Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 145,988
Tesekkür: 45
92 Mesajinıza toplam 143 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Kanserden nasıl korunabiliriz? Kanserden nasıl korunabiliriz?Hareketsiz yaşam biçimi, sigara ve alkol tüketimi, yağlı kırmızı et ve et ürünlerinin tüketilmesi kansere neden oluyor. Peki ya kanserden nasıl korunabiliriz?Arkadaşına gönderSitene ekleSayfayı yazdırODTü Gıda Mühendisliği Bölümü öğretim görevlisi Dr. Uğur Göğüş'ün, son yıllarda dünya genelinde görülme sıklığı artan çeşitli kanser türlerinden korunma ve tedavi sürecinde tüketilmesi faydalı olan besinlerle ilgili Kansere
Karşı Gıda Rehberi isimli kitabı çıktı. Göğüş, Pehlivan Yayınlarından piyasaya sürülen kitabında, kansere doğrudan etkisi olan gıdalar, beslenme türünün kanserle ilişkisi, seçilecek gıdaların tüketilmesi ile kanserden korunma yolları ve tedavi sürecinde hangi yiyeceklerin tüketilmesi gerektiği gibi birçok konuya açıklık getiriyor.
Araştırmalara göre, kanser vakalarının yüzde 65'inin doğrudan alınan gıdalarla ve beslenme tipine bağlı geliştiğini belirten Göğüş, bunlarla birlikte sigara ve alkol tüketimi ile hareketsiz yaşam biçiminin benimsenmesinin bu oranı yüzde 85'e çıkardığını bildirdi. Kanserden korunmada ve zararlı oksidanların dışarı atılması için antioksidan tabletlerin kullanılması ya da bundan zengin asidik ve narenciye meyvelerin tüketilmesini öneren Göğüş, antioksidan kullanılırken B ve C vitaminlerinin tercih edilmesini, karaciğer ve böbrekte yağlanmaya neden olduğu için A ve E vitaminlerinden uzak durulmasını öneriyor.
-KANSERE YAKALANMADAKİ RİSK FAKTöRLERİ-
Göğüş, hareketsiz yaşam biçimi, sigara ve alkol tüketimi, yağlı kırmızı et ve et ürünleri, yağlı kanatlı et ve et ürünlerinin yenilmesi, fazla yağlı gıda tüketimi, unlu mamullerin alınması, yemeklerde fazla tuz kullanılması, sebze, meyve, baklagil, su ve tam buğday gıdalarının tüketimine önem verilmemesinin kansere yakalanma riskini artırdığını belirtti. Kansere karşı mücadelede bağışıklık sisteminin kuvvetli olmasının en önemli silah olduğuna dikkati çeken Göğüş, bağışıklık sisteminin güçlenmesi için bol antioksidan alınması gerektiğini vurguladı.
-SOYA PROTEİNLERİ VE LİFLİ GIDALARIN KANSERE ETKİSİ-
Göğüş'ün, kitabında yer verdiği bilgilere göre, soya fasulyesi ve soyalı ürünlerde bulunan soya proteinler, hayvansal proteinlerin kalitesine yakın bitkisel protein grubunu oluşturuyor ve içindeki daidzein ve genistein maddeleri özellikle prostat ve göğüs kanseri riskini azaltıyor, kontrol altına alıyor. Brokoli, karnabahar, beyaz lahana gibi iç içe yapraklı, dallı ve köklü sebzeler de içindeki isotiyonat adlı maddenin etkisiyle kanser oluşumunu engelliyor. Bu madde, en çok brokolide bulunuyor. Kansere karşı korunmada, sebze ve meyvelerin, kabuk, zar, sap, çekirdek gibi sindirilmeyen kısımlarını oluşturan lifli gıdaların tüketilmesi gerekiyor. Bu nedenle özellikle mide ve bağırsak kanserinden korunmak için patates kızartırken kabuklarının soyulmaması, elma, şeftali, domatesin kabuklu tüketilmesi öneriliyor. çünkü, lifler sayesinde kanserojen maddelerin bağırsaklardan emilerek kana karışması ve diğer organlarda kanser oluşturma riski azalıyor.
Bitkisel yağların kızartmalarda çok az ve bir kez kullanılması, ayrıca sucuk, salam ve ızgara yapılan gıdaların sık tüketilmemesi gerekiyor. İçerdiği Omega 3 yağ asitleri dolayısıyla kansere karşı koruyucu olan balık tüketilmesi, günde 8-10 adedi geçmeyecek şekilde kabuklu yemiş yenilmesi, havuç, domates, soğan, sarımsak, kereviz, enginar ve semizotunun mutfakta bol kullanılması, sütsüz bitter çikolata tüketilmesi ve sentetik östrojen hapları yerine soya ve soyalı ürünlerdeki bitkisel östrojenlerin tercih edilmesi, hazır turşu, ekmek, kek ve çorba gibi gıdalardan uzak durulması, un, tuz ve şekerin olabildiğince az tüketilmesi öneriliyor. özellikle enginar ve kereviz, kandaki kolesterolün fazlasını safra asidine dönüştürerek, kolesterolün dengede tutulmasını sağlıyor, damar kireçlenmesine karşı koruyor, proteinlerin kan, kemik, hormon, sinir ve hücre yapımında daha rahat kullanılmasını sağlıyor, kandaki yağ ile toksiklerin dışkı ile atılımınını sağlayarak kansere yakalanma riskini azaltıyor.
Et ve et ürünlerinin 65-70 dereceden fazla ısı düzeyinde pişirilmemesi, bu ürünlerin sınırlı tüketilmesi, aşırı yağlı yemeklerden uzak durulması gerekiyor.
Güçlü bir antioksidan olan C vitamini içeren meyve ve sebzelerin her gün düzenli olarak tüketilmesi öneriliyor. özellikle gıdanın ekşilik ve sululuk oranı arttıkça C vitamini oranının da arttığına dikkat çekiliyor. Ancak bu besinler tüketilirken doğrama, parçalama, ısıtma, ızgara ve haşlama sırasında vitamin değerinin azaldığı belirtilerek, mümkün olduğunca işlem görmeden taze tüketilmesi tavsiye ediliyor. Prostat ve mide kanserlerine yakalanma riskini düşürmede özellikle yeşil ve sarı renkte olan portakal, limon, muz, şeftali, kayısı, brokoli, ıspanak, maydanoz, semiz otu gibi gıdaların tüketilmesi gerekiyor. Mantarların da kansere karşı koruyucu etkisi olduğu, bağışıklık sistemini kuvvetlendirdiği ifade ediliyor.
Ahududunun da kansere yakalanma riskini azalttığı, özellikle siyah ahududunun yemek borusu kanserine yakalanma riskini düşürdüğü, tümör oluşumundan itibaren de tümörün gelişimini yavaşlattığı belirtiliyor. Birçok ülkede sık tüketilen yosunun da hücrelere kanserojen madde girişini engelleme özelliğine sahip olduğu, yer elmasının da hücre içine toksik girişini önlediği, bu nedenle mevsiminde bu tür gıdaların tüketilmesi gerektiği tavsiye ediliyor.
-FAZLA DEMİR ALIMI RİSK FAKTöRü-
Normal şartlarda kan hücrelerinin çoğalmaları ve kan yapımı için demir yönünden zengin gıdaların tüketilmesinin önemli olduğu, ıspanakta ve pek çok bitkisel gıdada bulunan demirin, kaliteli demir olmadığı, kırmızı et, balık, kanatlı etleri ile yumurtada bulunan demirin ise sindirilebilir, kana karışabilir özellikli ve yüksek oranlı olduğu belirtiliyor. Araştırmalara göre, kandaki fazla miktardaki demir içeriği ile kanser arasında sıkı ilişki bulunuyor. özellikle bağışıklık sistemi zayıf, genetik olarak kansere yatkın bireyler, ihtiyacından fazla demiri, et ve et ürünleri ile vücutlarına aldıklarında kansere yakalanma riski artıyor. Bu nedenle, kansere yakalanma riski genetik nedenlerle yüksek olan bireylerin özellikle demir yönünden kan testlerini düzenli yaptırmaları öneriliyor. Kansere karşı mücadeledeki ilk adım ise karaciğer sağlığının korunmasından geçiyor. Vücuda zararlı ürünler ve mikroplar, karaciğerde
etkisiz hale getirildiği için karaciğer tahrip oluyor ve bağışıklık sistemi zayıflıyor. Bu nedenle karaciğere zarar verebilecek gıdalardan uzak durulması gerekiyor.
Kaynak: Milliyet Sağlık Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |