düşülmemelidir.
Konunun uzmanı olan doktor başka şekilde tavsiye etmemiş ise ilk bir ay her hareket günde beş defa yapılmalıdır. Daha sonra her ay hareketler beşer beşer artırılarak egzersizlere devam edilmelidir.
Ani ve zorlayıcı hareketlerden uzak durulmalıdır. Sizin için seçtiğimiz aşağıdaki dokuz çeşit egzersiz risksiz olup daha çok bunlar tercih edilmelidir.
Hareketler esnasında veya sonrasında normalde mevcut ağrının artmaması gerekir. Bu yüzden egzersiz sonrası şiddetli ve 15 dakikadan fazla süren bir rahatsızlık ortaya çıkarsa doktora danışılmalıdır.
Rahatsızlık bir saatten fazla sürüyorsa o hareket egzersiz programından çıkartılmalıdır.
Bel fıtığı ameliyatı olanlar operasyonun üzerinden üç hafta geçmeden egzersizlere başlamamalı, daha sonra başlayarak her hareketin sayısını yavaş yavaş artırmalıdırlar.
Bu bilgiler haricinde hastanın kafasında herhangi bir soru oluşursa, uzman doktor hiç tereddüt etmeden hemen aranmalı ve yanlış bir iş yapmaktansa konunun doğrusu uzman hekimden öğrenilmelidir.
Sırt üstü yatarken önce bir bacağınızı 90 derece kaldırınız. Sonra aynı hareketi diğer bacağa uygulayınız.
Bacaklarınızı uzatarak sırtüstü yatınız. Bir dizinizi kırınız. O dizinizi ellerinizle kavrayıp göğsünüze doğru çekerek diğer bacağınızı yere yapıştırınız. Aynı hareketi diğer bacakla tekrarlayınız.
Sırtüstü yatarak dizlerinizi kırınız. Ellerinizi dizleriniz üzerinde kenetleyip göğsünüze doğru çekerken başınızı dizlerinize değdirmeye çalışınız.
Sırtüstü yatarken mümkün olduğu kadar bir dizinizi göğsünüze çekiniz, diğerini düz tutunuz. Aynı hareketi diğer bacağa uygulayınız.
Ellerinizi dizlerinizin üzerinde kenetleyip bacaklarınızı göğsünüze çekiniz. Bu durumda içinizden 10a kadar sayınız. Bu esnada omuzlarınızı yerden kaldırmayınız. Daha sonra kollarınızı ve ayaklarınızı serbest bırakınız.
Belinizi yere yapıştırarak öylece tutunuz. içinizden 1den 10a kadar sayınız. Daha sonra serbest bırakınız. Bu hareketi tekrarlayınız. Bu esnada nefesinizi normal şekilde alıp veriniz.
Ayakta dik durunuz. Ellerinizi masa veya iskenbenin kenarına dayayınız. Dizlerinizi kırarak yere çökünüz ve ayağa kalkarak gevşeyiniz.
El ve dizlerinizin üzerinde dururken kollarınız dik olsun. Önce kedi gibi belinizi çukurlaştırıp 10a kadar sayınız. Sonra çenenizi göğsünüze doğru çekerken sırtınızı kamburlaştırarak yine 10a kadar sayınız ve gevşeyiniz.
Önce diz üstü dik oturunuz. Sonra secde pozisyonunda olduğu gibi kollarınızı ileriye doğru uzatınız. Mümkün olduğunca öne doğru eğiliniz ve bu vaziyette 10a kadar sayınız. Tekrar diz üstü oturu pozisyondaki ilk konumunuza dönünüz.