Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 145,988
Tesekkür: 45
92 Mesajinıza toplam 143 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Çocukta Uyku Sorunlari Çocukta Uyku Sorunlari çocuklarda Uyku Sorunlari
Hazirlayan: Doç. Dr. Selahattin Senol çocuklarda uykuya dalma zorluklari
Gece terörü (night terror)
Sikintili düsler
Uyurgezerlik Uyku karmasik, beyin islevi ve psikoloji ile ilgili yasamsal bir durumdur. Dis etkenlere açik, bireyin duygusal ve içgüdüsel yasamiyla ilgili gelisimsel bir islevdir. Su üç dönemi içermektedir: Bunlar uykuya dalma, rüyasiz uyku ve rüyali uyku dönemleridir. Uykuya dalma döneminde yavas yavas çevre ve beden ile ilgili algilar azalarak kisi uyku dönemine geçmektedir. Rüyasiz uyku dönemi bedenin temel yapi taslari olan proteinlerin yeniden olusturuldugu ve kisinin fiziksel yorgunlugunu atarak dinlenmeyi saglayan dönemdir. Ayrica bu dönemde büyüme hormonu salgilanir. Rüyali uyku dönemi, uyuyan kiside göz kapaklarinda ve gözlerinde hareketlerin baslamasi ile fark edilir. Rüyalar baslar, bu dönemde görülen rüya ile uyumlu olarak beden hareketlerinin ortaya çikmamasi için kaslarin gerginligi kaybolmustur. Eger böyle bir düzenleme olmasaydi gördügümüz rüya ile hareket edecek, hatta yataktan kalkip dolasacaktik. Bu özellik yenidogan bebeklerde tam olusmadigindan el ve ayaklarda ya da yüzde, bazen gövde de küçük hareketler olabilmektedir. Bu dönem dogumda yaklasik uykunun yarisini olusturmakta, bir yasindan sonra ise eriskindeki gibi yaklasik uykunun beste birine düsmektedir. Uykunun rüya döneminde bir çok ruhsal olay gerçeklesmektedir. Bu dönemde gerilimler bosalmakta ya da serbestlesmekte, hatirlanan her sey ve gündüz yasananlar birbirine baglanarak, programlanmaktadir. Gündüz uyanik iken algilanan duyumlar rüya araciligiyla yapilanirlar. Yenidoganlarda ve bebeklerde rüyalar, uykuya daldiktan 30-45 dakika sonra, büyük çocuklarda ise 120 dakika sonra ortaya çikmaktadir.
Dogumdan sonraki dönemde süt çocugu için bedensel gereksinimler uykuyu etkilemektedir. Açlik uyandirmakta, tokluk ise uykuya dalmayi kolaylastirmaktadir. Bu dönemdeki uykusuzluklarda anne tarafindan bebegin beslenmesi ya da duygusal desteklenmesinin yetersiz, ters ya da asiri bir biçimde karsilandigi görülmektedir. Uyku bebek için ritmik ve temel bir gereksinimdir. Yenidogan döneminden baslayarak bebeklerin ya da çocuklarin uyku özelliklerine bakildiginda birçok degisiklikler görülmektedir. Bunlar bireyseldir ya da dönemlere baglidir. Bebekler içinde çok uyuyanlar oldugu gibi az uyuyanlar da vardir. Ilk aylarda uykusuzluk siradan bir durumdur, ancak sonuçlari nedeni ile aile için önemlidir. Ortaya çikan gerginlik ve sinirlilik durumu yalniz çocugun uykusuzlugunu artirmaz, yeni çatismalari da ortaya çikarir. Uykusuzlugun önemi ve agirligi bebegin yasi, gelisim düzeyi ve kisisel özelliklerine bagli olarak belirlenir. Yenidogan 19-23 saat uyur. Baslangiçta aralikli ve parçalara bölünmüs bir uyku biçimindedir. Yavas yavas gece agirlikli olarak gelisir, üçüncü yila dogru derinligine kavusur.
Uykusuzluk nedenlerine bakacak olursak; bedensel bir hastalik sirasinda çekilen sikinti ve aci uyku islevinin bozulmasina yol açmaktadir. Ayrica odanin sicak-soguk ya da gürültülü olmasi gibi dis etkenler de uykuyu bozacaktir. 2-3 aylik bebekler çigirtkandir, kolay uyarilabilir, sinirlidir. Bu özellikler ise annede sabirsizlik, yetersizlik gibi iliskiden kaynaklanan zorluklari yaratabilir. Ilk aylardaki bakimin niteligi, sürekliligi ve yumusakligi çok önemlidir. Bebegin hareket ve dil becerisinin gelisme düzeyi, altinin temizlenmesi, anne ile bebek iliskisinin biçimi, ailenin yasam sekli, iklim, çocugu paylasan birden fazla kisinin olmasi, annenin sikinti ya da huzursuzluklari gibi bir çok özellik uykuyu etkileyecektir. Uykusuzluk bazen bebegin, bazen de annenin kisilik özelliklerinden kaynaklanir ve çatismalarin sonucudur. Uyku sorunu genellikle duyarli bir bebek ile yetenekleri bakimindan yetersiz bir anne arasindaki iyi islemeyen bir iliskinin isaretidir.
Uyku bozukluklarinin önemli bir kismi ikinci yilda ortaya çikar. Bebek bu yasta kolay uyarilir bir durumdadir. Uykuya dalma siklikla zordur. Oto-erotik tutumlar, geçis nesnelerine baglanma, uyuma ritüelleri (törenleri) siktir. Yaklasik 12 saat süren gece uykusu ve 3-4 yasina kadar sürecek gündüz uykulari vardir. Uyku sakindir, sessizlik, karanlik ve uygun kosullar ister. Bebekler ve çocuklar genellikle emme ve yemek yeme ile karninin doymasi ya da anne babasiyla geçirdigi doyurucu bir iliski sonrasinda uykuya dalmakta, bazen de aglama, inatlasma gibi bir gerginlikten sonra uyumaktadirlar. Bu dönemde uykunun niteligi bebegin anne tarafindan ele alinma biçimine baglidir. Eger bedensel ve psikolojik gereksinimleri karsilanmamissa bebek uyanir ve doyurulmasini bekler. Uykunun korunmasi annenin islevidir, daha sonra rüyalar araciligiyla gelisir. Rüyalar psikolojik açidan isteklerin gerçeklesmesine yardimci olan bir araç gibidir. Yasamin ilk döneminde ise bu islev ancak emme amaçlidir. çocuklarda uykuya dalma zorluklari
Ikinci ile altinci yaslar arasinda asiri hareketli olan çocuk uykuya dalma konusunda direnebilir. Ayrica ilk kaygili rüyalar da bu zorlugu arttirir. Bu dönemde yatmaya direnen çocuk çesitli bahaneler bulur. Korktugunu, yalniz yatamadigini söyleyerek anne baba ile yatmak isteyebilir, odasinda gece bir isik yakilmasini ister, bir oyuncak ya da yastik gibi uykuya geçisi kolaylastiracak bir esyaya sarilabilir, ilk bir yilda gördügümüz davranislardan olan parmak emme ile rahatlamaya çalisabilir ya da aileden birinin anlatacagi masala baglanir. Dis ortamdaki kosullarin uygunsuzlugu (gürültü, anne baba ile birlikte yatma, uyku saatinin düzensizligi), uygun olmayan dis baskilar (asiri baskici anne babasina karsi otonomisini korumaya çalisan çocuk) ve sikintili ya da çatismali bir ev ortami bu geçis dönemini bozar.
çocuk rüyalardan ya hoslanir ya da çogu zaman bildirildigi gibi korku ile güçlü tepkiler sergileyebilir. Rahatsiz edici rüyalar çocuk 3, 6 ve 10 yasinda iken en yogundur. Iki yasindaki çocugun rüyalari kovalanmak ya da isirilmak ile ilgili olabilmekte, dört yasinda ise bazi hayvan rüyalari ile iyi ya da kötü insanlarla karsilasilan rüyalar baslamaktadir. Bes ya da alti yaslarinda öldürme ya da yaralanma ile uçma, arabada olma ve belirgin hayaletlerin oldugu rüyalar vardir. çocuklukta saldirgan rüyalar oldukça ender görülür, onun yerine çocugun bagimliligini yansitan tehlikede oldugu seklinde rüyalar görülür. Bes yasina dogru çocuk o zamana kadar gerçek yasantilar olduguna inandigi rüyalarin gerçek olmadigini fark etmeye baslar. Yedi yasina gelinceye kadar çocuklar rüyalarin kendileri tarafindan yaratildigini bilirler. üç ile altinci yaslar arasindaki çocuklarin, anne babalari ile baglantilarini sürdürebilmek, odalarini daha gerçekçi ve daha az korkutucu bir sekilde görebilmek için yatak odalarinin kapisini ya da isigini açmak istemeleri dogaldir. Zaman zaman çocuklar rüyalardan kaçmak için yatmaga gitmeyi reddedebilirler. Uykuya dalma güçlükleri genellikle rüya görmelerle baglantilidir. Uyku dünyasinda iken gerçek dünyadan kopmamak için güvenligi saglayan koruyucu yöntemlerin olusturuldugu aliskanliklar gelistirilir.
Bebeklik ve çocukluk dönemlerinde uyuma ve uyku ile ilgili sorunlarin basinda yataga gidip uyuma konusunda direnme gelmektedir. çocuk aglar, yatirildiktan sonra kalkar, anne baba ile uzun çekismeler yasar. Bu direnme kimi çocukta yatma korkusuna dönebilmektedir. çocuk odasinin isigini açmakta, kapiyi aralik tutma, anne baba arasinda ya da koltukta uyumaktadir. Uyumadan yatagina geçmez. Siklikla sikintili rüyalar sonrasinda ortaya çikar. çocuklarin uyku için yataga gitmeden önce gelistirdikleri kendilerine özel yatma törenleri olabilmektedir. Bu törenler 3-6 yaslari arasinda siktir. Yastik, oyuncak gibi bir esya olmalidir. Ayrica bir bardak su, seker, ayni masalin anlatilmasini ister. Bunlar her zaman ayni sekilde olmalidir. Iliskinin kesilecek olmasi kaygisiyla ortaya çikan sikintinin giderilmesine yönelik belirtilerdir.
Bebek ve çocuklarda sorun yaratan ya da tedavi gerektiren uykusuzluk çok nadirdir. Ileri yas çocugu ve ergende gözlenir. Bu çocuklarin ya da gençlerin uyku saatlerinin 21:00- 22:00 yerine saat 01:00-02:00 olacak sekilde kaydigi, bu nedenle sabah daha geç kalktiklari görülmektedir. Nedenleri arasinda gencin kendi yasamini kontrol etme çabasi, TV seyretme, radyo dinleme ve geç zamanlara kadar okuma gibi erken çocukluk aliskanliklarinin yani yatma törenlerini sürdürmeleri nedeniyle ortaya çikabilmektedir. Uyku ile ilgili sorunlar Gece terörü (night terror)
Gece çocuk yataginda aglar, gözleri dalgin bir sekilde bakar, korkmus bir yüz ifadesi vardir. çevresini tanimaz, solgundur, terler, çarpintisi vardir. Bu durum bir kaç dakika sürer. çocuk tekrar uyur. çocuk sabah uyandiginda, gece olanlarla ilgili hiç bir sey hatirlamaz. Uykusunun rüyasiz uyku döneminde ortaya çikmaktadir. Genellikle 5-6 yaslarina dogru azalarak kaybolur. Seyrek olarak kaybolmaz ve tedavi gerektirir. Sikintili düsler
çocuklarin % 30'unda olur. Ikinci yastan sonra görülür. çocuk uyanir, aglar, bagirir, yardim ister. Siklikla sabah hatirlanir. Sikintili düsler genellikle uyku basinda görülür, güzel rüyalar ise genellikle sabaha karsidir. özellikle çocugun yasantisinda yogun sikintili bir olay varsa siradan bir durumdur, ayrica ruhsal aygitin yapilanmasinin bir göstergesidir. 4-5 yasindan sonra siddeti giderek azalir. çocuk uyanir, endiselidir. Anne babasinin yatagina gider ve uyumaya devam eder. Uyurgezerlik
Erkeklerde daha siktir. 7-12 yaslar arasinda görülür. Ailede uyurgezerlik olanlarda daha siktir. Gecenin ilk yarisinda çocuk yataktan kalkar. Bazen karmasik, her zaman ayni sekilde tekrarlanan bir etkinlik içine girer. 10-30 dakika sonra tekrar yatar, uykusuna devam eder. Sabah hiçbir sey hatirlamaz. En basit seklinde gözler açilir ve yataktan kalkmaya çalisir. Alti ile on iki yaslari arasindaki çocuklarin altida birinde en az bir kez olurken, bunlarin ancak % 3-5'inde uyurgezerlik gelisir. Rüyasiz uyku döneminde görülür.
[b] Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |