Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 145,988
Tesekkür: 45
92 Mesajinıza toplam 143 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Çağımızın hastalığı: Panik atak Çağımızın hastalığı: Panik atak
çağımızın hastalığı: Panik atak
ANTALYA (İHA) - Oyuncu Kim Basinger'dan Cher'e, Michael Jackson'dan Barbra Streisand'a, ünlü manken Naomi Campbell'dan beyazperdenin başarılı aktörü Nicholas Cage'e kadar pek çok ünlünün de sorunu olan panik atak, tüm dünyada giderek artan bir psikolojik sendrom olarak dikkat çekiyor.
Amerika Birleşik Devletleri'nde her beş kişiden biri panik atak geçirirken, Türkiye'de ise her yüz kişiden dördü tedavi gerektirecek düzeyde panik atak sorunu ile karşı karşıya. Uzmanlara göre, her yüz kişiden onu ise panik atak için sırada bekliyor. Kısaca 'endişe ve kaygı nöbeti' olarak tanımlanan panik atak, hiçbir şey yokken, aniden ortaya çıkabiliyor. 18-25 yaş arasında görülen panik atak, 30 ve 40'lı yaşlarda ise daha ciddi biçimde kendini gösterebiliyor. En fazla 30 dakika süren nöbetler sonunda hastanın yaşam kalitesi düştüğü gibi, sürekli başına kötü bir şey geleceği kaygısı ile yalnız kalamamak, dışarı çıkamamak gibi olumsuzluklar yaşayabiliyor. Tedavisi mümkün olan panik atakta en önemli nokta ise hastanın hastalığını nasıl kontrol altına alabileceğini öğrenmesi.
KABUS GİBİ
Panik Atak Dostları Derneği (PANDOST) internet sitesinde yer alan bilgilere göre, panik atak fiziksel belirtilerle seyreden bir psikolojik sendrom olarak basitçe tarif edilebilmesine karşın, hastaların yaşadıkları hiç basit görünmüyor. Kimilerine göre hissedilenlerin tarifi mümkün değil. çok şiddetli ve sarsıcı olarak yaşanan kalp atımı, beyinde uğultu, basınç, tansiyon çok yükselmiş hissi, giderek benliği saran ölüm korkusu, nefes düzensizliği ile başlayan nöbetler sırasında hasta sonunun geldiğini düşünmeye başlarken, aslında hissedilenler çoğu kez korkulan bir hastalığın belirtisi olarak tanımlanıyor. PANDOST sitesinde, pek çok hastaya yaşadıklarının psikolojik kökenli olduğunu anlatmanın zorluğundan sözedilirken, nöbet sırasında yaşananların ise adeta bir kabus olduğu ve hastayı çaresiz bıraktığı belirtiliyor. Pek çok hastanın nöbet sırasında yaşadıkları nedeniyle acil serviselere koştuğu, kardiyologlara başvurduğu ancak akla bir psikiyatriste gitmenin gelmediği vurgulanıyor.
YAŞAM KALİTESİ DüŞüYOR
Bilgilere göre, nöbetler ya da ataklar gelmeye devam ettikçe, hastalarda iki temel belirti daha ortaya çıkıyor. Bunlardan birincisi beklenti anksiyetesi denen bu atakların tekrarlayacağı korkusu. Hastaların beyni 'ya bunu tekrar geçirirsem' korkusuyla çok fazla meşgul olabilirken, bu durum hastayı depresyona sürükleyebiliyor. Ikinci temel belirti de kaçınmalar. Bu nöbetler yaşandıkça kişi bazı ortam ve durumlarda bulunmaktan kaçınıyor. örneğin çarpıntısı olacağı korkusuyla spor yapmaktan, havasız kalacağı korkusuyla kapalı ortamlardan, herkesin içinde düşüp bayılabileceği korkusu ile kalabalık ortamlarda bulunmaktan, asansörlerden, toplu taşama araçlarından, toplantılardan kaçınmaya başlıyor. Kaçınmanın bir diğer görünümü de yalnız kalamamaya başlamak. Hasta başına bir şey geleceği korkusu ile hep yanında birini bulundurmaya başlıyor. Bazı hastalar evden çıkamaz hale gelebilyor.
FİZİKSEL BELİRTİLER
Panik atakta görülebilen fiziksel belirtilerden bazıları mideye bir şey çöküyor hissi, avuç içlerinde terleme, her tarafta sıcaklık hissetmek, hızlı ve şiddetli kalp atışları, ellerde titreme, diz ve bacaklarda güçsüzlük veya esneklik, titreme duygusu, ağız kuruluğu, boğazda yumruk hissi, göğüste basınç, hızlı nefes alıp verme, bulantı, ishal, baş dönmesi, sersemlik, göz kararması, gerçek dışılık hissi (rüyada gibi), açık olarak (net olarak) düşünememek, bulanık görme, kısmen felce uğramışlık duygusu, ayrılma ya da hayal gibi hareket etme duygusu, çarpıntılar veya düzensiz kalp atışları, ellerde, ayaklarda ve yüzde karıncalanma, göğüs ağrısı, bayılma hissi, midede titreme heyecan, soğuk ve ıslak eller.
KORKU VE NEGATİF DüŞüNCELER
Kaygı ve gerilimin hakim olduğu panik atak nöbeti sırasında genellikle fiziksel belirtilere, korkular ya da negatif düşünceler de eşlik edebiliyor. ölmek üzereyim, kalp krizi geçiriyorum, aklımı yitirmek üzereyim, kendimden geçmek üzereyim, tıkanmadan öleceğim, nefes almam mümkün olmayacak, inme inecek, felç olabilirim, kontrolümü kaybediyorum, tansiyonum çok yükseldi ve beyin kanaması geçirmek üzereyim gibi olumsuz düşüncelerle yaşanan nöbet daha büyük bir kabusa dönüşebiliyor.
TEDAVİ YöNTEMLERİ
Panik atak sadece psikiyatristlerin tedavi etmesi gereken bir hastalık olarak tanımlanırken, tedavinin bir çok yöntemin kombine uygulanması ile daha çabuk sonuç verdiği vurgulanıyor. Tedavide asıl amaç, hastanın hastalığı hakkında bilinçlendirilmesi. Hastanın panik atağı iyi tanıması, tedaviden kaçınmaması ve tedavi için doğru adresi bulması ile 4 ile 6 ay arasında iyileşme şansı yüzde 95 olarak belirtiliyor. Psikoterapi, ilaç kullanımı, nefes egzersizleri, spor ve egzersiz ve üstüne gitme teknikleri ile hastalar yaşadıklarına inanamadıkları bu hastalıktan rahatlıkla kurtulabiliyor.[b] Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |