Günlük Mesaj

Bluesky24 · 23-04-2010, 09:52 AM

Hamilelik ve Cinsellik Hamilelik ve Cinsellik

Hamileliğin cinsel arzuyu artırdığı mı, yoksa azalttığı mı hep merak edilmiş bir soru işaretidir. Düşünüldüğü zaman, fizyolojik açıdan, cinsel organlarda daha fazla kan toplandığı için, cinsel arzuların artması gerekir. Hatta hamileliğin başlangıcında vagina duvarlarının esnek duruma gelmesi, erkekte de bilakis artan bir uyarılma oluşturur.

Hamilelik sürecinde kadının cinsel yaşamla ilgili hissedebilecekleri üç başlık altında toplanabilir.

İlk kategoriye giren kadınlar, hamile kaldıkları zaman, kadınlıklarına daha fazla güvenmeye başlarlar. Bu duygu ve cinsel arzular birleşince, o zamana kadar beklide hiç yaşamadıkları şekilde, orgazmı yaşarlar. Çinki artık hamile kalmak korkusu da olmadığı için, kendilerini daha serbest bıkakır ve daha çok zevke kaptırırlar. Bu durumda olan kadınlar, aslında fazla uyarılmadan kaçınmalı, gebeliğin sağlıklı süreci açısından çok sıkı ve derin birleşmelere yanaşmamalıdır.

İkinci kategori kadınlarda annelik duygusu uyanır ve diğer bütün arzular zayıflar. Annelik bilinci, özellikle gebeliklerin orta devresinde, cenin hareketlerini algılayabilen kadınlarda görülür. Bu durumdaki kadınlar, eşlerini cinsel birleşmeden vaz geçirmeğe çalışır. Diğer bir deyimle bu şekilde hisseden kadınlar, gebelik sırasında geçici olarak cinsel soğukluğa yakalanır. Cinselliğe karşı bir tiksinti hissi duyarlar ve bundan dolayı suçluluk duyarlar. Çünkü bunlar, cinsel ilişkinin asıl amacının çoğalmak olduğuna inanmıştır. Başkaları ise tamamen saçma sapan nançlarla doludur ve örneğin cinsel birleşim sırasında ana rahmindeki çocuğun başı sarsıldığı takdirde, aşırı şehvetli ya da geri zekalı bir bebek dünyaya getirmekten çekinir. Bu tabii olacak şey değildir.

Erken doğum veya düşük yapmaktan da korkabilirler. Erken doğum ya da düşük yapmak riski olan kadınların dışında, bu anlamda cinsellikten kaçınan kadınlar, doğru bir hareket yapmış olmazlar.

Üçüncü kategoriye gebelikleri ilerlemiş kadınlar girer. Vagina duvarları cinsel ilişki için artık çok yumuşak duruma gelmiştir. Hem kadın hemde erkek artık hiç uyarılamaz. Zevk duygusu o kadar azdır ki, kadın artık sekse karşı ilgi duymaz. Hatta rahmin iyice genişlediği son aylarda, cinsel ilişki sırasında çok çok çabuk yorulur. Dolayısı ile, erken doğum ve düşük tehlikesi olmayan kadınlar dahi cinsellik sırasında aşağıda yazılı önlemleri uygulamalıdır.

1. Cinsel ilişki; dördüncü ayın sonuna kadar ortalama haftada bir kez; yedinci aya kadar, ayda üç ile dört kez ve sekizinci ayda iki kez yapılmalıdır. Dokuzuncu ayda cinsel birleşimden topyekün kaçınılmalıdır.

2. Cinsel pozisyonlar hamilelik ilerledikçe değiştirmelidir. Fazla derine girmemeye ve hırçın hareketler yapmamaya, erkek dikkat etmelidir. Kadın da bu yolda erkeğe yardımcı olmalıdır.

3. Cinsel organlar kesinlikle uyarılmamalı ancak belki bunun yerine göğüsler okşanmalıdır. Göğüs uyarılmaları normalde rahmin kasılmasını sağlar, ancak kadın eğer hamilelikten önce de buna alışıksa, erken doğum ve düşük yapmak tehlikesi hemen hemen hiç yoktur. Gebelik sırasında göğüs uyarılmaları özellikle meme uçlarının emilmesi, kadını çocuğu emzirmeye hazırlar. Emmek, pratik olarak meme ucu derisini kuvvetlendirir ve uçları daha da belirginleştirir. Ayrıca hamileliğin ileri devrelerinde hiç bir şekilde parmaklar vaginaya sokulmamalıdır.

4. Erkek cinsel birleşimi, yukarda önerilen sayılardan daha sık yapmak isterse ya da kadının canı ilişkide bulunmak istemezse, kadın bu durumda eşinin arzularını hafifletmelidir. Bunda da başarılı olamazsa, sadece okşamayla veya farklı yöntemler ile orgazma ulaştırmalıdır. Belki arzuya göre ağız-cinsel organlar pozisyonları uygulanabilir. Bu durumda erkek cinsel organlarını çok temiz tutmalıdır ve kadın spermleri yuttuğu takdirde endişeye kapılmamalıdır. Bunun kadına hiç bir zararı yoktur. Ancak fiziksel olarak kadın erkeğe derin bir sevgiyle bağlı değilse, bu ona zor gelebilir. O bakımdan erkeğin eşini bu konuda hiö bir şekilde zorlamaması gerekir.

Kadının bu pozisyonu uygulaması, erkekte ortak sevgilerinin yeni bir bilincini doğurur ve onu büyük bir mutluluğa ulaştırır. Penisin uyarılması herhangi bir nedenden dolayı mümkün değilse ya da erkek muhakkak birleşmek isterse o zaman kadın arkadan yan pozisyonu alabilir. Erkeğin boşalmasını hızlandırmak içinde kaba etlerini ritmik hareketle kasabilir ve penisin uyarılmasını arttırarak birleşmenin kısa sürede sona ermesini sağlayabilir.

Özetlemek gerekirse, kadın her zaman kocasının makul isteklerine uymalıdır fakat bunu yaparkende hamileliğini ve bebeğinin sağlığını tehlikeye sokmamalıdır. Eğer bunu gerçekleştirmeyi başarabilirse, ruhsal ve bedensel sevgiyi tam anlamıyla tadar ve kendi kendine de, gebeliğin aslında bir engel olmadığını kanıtlar.