Gıda katkı maddeleri masum mu? Gıda katkı maddeleri masum mu?Son günlerde sıkça gündeme gelen gıda katkı maddeleriyle ilgili spekülasyonlara Gıda Katkı ve Yardımcı Madde Sanayicileri Derneği (GIDAKAT) Başkanı Dr.Osman Cabı açıklık getirdi…BeslenmeSağlık GündemiGıda üreticileri açısından ürünlerinde önemli bir yere sahip olan gıda katkı maddeleri ile ilgili gün geçmiyor ki, yeni bir olumsuz iddia ortaya atılmasın Bu da halk arasında gereksiz paniğe neden olmakta ve gıda maddelerine karşı güveni belirgin ölçüde azaltmaktadır. Bu duruma istinaden tüketiciyi hiç kuşkusuz bilinçlendirme misyonuna sahip olan GIDAKAT Başkanı Dr.Osman Cabı, bu anlamda sektörün adresi olarak, insanların kafasındaki soru işaretlerini kaldıracak bilgiler verdi.
Gıda Katkı Maddesi Nedir?
Gıda sektörü günden güne ürün çeşitliliğiyle inanılmaz bir gelişim içerisindedir. Kullanım amacı dikkate alındığında, katkı maddeleri kullanımı da günümüzde gıda teknolojisinin doğal bir vazgeçilmezi haline gelmiştir. Bu teknoloji beraberinde, yeni üretim teknikleri, ürünün dayanma süresinin ve kalitesinin artırılma çabaları, verimliliğin artmasıyla kayıpların azalması, tüketicilerin ürün taleplerinin mevsimselliğin dışına çıkması, evde daha kolay hazırlanabilen yiyeceklere duyulan ihtiyaç, işlenmiş gıdaların bozulmadan en sağlıklı bir şekilde tüketiciye ulaşması, besin değerlerini korumak ve attırmak, kaybolmuş veya azalmış besin değerlerini tamamlamak, fiziksel yapılarını korumak, düzeltmek, iyileştirmek, geliştirmek, tat ve aroma katmak ve geliştirmek gibi nedenlerle katkı maddeleri, aroma ve yardımcı maddeler kullanımı gıda sanayinde zorunlu hale gelmiştir. Ayrıca, gıda katkı maddesi kullanımının, iddia edildiği gibi sağlığa zararlı olduğu konusu da bir başka tartışma konusudur. çünkü Türk Gıda Kodeksi Yönetmeliğinde (TGKY) kullanılmasına izin verilen ürünlerde ve izin verilen miktarlarda kullanılan bir gıda katkı maddesinin sağlığa doğrudan zararından söz edilmemesi gerekir. Zira AB ve ABDde endüstride kullanıma başlamadan önce çok çeşitli testlerden geçerek uygulama izni alabilen bir gıda katkı maddesi, bizim ulusal gıda mevzuatımıza da çok ince elenip sık dokunarak ve hatta kullanım limit ve toleransları daha da sıkılarak girebilmektedir. Tarım Bakanlığının bilim çevreleri ile gıda sanayiinin görüşlerini alarak uzun soluklu bir süreçten sonra kullanımına izin verdiği ve uluslar arası kuruluşlarca belirlenmiş olan ve kısaca ADI olarak isimlendirilen mg/kg vücut ağırılığı başına günlük alım dozu aşılmadığı, bunun yanıda TGKYde yer aldığı sürece bir gıda katkı maddesinin kullanılabilirliğinde de bir sakınca bulunmamaktadır. Bu noktada gıda katkı maddesi üreticisi ile bunları ürünlerinde kullanan mamul gıda üreticilerinin üzerine düşen en büyük görev ve sorumluluk, herhangi bir gıda katkı maddesinin taklit-tağşiş (hilelendirme) amacına yönelik olarak kullanılmaması ve gıda saflığında olmasıdır. Unutulmaması gereken bir husus daha var ki; tuz, şeker yanında çilek, domates, yumurta gibi doğal gıdalar bile zaman zaman sağlık sorunları yaratabilmektedirler.
E Kodları Nedir?
Medyada sıkça gündeme gelen E Kodlarına ilişkin iddialar özellikle ve nedense E 330a yöneliktir. Kanserojen madde içerdiği yönünde ortaya atılan görüşler, tüketici nezdinde endişeye sebep olmaktadır. Bu konuda Dr. Cabı; E kodu, her bir gıda katkı maddesini tanımlamak, karışıklığa yer vermemek için kullanılan ve Avrupa Birliği (EC) simgesi olarak E harfi ve 3 veya 4 basamaklı sayıdan oluşan bir kodlama sistemidir. Dünyadaki uygulamalarda Gıda katkı maddelerinin kullanımına Dünya Sağlık örgütü (WHO) ve Dünya Gıda Tarım Organizasyonu (FAO) uzmanları tarafından oluşturulan ortak komisyon JECFA (Gıda Katkı Maddeleri Uzmanlar Komitesi) karar veriyor. Bu komite her bir gıda katkı maddesinin, hiçbir sağlık riski oluşturmadan insanların ömür boyu günlük olarak alabileceği miktarları tespit etmekte ve ülkemizdeki uygulamalar da bu komitenin araştırmaları dikkate alınarak yürütülmektedir. dedi. Dr. Cabı, E 330 için de; Pek çok gıda maddesinde ve mutfaklarda sıkça kullanılan halk dilinde de limon tuzu olarak bilinen sitrik asittir yani limon asididir. Portakal, limon gibi turunçgillerde bol miktarda bulunan bir maddedir. Bu maddeyi tehlikeli kabul edersek, portakal, limon, mandalina vb turunçgilleri tüketen Türkiye ve dünyadaki tüm insanların hepsinin kanser riski ile karşı karşıya olduğunu kabul etmemiz gerekir. Limon asidini tehlikeli, kanser yapıcı olarak nitelemek bilgisizliğin ötesinde, mutlaka maksatlı bir tutumun göstergesidir, E 330 katkı maddesinin kullanımdaki en temel amaç tat düzenleyici olmasıdır diyor.
Gıda Katkı Maddesi Kullanırken Dikkat Edilmesi Gerekenler:
Mutlaka Tarım ve Köyişleri Bakanlığından alınmış üretim İzni veya İthal İzni olmalıdır,
Kullanılabilirliği uluslararası kuruluşlar ve ülkemiz yetkili makamlarınca kabul edilmiş ve Türk Gıda Kodeksi Yönetmeliğinde (TGKY) kullanımına izin verilmiş olmalıdır,
Gıda saflığında ve gıda maddelerinde kullanılmaya uygun olmalıdır,
Sadece, kullanılmasına izin verilen gıdalarda kullanılmalıdır,
TGKYde, kullanılacağı gıdaya özgü olarak belirlenen ve izin verilen miktarlarda kullanılmalıdır.
Güncel Başlıklar Kayısı kanseri önlüyor Sigara içenlerde bel ağrısı riski artıyor Kimyasallar doğurganlığı azaltabilir Soğuk hasta yapar diye bir kavram yok Plastik tehlike Diyet hafızayı güçlendiriyor Sigara gözlere de zarar veriyor Temiz hava ömrü 5 yıl uzatıyor Aspirin karaciğeri de koruyor 15 yaşından önce anne olmak ölüm riskini artırıyor
En çok okunanlar Sarımsak Mucizedir Çok suyun yararı az Kahve beyni koruyor Folik asit spermlere iyi geliyor Evde yapılan spor da yararlı Tereyağı kalp krizini önlüyor mu? Şekle girmek kadınlar için zor Cildiniz için uygun ürünü nasıl seçersiniz? Demirin de fazlası zarar veriyor 60 yaş üzeri sigara içen erkekleri anevrizma tehdit ediyor
Kaynak: saglicaklakal.com Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |