Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 145,988
Tesekkür: 45
92 Mesajinıza toplam 143 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Neşter gerçekte kimin elinde?
Neşter gerçekte kimin elinde?
Cuma, 25
Neşter gerçekte kimin elinde?
2Neşter gerçekte kimin elinde? Bilinmeyen bir zaman diliminde ve adı bilinmeyen bir ülkede, tüm dertleri kâr hırsı olan firmalar ve tek sorunu halkın sağlığı olmayan doktorlar yaşıyormuş. Bu firmalar yurtdışından çok ucuza ithal ettikleri koroner arter hastalıklarında kullanılan stentleri, devlete fahiş fiyata satıyorlarmış. Ve stentleri taktırmak için yarış halindelermiş. Bu durum bu bilinmeyen ülkenin kurumlarının parasal kaynakları talan edilerek gerçekleştiriliyor, ucuz fiyata ithal edilen stentler devlet kuruluşlarına fahiş fiyatlara fatura edilip para doktorlarla paylaşılıyormuş.Yıllarca yüksek fiyatlara ve gerekli gereksiz hastalara uygulanan işlem faturalarının kabarması sonucu, bunun nereden kaynaklandığını inceleyen devletin güvenlik birimleri ülkenin sağlık alanında, insanların sağlığı üzerinden gerçekleştirilen firma-doktor vurgununu tespit etmişler. Bu bilinmeyen ülkenin devlet güvenlik birimlerinin kapsamlı araştırması sonucunda büyük vurgunun delilleri toplanmış, soruşturmaları yapılmış ve zanlılar hakkında çete oluşturmak, devlet kurumlarını zarar uğratmak ve halkın sağlığı üzerinden sahtekârlık yapmak suçlarından dava açılmış. Evet Geçen hafta Neşter Operasyonu olarak bilinen bu dev dava sonuçlandı ve Hakim Orhan Karadeniz, sanıklardan SESA firması sahibi İbrahim Erdoğanı, örgüt kurmak, görevi kötüye kullanmak ve piyasada mal darlığına sebep olmaktan 2 yıl 4 ay 10 gün, Onmed Medikal ve Kemer Countrynin sahibi Mehmet Nazif Edini de, örgüt üyesi olmak, piyasada mal darlığına sebep olmak ve müteselsilen dolandırıcılık suçlarından 3 yıl 2 ay 10 gün hapse çarptırdı. KKTC 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaşın doktoru Prof. Dr. Derviş Oral da, örgüte yardım suçundan 5 ay hapse mahkûm edilirken, cezası 900 YTL adli para cezasına çevrilerek ertelendi. Oral, ayrıca görevi kötüye kullanmak suçundan da 10 ay hapse mahkûm edildi, ancak bu cezası paraya çevrilmeden ertelendi. Karadeniz, 38 sanığı da, örgüte üye olmak, örgüte yardım etmek, piyasada mal darlığına sebep olmak ve görevi kötüye kullanmaktan hapis ve adli para cezalarına çarptırdı. Bazı sanıklara verilen cezaları paraya çeviren, bazılarını da paraya çevirmeden erteleyen Karadeniz, 22 sanık hakkında ise beraat kararı verdi. Baklava çaldığı için ya da slogan attığı için çocukları ve gençleri yıllarca hapislerde çürütürken şahin olan mevcut adalet sistemi halkın trilyonlarınını iç ettikleri sabit olan bu kişilere karşı güvercin bile değil serçe oluyorlar. Bu ülkenin belki de en büyük sağlık skandalında zanlılar hakkında 1 yılı geçmeyen, paraya çevrilebilir ve hatta ertelenen hapis cezaları verilmiş. Kararda bu ülkenin ciddi üniversite ve kurumlarında çalışan profesörlerin adı ve toplumsal statüleri de dikkate alınarak onlar incitilmemeye çalışılmış; ama bu adaletsiz kararın onuru ayaklar altına alınan gerçek Türk hekiminin, ve daha da önemlisi trilyonları gasp edilen Türk halkını nasıl yaralandığını nedense kimse düşünmemiş. Bu irini deşecek neşter gerçekte kimin elinde acaba?Bültenimizin mevcut sayısında bir hafta ara ile bu konu üzerine Prof. Dr. Şükrü Hatun (21/01/2007) ve Doç . Dr. Mustafa özcan Soylunun (28/01/2007) Radikal-2de çıkmış iki yazısını yayınlıyoruz.
Enseyi karartmamakAnkara Sıkıyönetim Mahkemesinin baskı dolu koridorlarını babacanlığı ile yumuşatan Nurettin Soyer dışında, karşılaştığım savcı örnekleri, daha çok Kafkanın romanlarındaki gibi insanı evrak gibi gören türdendi. Onlara bakınca ve büyük suçlamalar için yazdıkları sığ iddianameleri okuyunca zihnimdeki Cumhuriyet Savcısı imgesi giderek silikleşti. Hukuk terimlerine uzak olsam da savcıların mahkemede kamu adına bulunduklarını, bu nedenle de toplumun yararını savunmakla görevli olduklarını biliyorum. Ama ülkemizde devlet düşüncesi o kadar merkezi bir yere sahip ki, kamu adına davranması gerekenler hep devletin baskıcı yüzüyle çıktılar toplum karşısına. En son Susurluk olayında pik yaptığı gibi toplumun geniş kesimleri aslında İtalyadaki Temiz eller operasyonu savcıları gibi hukuk adamlarına özlem duyuyordu. Bu özlemde, suç dosyalarında toplumsal yaşamın her alanında görünen yozlaşmayı etraflı bir şekilde inceleyen ve bulduğu bağlantılarla kamu yararının nasıl tahrip edildiğini gösteren savcı arayışı vardı. İddianameKamuoyuna Neşter-1 Operasyonu olarak yansıyan davanın savcısı ömer Süha Aldanın yazdığı iddianameyi okuduğumda bu arayışa bir karşılık bulmuş ve bu ülkede enseyi karartmamak için hâlâ güçlü nedenlerimiz var diye düşünmüştüm. Hatırlayacaksınız bu davada Savcı, SSKya tıbbi malzeme satan firmalar ve yöneticileri ile kuruma alımı yapan bürokratların yolsuzluk yaptıklarını, suç örgütü gibi davranarak piyasada mal darlığına sebep olduklarını, örneğin daha sonra SSKnın 173 dolardan alabildiği stentleri bu sayede 1750 dolardan sattıklarını, bu süreçte hekimlerin de önemli roller oynadıklarını iddia ediyordu. Bizim açımızdan önemli olan ise, 59 sanığı ilgilendiren ve bazılarına sıradan görünebilecek bir yolsuzluğun arka planında bireysel çıkarı tahripkâr bir şekilde öne çıkaran bir hekimlik yozlaşması ve buna eşlik eden sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesi operasyonu olduğunu birçok örnekle anlatılmasıydı. Daha önce Türk Tabipleri sözcüleri ve birçok bilim insanının saptamaları, daha önemlisi halkın her gün yaşadıkları sağlam bir bütünlük içinde iddianamede yer alıyordu. Savcı, Hipokrat yemini ederek göreve başlayan hekimlerin bir süre sonra dürüstlüğü enayilik olarak gören bir düşünce tarzı geliştirmeleri karşısındaki hayal kırıklığını gizlemiyordu, ama bunun gerisinde kamu tarafından verilen ücretin yetersizliği olduğunu vurguluyordu. Bu iddianame, SSKnın hortumlanması ile kamu sağlık kurumlarının çökertilmesinin, doktorların özel muayenehanelerine gitmeden ihtimamlı muayenene olamama ile hekimliğin ticaretin bir parçası haline gelmesinin, İstanbuldaki MR sayısının fazlalığı ile özel sağlık kurumlarında muayene olmanın özendirilmesinin, hekimlerin tıbbi kararları üzerinde maddi çıkarın artan etkisi ile tıp fakültelerinin toplumdan uzaklaşmasının, devletin küçülmesi ile soygunların ikiye katlanmasının, hekimlerin yabancı şirketlerin piyonu haline gelerek yoksul hastaları denek olarak kullanması ile özel sağlık kurumu açmanın özendirilmesinin aslında aynı suçun tezahürleri olduğunu anlatıyordu. Sanıyorum bu iddianame, insanın biyolojik varlığının nasıl sömürü kaynağı haline getirildiğini ayrıntılarıyla anlatan bir suç belgesi olarak tarihe geçti. Geçen hafta ise bu dava sonuçlandı ve Hakim Orhan Karadeniz, sanıklardan SESA firması sahibi İbrahim Erdoğanı, örgüt kurmak, görevi kötüye kullanmak ve piyasada mal darlığına sebep olmaktan 2 yıl 4 ay 10 gün, Onmed Medikal ve Kemer Countrynin sahibi Mehmet Nazif Edini de, örgüt üyesi olmak, piyasada mal darlığına sebep olmak ve müteselsilen dolandırıcılık suçlarından 3 yıl 2 ay 10 gün hapse çarptırdı. KKTC 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaşın doktoru Prof. Dr. Derviş Oral da, örgüte yardım suçundan 5 ay hapse mahkûm edilirken, cezası 900 YTL adli para cezasına çevrilerek ertelendi. Oral, ayrıca görevi kötüye kullanmak suçundan da 10 ay hapse mahkûm edildi, ancak bu cezası paraya çevrilmeden ertelendi. Karadeniz, 38 sanığı da, örgüte üye olmak, örgüte yardım etmek, piyasada mal darlığına sebep olmak ve görevi kötüye kullanmaktan hapis ve adli para cezalarına çarptırdı. Bazı sanıklara verilen cezaları paraya çeviren, bazılarını da paraya çevirmeden erteleyen Karadeniz, 22 sanık hakkında ise beraat kararı verdi. Dilerim bu iddianameyi Türk Tabipleri Birliği bir kitap olarak basar ve bütün hekimlere dağıtır. Bense hem kendi adıma ama en çok da, her şeye rağmen hekimlik onurunu korumaya devam eden ve varlıkları ile hâlâ daha büyük yozlaşmaları engelleyen hekimler adına sayın savcıyı ve bu davanın hakimlerini selamlamak ve başarılar dilemek istiyorum. Kalbimiz sizinle sayın savcı ve hakimler...
Prof. Dr. Şükrü Hatun /Kocaeli üniversitesi Radikal-2 (21/01/2007) Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |