24-04-2010, 04:06 PM
|
#1 (permalink)
|
Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 145,988
Tesekkür: 45
92 Mesajinıza toplam 143 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Sağlıklı bronzluk mümkün mü? Pek çok kadın için bronz tenin önemi tartışılmaz. Uzmanlar bronzlaşmanın, cildin güneş ışınlarına karşı verdiği bir tepki olduğunu söylüyor. Yani sağlıklı bronzlaşmak mümkün değil.Arkadaşına gönderSitene ekleSayfayı yazdırNAZLI BARANTAN
Pek çok kadın için yazın güzel görünmenin en önemli kuralı bronz bir tene sahip olmak. Böyle düşünen kadınlar tenleri bronz olmadığı zaman, kendilerini en şık giysilerin içinde bile beğenmiyor. Bronz tenin güzelliğe ve sağlıklı bir görünüme büyük ölçüde katkısı olduğunu kabul etmeyen uzmanlar, bunun sadece bir akım olduğunu savunarak, yanık tenin moda olmadığı zamanlarda, güneşte kararmış olmanın kusur bile sayıldığını hatırlatıyor.
Tabii, onların bu savı fazla bir şeyi değiştirmiyor. Pek çok kadın güneşin altında saatler geçirmeye devam ediyor. O zaman akla, bir soru geliyor:
Bazı kurallara dikkat ederek, hem bronz hem de sağlıklı bir tene sahip olmak mümkün mü? çoğu uzmana göre, bu sorunun yanıtı hayır. çünkü, onların göre, bronzlaşma zaten cildin gördüğü hasara karşı pigment üreterek verdiği bir tepki. Bronzlaşmak aynı zamanda DNA hasarının da bir göstergesi. Yani sağlıklı bronzlaşmak pek mümkün değil. Kesinlikle bronz bir tene sahip olmak isteyenlere verebilecekleri en iyi tavsiye ise yüksek koruma faktörlü ürünleri kullanarak, olabildiğince yavaş bronzlaşmak.
Ağustos güneşine özellikle dikkat
Este World Güzellik ve Estetik Merkezinden Dermatoloji Uzmanı Dr. Eylem Acar güneş ışınlarının fazlasının deri sağlığı, gençliği, güzelliği için son derece zararlı olabildiğine dikkat çekiyor. Acar şunları söylüyor: Cilt yanıkları, alerjik reaksiyonlar, deri kuruluğu, deri yaşlanması, lekelenmeler, deride oluşabilecek değişiklikler yanında en önemlisi deri kanseri oluşumudur.
Dünyada her yıl 3 milyon insanın cilt kanserine yakalandığını ve her yıl cilt kanseri vakalarının yüzde 5 arttığını biliyoruz. Güneşe maruz kalma, açık ten rengi, ailede kanser olması ve benlerin sayıca çokluğu benler üzerinden kanser gelişme riskini arttırır. Bu nedenle bu risk faktörlerini taşıyanların güneşten korunmaları gerekirr. Her yazın sonunda güneşten yeterli düzeyde korunmamış, cilt sorunu yaşayan yüzlerce hastayla karşılaşıyorum.
Bronz bir tene kavuşmanın görsel cazibesinin mi yoksa sağlıklı bir hayata sahip olmanın mı daha önemli olduğunu sorgulayan Acar, Uzun süre güneşe maruz kalma, derinin bağ dokusunu etkileyeceğinden, kronik hasarlanma sonucu, erken deri yaşlanmasını ortaya çıkaracaktır diyor.
Güneş ışınlarının pigment hücrelerini de etkilediği için istenmeyen çiller veya lekelerin oluşmasına yol açtığını vurgulayan Acar, özellikle yazın öğle sıcağında yeryüzüne vuran güneş ışınlarının, bağışıklık sistemini zayıflatarak vücudun enfeksiyonlara direncini azalttığını da sözlerine ekliyor.
Güneşle dost olmak için
Güneşi sevelim ama korunarak güneşin karşısında olalım diyen uzmanlar, güneşten korunmayla ilgili de şu uyarılarda bulunuyor:
Işınların yoğun olduğu saatlerde (11.00-15.00) güneşe çıkmayın. Yazın bulutlu havalarda da UV ışınlarının yüzde 50si yeryüzüne ulaştığından koruma önlemleri alınması gerektiğini unutmayın.
Sık dokuma ve renkli giysiler tercih edin. Ayrıca şapka ve gözlük de mutlaka kullanın.
Koruyucu krem kullanın. Güneşe çıkmadan yarım saat önce uygulayın ve üç saatte bir tekrarlayın. Deniz veya havuzdan çıkınca, terleyince duş alarak tekrar krem sürün.
Beyaz tenlilerin, sarışın ve açık gözlü kişilerin, çocukların, yaşlıların ve güneşe duyarlılığı olanların her gün ve faktörü 30un üzerinde olan güneş koruyucu kullanmaları gerektiğini aklınızdan çıkarmayın.
Buğday tenli ve esmerseniz SPF (Güneş koruma faktörü) 15 ve üzerinde olan ürünleri tercih edin. Güneşe çıkarken deodoran veya parfüm sıkmayın.
Kaynak: Milliyet Sağlık Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |
Offline
| |