05-05-2010, 11:37 AM
|
#1 (permalink)
|
Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 145,988
Tesekkür: 45
92 Mesajinıza toplam 143 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Tuhaf canlı şu, insanoğlu
1989 yılında Bulgaristan'dan Türkiye'ye sürülenlerdendi. Ailesiyle birlikte önce Tekirdağ'a sonra İstanbul'a yerleşmişti. Ne oralı, ne buralı olabilmiş, biraz da içine kapanık kalmıştı. Kahve ile birlikte gelen erik rakısı kendi kültürlerine has ikramdı. Israrla çay istememiz, pek kullanılmadığı için bir kenara atıldığı anlaşılan çaydanlığın tencerelerin arasında çıkarılıp ocağa konmasına neden oldu. Bitkisel çaylar içtiklerini, normal çay alışkanlıklarının olmadığını, tiryakiliklerinin kahve ile sınırlı olduğundan söz etti.
Cerrah ağabeyimizin eşi de doktordu. Pek anlatmak istemiyorlardı ama Bulgaristan'da varlıklı hayat sürdürdüklerini, her ikisinin de çalıştıkları kliniklerde bölüm şefi olduklarını öğrendik. Her şey birden bire değişmişti, hayatlarında.
- Bir gecede, her şey bir gece içinde oldu. Bulunduğumuz ilin valiliğinden gelen yazı ile bir valiz eşya ile ülkeyi terk etmeye zorlandık.
- Peki, ne aldınız yanınıza?
- Para edebilecek yükte hafif pahada ağır ne kadar eşya varsa yanımıza alıp evimizi terk ettik. Ertesi gün Türkiye'deydik.
Önce göçmen kampında sonra Tekirdağ ve İstanbul'da kaldıklarını, elde avuçta ne varsa hızla eridiğini, çalışma izni olmadan özel hastanelerde gece nöbetleri tutmaya başladığından söz etti. Memuriyete başlayıp yavaş yavaş hayatını yoluna koyduğunu anlattı.
Bu arada çaylar gelmişti. Konu, konuyu açtı gittiğimiz tatilden, yaşadığımız güzel tatil ortamından söz edip fotoğrafları görmek istedik. Cerrah ağabeyimiz kızından fotoğraf çantasını getirmesini istedi. Kızı yerinden kalkarak daire kapısının hemen yanında portmantoya asılı çantayı alıp yanımıza geldi. Çantayı açtığında içinin fotoğraf albümleri ile dolu olduğunu gördük. Fotoğraf albümlerinin bir çanta içinde portmantoda asılı durmasını garipsemiştik.
Çaylarımızı yudumlarken fotoğraflara göz atıp tatil anılarımızı depreştirdik. Tatil fotoğraflarının kısa süre içinde albümdeki yerlerine yerleştirilmiş olması da eşimin gözünden kaçmamış ve bu konudaki tembelliğim laf arasına yüzüme vurulmuştu. İkinci çayları içerken bitmişti, fotoğraflarla işimiz. Albümler tekrar çantaya yerleştirilip portmantodaki yerine asıldı.
Merakımı yenemeyip fotoğraf albümlerini neden kütüphane ya da dolap yerine çanta içinde portmantoya astığını sordum. Güldü.
- Bulgaristan'ı bir gecede terk etmek zorunda kalmıştık. Her şeyimizi arkada bırakıp bir bavul eşya ile ülkeyi kaçar gibi terk ettik. Terk etmeseydik başımıza ne geleceğini bilmiyorduk ama tehdit büyüktü.
- Eeeeeeee
- Neredeyse tüm mal varlığımızı bıraktık. Kayıplarımız için çok üzülmüştüm o yıllarda. Yıllar boyunca çalışıp biriktirdiğimiz mal varlığını, gelecek ile ilgili hayallerimizi bir gecede yitirmiştik. Kaybedilenlerin çok değerli olduğunu düşündüm uzun süre.
- Değil miydi?
- Değilmiş. Kaybettiğim için üzüldüğüm hemen tüm mal varlığını yıllar sonra peyderpey yerine koyabildim. Kayıpların hepsi geçiciymiş. Ama, orada bıraktığım fotoğraflarımı telafi edemedim. Anne, babamın, çocukluğumun ve çocuklarımın fotoğraflarının o telaş arasında gerçek kaybım olduğunu yıllar sonra anladım. Önce babamı sonra, annemi kısa aralarla kaybettikten sonra.
- …………………
- Bunu anladığımdan beri fotoğraflarımı çanta içinde kapının yanında asılı tutuyorum. Olur da gün gelir yine bir gecede buraları terk etmek zorunda kalırsam bu kez aynı hataya düşmek, onları geride bırakmak istemiyorum.
Kahvesinden kuvvetli bir yudum aldı. Bir süre sustu. Sonra sanki çok uzaklardaki bir noktaya bakar gibi kafasını kaldırdı;
- Sahibi olduğumuz şeyleri kaybedince oyuncağını yitiren çocuklar gibi, üzülüyoruz Kaybettiklerimiz bir hamur gibi içimizde kabarıyor, düş gücümüzle onu pişirmeye çabalıyor, kaybetmeseydik görkemli bir kek haline geleceğini düşünüyoruz. Zamanla geride kalanın pişmiş, yanmış, kavrulmuş işe yaramaz bir şeye dönüştüğünü görüp şaşırıyoruz. Tuhaf canlı şu insanoğlu.
İçimizi kaplayan keder yüzümüze yansımıştı, sanırım. Odada derin sessizliğin hakim olduğunu görünce kızına dönerek;
Kızım, tavlayı getir bakalım. Şu bizim acemilere bir ders vereyim de bu kadar çok düşünmesinler diye seslendi.
Dr. Mehmet Uhri
mehmetuhri Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |
Offline
| |