Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 145,988
Tesekkür: 45
92 Mesajinıza toplam 143 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Yan etkilerinin değerlendirilmesi için gerekli tetkikler
Kan sayımı: Kemik iliği tarafından yapılan ve mikroplarla
savaşan beyaz kürelerin (Iökosit), oksijen taşıyan hemoglobinin ve pıhtılaşmayı
sağlayarak kanamayı durduran trombositlerin sayılarını gösteren bir tetkikdir.
Kemoterapi ilaçlarının çoğu kemik iliği üzerine baskılayıcı etki yaptığı için
genellikle her ilaç tedavisi gününden önce, bazen ise her hafta kan sayımı
yapılması gereklidir. Kan hücrelerinizin miktarı doktorunuz tarafından
belirlenecek ölçüler içinde olmazsa kemoterapi alamazsınız. Bazı durumlarda
tedaviniz ertelenebilir, bazı durumlarda ise kan ürünleri verilerek kan
sayımınız istenen düzeye yükseltilebilir. Daha sonraki kemoterapi kürlerinde bu
yanetkinin en aza indirilebilmesi için size gerekli olan destek tedavileri
önerilecektir. Daha sonra belirteceğimiz sınırlara kadar düşük değerlerin
bulunması kemoterapinin beklenen etkileri olduğu için endişelenmenize gerek
yoktur.
Biyokimyasal kan testleri:
Organlarımızın normal olarak işleyip işlemediğini kanda bakılan üre, kreatinin,
şeker, karaciğer enzimleri gibi bazı biyokimyasal değerlerle anlaşılır. Her
kemoterapi ilacının yan etkisi değişiktir. Doktorunuz sizden kullanılan
kemoterapinin türüne göre değişik biokimyasal testler isteyecektir. Bunları
genellikle kemoterapi gününden 1 gün önce veya belirtilen tarihte mutlaka
yaptırdıktan sonra randevunuza geliniz.
İdrar tahlili :
Böbrek, mesane ve idrar yollarınızda herhangi bir sorunun olup olmadığı taze
idrarda ve bazen de 24 saatlik idrarda bakılan bazı testlerle anlaşılabilir.
Doktorunuz gerekli gördüğü takdirde bu tetkiki yaptırmanız gerekir. KAN HÜCRELERİNİN AZALMASI NE TÜR SORUNLAR DOĞURUR? 1. YORGUNLUK ve KANSIZLIK:
Kemoterapi kemik iliğinin kırmızı hücre yapma yeteneğini bozarak vücutta oksijen
taşınmasını azaltır. Yeterli oksijen ihtiyacı karşılanmadığında dokular
işlevlerini göremezler, bu duruma kansızlık denir. Yorgunluk, baş dönmesi, nefes
dar\ığı yapabilir. Her tedavi öncesi hemoglobin(Hb) düzeyi ölçülerek kan
durumunuz hakkında fikir sahibi olunur. Normalde 14 gr olan hemoglobin düzeyi,
10 gr''ın altına ininceye kadar herhangi bir sorun yaratmaz. Doktorunuz gerekli
gördüğü takdirde size kan verilmesini önerecektir.
Kansızlık oluştuğunda alacağınız önlemler:
*Dinlenmeye daha fazla vakit ayırınız.
* Yorucu işlerden kaçınınız.
* Özellikle yeşil ve lifli sebzeler, kırmızı et ve karaciğer gibi demir
açısından zengin gıdalar alınız.
*Ayağa kalkarken başdönmesini önleyebilmek için yavaş hareket ediniz.
Aşağıdaki durumlarda acilen kan sayımı yaptırarak doktorunuza başvurunuz:
Ara kan sayımlarında hemoglobin miktarınız 7 grın altında ise,
Yorgunluğunuz giderek artıyorsa,
Bilinç bulanıklığı oluşursa, 2. MiKROP BULAŞMASI –İNFEKSİYON
Kemoterapi ,mikroplarla savaşan beyaz kürelerinizi (lökosit) azaltacağı için
mikroplar vücudunuzda daha kolay hastalık yapabilir. Bu yüzden normalden daha
fazla korunmanız gerekecektir. LökositIerin normal değeri 4.000-9.000
arasındadır. Kemoterapi kürleri arasında lökositlerinizin 1000-3000 arasında
değişmesi beklenen bir olaydır, endişeye kapılmanıza gerek yoktur. Her
kemoterapi öncesi lökosit değerinizin doktorunuz tarafından değerlendirilmesi
gerekecektir.
Yeterli düzeylerde olmadıkları takdirde tedaviniz bir süre için erteIenebilir.
1500''ün a!tındaki değerlerde mutlaka doktorunuza haber veriniz
Mikrop Bulaşmaması için Alacağınız Önlemler:
* Ellerinizi sık sık yıkayınız. Özellikle yemek yemeden önce ve tuvaletten
çıktıktan sonra mutlaka yıkayınız.
*Tırnaklarınızı kökünden kesmeyiniz, manikür yaptırmayınız.
* Yaralanmamaya özen gösteriniz.
* Traş olurken jilet yerine elektrikli makinaları tercih ediniz.
* Diş etlerinizi hırpalamayacak yumuşak diş fırçası kullanınız.
* Sivilceleriniz ve yaralarınızla oynamayınız.
* Her gün ılık suyla banyo yapmaya gayret ediniz, vücudunuzu yumuşak bir Iifle
sabunlayınız, kese kullanmayınız.
* Kalabalık ve kirli ortamlardan kaçınınız, bulaşıcı hastalığı olan kişilerle
teması engelleyiniz.
* Sularınızı kaynatarak içiniz, dışarda yemek yemeyiniz.
* Meyve ve sebzelerin iyi yıkanmış olmasına dikkat ediniz.
* Derece ile ateş bakmasını öğreniniz ve kendinizi normalden farklı
hissettiğinizde mutlaka ateşinize bakınız. Yükseldiğinde bol sıvıalınız.
* Kızarıp şişen ve ağrıyan bir bölgeniz varsa doktorunuza bildiriniz.
*Tarımla ve ev işleriyle uğraşırken eldiven takınız.
*Doktorunuza haber vermeden aşı yaptırmayınız.
Cildiniz kuruyorsa krem kullanınız.
Aşağıdaki durumlarda herhangi bir ilaç almadan acilen kan sayımı yaptırarak
doktorunuza acilen başvurunuz:
Ateşiniz 38 derecenin üstüne çıkarsa,
Titreme olursa,
Normal dışı terelem, idrarda yama olursa,
Lökosit sayınız 1500in altına inerse,
Boğazda yanma ve öksürük başlarsa,
Herhangi bir yerinizde kızarma ve ağrı olursa. 3.KANAMA PROBLEMLERİ
Nadiren yüksek doz kullanıldığında kemoterapi ilaçları kanda pıhtılaşmayı
sağlayan trombosit sayısını azaltabilir. Bu nedenle kanamaya eğiliminiz
artabilir. Normal trombosit sayısı 150.000-300.000 arasındadır. Trombosit sayısı
100.000''in altına düşse bile kanama problemleri oluşturmayabilir. Ancak
20.000''in altındaki değerlerde kanamalar olabilir ve acilen önlem alınması
gereklidir.
Trombosit sayınız düşükse alacağınız önlemler:
* ASPİRİN KULLANMAYINIZ, doktorunuza danışmadan ağrı kesici almayınız.
* Doktorunuz izin vermedikçe alkollü içkiler kullanmayınız. * Dişlerinizi
yumuşak diş fırçası ile fırçalayınız.
* Burnunuzu zorlamadan sümkürerek temizleyiniz, parmaklarınızı kullanmayınız.
* Herhangi bir yerinizin yanmaması için özen gösteriniz.
* Yaralanmanıza neden olabilecek aktivitelerden kaçınınız.
*Tahriş yapacak baharatlı, acılı,sıcak ve sert gıdalar almayınız
*Bol sıvı alınız.
*Cinsel ilişki kurmayınız.
* Kabızlık varsa önleyici tedbirler alınız.
* Dinlenmeyi arttırınız.
Bol proteinli gıdalar alınız.
Aşağıdaki durumlarda acilen ka sayımı yaptırarak doktorunuza başvurunuz:
Vücudunuzda morluklar oluşursa,
Özellikle el ve ayaklarda veya herhangi bir bölgenizde toplu iğne başı
büyüklüğünde döküntüler olursa,
Kırmızı veya pembe renkli idrar çıkarırsanız
Burun veya dişeti kanamanız olursa. BULANTI VE KUSMA
Kemoterapiye bağlı en önemli şikayetlerden biridir. Kemoterapi, midenizi ve
beyindeki kusma ile ilgili merkezi etkileyerek kusmaya neden olabilir.
Kullanılan ilaç türlerine, doza ve kişisel özelıikıere göre kusma şideti ve
süresi değişiktir. Bu tür bir yan- etki hiç oluşmayabileceği gibi çok şiddetli
de olabilir.
Ne zaman başlar? Ne kadar sürer?
Hemen tedavi sonrası veya tedaviden 8-12 saat sonra başlayıp 12-24 saat süren
şiddetli bulantı kusmanız olacağı gibi hafif bir bulan- tl sürekli de olabilir.
Daha önce kemoterapi deneyimi olmuş kişilerde bazen tedaviden önce de psikolojik
kökenli kusmalar olabilir. Bulantı ve kusmanızın şiddeti ve süresi hakkında her
kürde doktorunuza bilgi veriniz.
Engellenebilir mi?
Bulantı ve kusmayı engelleyen çok çeşitli ilaçlar mevcııttur. Doktorunuzun
önerisine göre bunları zamanında kullanınız. Bu ilaçlar genellikle kemoterapiyi
aldığınız günlerde ve sonraki birkaç gün süresince kullanılır. Bulantı ve
kusmanızın şiddetine göre tedavinizde ve alacağınız SIVImiktarında değişiklikler
yapılarak, bu yanetkinin azaltılması mümkündür.
Sizin alabileceğiniz önlemler:
* Bulantı ve kusmanın her kemoterapi sonrası olacağı önyargısına kapılmayınız.
* Kemoterapi sırasında kusma oluyorsa tedavi öncesi ve sonrası 1-2 saat birşey
yemeyiniz.
*Uyguıamadan 1-12 saat öncesi ve 1-24 saat sonrasında katı gıdalar yerine
sıvıgıdaları tercih ediniz.
* Az, sık ve yavaş yemek yiyiniz.
* Yemekleri iyice çiğneyiniz.
* Su veya meyve sularını yemek sırasında değil ,yemeklerden 1 saat önce veya
sonra içiniz.
* Yağlı, şekerli ve kızartma türü yiyeceklerden uzak durunuz.
* Yemek kokuları midenizi bulandırıyorsa soğuk ve ılık yiyecekleri tercih
ediniz.
* Bulantıyı azaltmak için elma suyu, kızılcık suyu, Iimonata, meyva suları, çay,
kola, ayran gibi sıvı veya ezilmiş patates, elma püresi, yoğurt, süzme peynir
gibi yarı-katı veya ağzınızda yara yoksa Iimon, ekşi turşu gibi gıdalar
alabilirsiniz.
* Ağzınızda yara yoksa ve sabah kusmaları varsa; yataktan kalkar kalkmaz kraker,
tost, peynir-ekmek gibi kuru gıdaları tercih ediniz.
* Hoşlandığınız yiyecekleri tercih ediniz. Bazı kişilerde kırmızı ete karşı
tiksinti gelişebilir. Bu durumlarda tavuk veya balık yiyerek et ihtiyacını
karşılayabilirsiniz.
* Tuvalet, parfüm, sigara, yemek kokuları gibi sizi rahatsız edebilecek
kokulardan uzak durunuz.
* Yemek yedikten sonraki 2 saat sırt üstü yatmayınız.
* Yemeklerden sonra sessiz bir ortamda dinleniniz.
* Sıkmayan rahat kıyafetler giyiniz.
*Bulantı olduğu zaman derin ve yavaş nefes alma egzersizleri yapınız
* Süreli bulantınız varsa kendinizi oyalayacak aktiviteler yaratınız.
(televizyon seyretme, müzik dinleme, örgü örme, kitap okuma vb. gibi)
* Yatakta yatarken kusarsanız, solunum yollarına kaçmaması için başınızı hemen
yana çeviriniz.
* Kusma çok fazlaysa, gıdalardan yutmadan emme yoluyla yararlanmaya çalışınız.
Kusmayı önleyecek ilaçların fitil ve enjeksiyon formIarını isteyiniz.
* Bulantınız varken ve kusarken yemek yemeye zorlanmayınız.
* Bulantı kusmanızın şiddetli olduğu dönemlerde 3-4 saat süreyle birşey
yemeyiniz, daha sonra sıvı gıdalar alınız. sıvı gıda alımına 2 günden fazla
devam etmeyin.
* Taşıt tutmanız varsa kemoterapi aldığınız gün uzun yolculuk ya mayınız.
* Nahoş metalik ilaç tadını azaltacak nane veya ekşi şekerlemeler yemek
rahatlatıcı olabilir.
* Doktorunuza bulantı, kusmanızın şiddeti, süresi ve zamanlaması konusunda bilgi
veriniz. Onleyecek ilaçlarda değişiklik yapabilir.
Aşağıdaki durumlarda acilen doktorunuza başvurunuz:
Nefes borunuza yiyecek kaçtığından şüpe ediyorsanız,
3-4 saat süreyle, saatte 3ten fazla kusmanız oluyorsa,
Günde 4 bardaktan fazla sıvı gıda alamıyorsanız ve 2 günden fazla gıda
alamadıysanız
İlaçlarınız kusma nedeniyle kullanamıyorsanız.
SAÇ DÖKÜLMESİ: Her zaman olmayan,fakat sık görülen bir yan
etkidir. Doktorunuz kulanacağınız ilaçların saç döküp dökmeyeceği konusunda
bilgi verecektir. Saçlarla birlikte vücudunuzun diğer tüylü bölgelerinde de
dökülme olacaktır. Tüylerdeki dökülme sizi ruhsal açıdan rahatsız edebilir; bu
duygularınızı paylaşmaktan kaçınmayınız.
Öncelikle bu yan etkinin tamamen geçici bir süre için sizi etkileyeceğini
düşünmelisiniz. Tedaviniz tamamlandığında dökülen saçlar ve tüyler yeniden
oluşacaktır ve daha da gür olması mümkündür. Daha önce bu deneyimi yaşamış
kişilerle konuşmak sizi rahatlatacaktır. Bazı merkezlerde saç dökülmemesi için
uygulanan kafatasına soğuk ve baskı uygulama teknikleri merkezimizde bazı
yanetkilerinden dolayı uygulanmamaktadır.
Sizin alabileceğiniz önlemler:
* Kemoterapi başlamadan önce saçlarınızı kısa kestiriniz.
* Saç kaybını gizlemek için isterseniz şapka, peruk, eşarp veya baş örtüsü
edininiz .Saçınız uygunsa kendi saçınızdan peruk yaptırabilirsiniz. Güneşten
korunma dışında bu önlemi almanız tamamen kendi isteğinize bağlıdır.
Saç dökülmesini azaltmak için neler yapabilirim?
* Besleyici şampuanlarla yıkayın, iyice durulayınız ve nazikçe kurulayınız.
* Saçı aşırı taramak ve fırçalamaktan kaçının.Geniş dişli tarakları ve yumuşak
fırçaları tercih ediniz.
* Saç boyaları, spray, jöle, bigudiler, sıkı tokalar kullanmayınız.
* Elektrikli saç kurutma makinalarını mümkünse kullanmayınız. Eğer gerekiyorsa
sıcaklık düzeyi düşük olarak kullanınız. YUTMA GÜÇLÜĞÜ
Ağız içi ve yemek borusu bölgelerdeki hücrelerin yenilenememesi, vücudun
mikroplara karşı daha duyarlı olması, yetersiz sıvı alımı, ağız bakımının iyi
olmaması gibi nedenlerden ötürü kemoterapi alırken ağız içinde, boğazda, yemek
borusunda kuruma, kızarma ve yaralar oluşabilir. Bu durum hem beslenmenizi
engelleyeceğinden hem de mikrop kapmanız için elverişli ortam yaratacağından,
oluşmasını engellemek için gerekli önlemleri almak gerekir. Ağız bakımı için
gerekli önlemler: * Kemoterapiye başlamadan önce dişlerinizde olabilecek
muhtemel çürük ve iltihaplar için mümkünse diş dokturuna görününüz. Kemoterapi
başladıktan sonra kanama sorunları olabileceğinden diş bakımını yaptırmanız güç
olabilir. Kemoterapi sırasında diş probleminiz oluşursa doktorunuzdan ne zaman
tedavi olabileceğiniz konusunda bilgi isteyiniz.
* Dişlerinizi her yemekten sonra ve yatmadan önce yumuşak naylon kıllı (bebek
fırçası) diş fırçası ve çocuk diş macunu ile fırçalayınız. Her fırçalamadan önce
fırçanızı sıcak suyla yıkayınız.
* Trombosit sayınız yeterli ise yatmadan önce diş aralarınızı diş ipliği ile
tahriş etmeden temizleyiniz.
* Yemeklerden sonra ve yatmadan önce bir bardak suya 1 çay kaşığı karb.onat
koyarak hazırladığınız suyla ağzınızı bolca çalkalayınız. Bu ağızdaki asiti
azaltır, kuruluğu ve yaraları engellemeye yardımcı olur. Alkol ve gliserinli
ticari gargaraları kullanmayınız.
* Dudaklarınızı vazelin veya kremle nemli tutarak kuruma ve çatla- maları
engelleyiniz.
* Sigara, alkol, çok sıcak, çok soğuk, baharatlıı acı, sert yiyeceklerden
kaçınınız. .
* Protez kullanıyorsanız, ağzınıza iyi uymasına dikkat edin. Her yemekten sonra
protezinizi çıkararak ağzınızı çalkalayınız.
* Protezlerinizi geceleri her gün suyunu değiştirdiğiniz ağzı kapalı bir kapta
saklayınız.
*Bol sıvıalınız.
*Tüm bu önlemlere rağmen yutkunma güçlüğü, ağız yaraları, ağızda pamukçuk
oluşursa doktorunuzun önerisine göre ilaç ve ek tedbirler almanız gerekecektir.
Bunların bazıları:
1. Ağrı varsa doktorunuzun önerisine göre ağrınızı azaltacak solusyonlar
kullanınız.
2. Sütlaç, evde yapılmış dondurma, muz, bebek mamaları, yumuşak kıvamda yumurta,
yumuşak peynir, puddingler, püre, makarna, haşlanmış patates gibi yumuşak
yiyecekler yiyiniz.
3. Ağzınız çok kuruyorsa, suni tükrük solusyonları kullanınız.
4. Çok bol miktarda sıvı gıda alınız. Domates suyu, portakal, limon, greyfurt
gibi ekşi mevye suları, çiğ sebzeler, tost, kraker gibi kuru, sert gıdalar ve
acılı, baharatlı, tuzlu yiyeceklerden kaçınınız.
5. Kuru yiyecekleri su ve yağla yumuşatabilirsiniz.
6. Tam sıvı gıdaları yutmak güç oluyorsa, daha yoğun; örneğin blenderden
geçirilmiş gıdalar alınız.
7. Eğer doktorunuzca sakıncası yoksa, almanız gereken tablet ve kapsülleri
kırarak, yiyeceklere katarak yutunuz.
8. Yerken ve içerken oturur vaziyette olunuz.
9. Yutamıyacağınız şeyleri yemek için kendinizi zorlamayınız.
10. C ve B vitaminleri alınız (kemoterapi günü kullanılmaz)
11. Şikayetleriniz hafifse ağız bakımınıza yukarıda belirtilen aralıklarla devam
edin.
12. Şikayetleriniz fazla, beslenemiyecek durumda iseniz ve ateşiniz
yüksekse;ağzınızı karbonatla 2 saatte bir çalkalayınız, ağız bakımı için
doktorunuzun önereceği solusyonları kullanınız.
13. Diş fırçası kullanmayınız, steril gazlı bezi parmaklarınıza dolayarak
macunla dişlerinizi hırpalamadan ovunuz.
14. Protez kullanıyorsanız iyileşinceye kadar kullanmayınız. İSHAL
Kemoterapi alırken dışkılama düzeninizde değişiklik olabilir. Bu durum bazı
sınırlar içinde önemsizdir. Eğer günde 4 veya 5 kezden fazla sulu dışkılama
varsa bu duruma ishal denir ve önlem almanız gerekir.
İshal olduğunuz zaman neler yapacaksımz?
* 24 saatlik dışkılama sayınızı, dışkınızın, rengini, kıvamını doktorunuza
bildirmek için gözlemleyiniz.
* İshaliniz devam ettiği sürece çok posa bırakan ve sindirim sisteminizi tahriş
edebilecek gıdalar almayınız. Bunlar; çiğ sebzeler, kepekli veya bütün taneli
buğday ekmeği, fındık, çekirdek, yağlı gıdalar, fasulye, taze ve kurutulmuş
meyveler, meyve suları (muz, avokado, elma ve üzüm hariç), çikolata, baharatlı
ve acılı yemekler, sarmısak, hardal turşu ve alkollü içeceklerdir.
* Yüksek kalorili ve potasyum açısından zengin gıdalar alın. Bunlar; peynir,
yumurta, haşlanmış patates, pirinç lapası, makarna, muz, şeftali, tuzlu ayran,
yoğurttur.
* En azından 3 litre sıvı alın. Sıvı ihtiyacı için sudan başka et suyu, elma
suyu, üzüm suyu, açık çay, ayran gibi sıvılar da almalısınız.
* Kafeinli ve karbonatlı içecekler içmeyiniz.
*Üzüm pekmezinden kaçınınız.
*Kahve , koyu çay, alkol, tütün ve tatlılardan uzak durunuz.
* Sık sık ve az yiyiniz.
* Ishaliniz 2 günden daha uzun sürerse ve çok şiddetli ise doktorunuza sorarak
sadece sıvıgıda alınız. Kendinizi iyi hissettikçe, az posa bırakan yiyecekleri
ekleyiniz. Sadece sıvıgıdayı iki günden fazla almayınız.
* Eğer ishalinizi şiddetlendirdiğini hissederseniz süt ve süt ürünlerinden
kaçının.
* Anal bölgenizi her dışkılamadan sonra sabunla iyice temizleyin, ılık su ile
durulayın.
* Anus çevresindeki kızarıklık ve çatlaklara dikkat edin ve doktorunuza
bildirin.
* Doktorunuzun önerdiği ishal kesici ilaçları düzenli olarak kullanınız.
Aşağıdaki durumlarda acilen doktorunuza başvurunuz:
Eğer ishaliniz günde 6-8 kereyi aşar ve 2 günden aza sürerse,
Karnınızda kramp tarzı ağrılarınız 2 günden fazla sürerse KABIZLIK
Dışkılama sıklığınızın herzamankinden daha az olması , dışkının sertleşmesi ve
ağrılı ve rahatsız edici olmasına kabızlık denir. Kemoterapi aldığınız sürece
aldığınız ilaçlara, herzamankinden daha az hareket etmenize ve az yemenize bağlı
olarak kabızlık gelişebilir. Kabızlık giderici ilaçlar kullanabilirsiniz, fakat
öncelikle doktorunuza danışmanız gerekir.
Kabızhğı önlemek için neler yapabilirsiniz?
* Bol miktarda ve özellikle ılık sıvıalmaya çalışınız.
* Posa bırakan gıdaları tercih edin Bunlar; çiğ veya pişmiş sebzeler, meyveler
(özellikle kabuklu ve çekirdekli olanlar), meyve suları,hoşaf ve komposto
(özellikle kayısı ve erik), fındık, patlamış mısır, kepek ekmeğidir.
* Kabızlık yapabilecek yumurta, peynir, patates, pilav, makarna gibi gıdaları az
miktarda yiyiniz.
*Tolere edebildiğiniz derecede aktivitenizi arttırın ve yürüyüş yapın.
* Dışkılamak için zaman ayırınız.
* Öğünleri hep aynı zamanda yemeye dikkat ediniz.
Aşağıdaki durumlarda acilen doktorunuza başvurunuz:
Normal alışkanlağınızı 2 günden fazla aşan gaz ve dışkı çıkışı olmazsa,
Kabızlığa ek olarak bulantı ve kusmanız da varsa,
Dışkıda kann varsa. KEMOTERAPİNİN KAS VE SİNİR SİSTEMİNİZE ETKİSİ
Bazı ilaçlar sinir sistemini etkileyerek ellerde ve ayaklarda, özellikle
parmaklarınızda uyuşma, yanma, kuvvetsizlik, karıncalanma, his- sizlik
yapabilir. Ayrıca nadiren de olsa denge kaybı, eşyaları tutmada güçlük, eklem
ağrıları, işitme kaybı, karın ağrısı ve kabızlık olabilir. Bazı ilaçlar da
kaslarınızi etkileyerek kuvvetsizlik ve zayıfiığa neden olabilir.
Bu etkiler rahatsız edici olsa da genellikle önemli değilir ve ilaç kesildikten
sonra zamanla kaybolur, nadiren kalıcı olabilir. Doktorunuzla görüşmelerinizde
bu tür belirtleriniz kalıcı oluyorsa belirtiniz. Eğer bu tür belirtileriniz
varsa:
* Delici ve kesici araçları kullanırken, bir yerinizi kesmemek ( için dikkatli
olunuz.
* Yürürken, merdiven çıkarken bir yerlere tutununuz, gerekirse ''ii baston
kullanınız.
* Ayakkabılarınızın ayaklarınıza uyan ve iyice kavrayan şekilde olmasına dikkat
ediniz. CİLT VE TIRNAKLARINIZA ETKİSİ
Kemoterapi aldığınız sürece nadiren kızarma, kaşınma, soyulma, kuruluk ve
sivilce gibi önemli olmayan cilt sorunları görülebilir. Cilt ve tırnaklarınızın
renginde değişiklikler olabilir. Tırnaklarınız kolay kırılabilir ve üzerlerinde
çizgilenmeler oluşabilir. Kemoterapi verilen damarlarda oluşan renk koyulaşması
önemli değildir, tedaviniz tamamlandıktan 1-2 ay sonra kaybolur.
Sizin alabileceğiniz önlemler:
* Cildinizde aşırı kararma olacağı için kemoterapi alırken güneşlenmeyiniz.
* Güneşlenmeseniz bile güneş etkisine maruz kalacaksanız koruyucu krem
kullanınız.
* Sivilce oluşursa cildinizi temiz ve kuru tutunuz.
*Kuruma oluyorsa sıcak ve uzun banyo yerine, kısa ve ılık banyolar yapınız ve
nemlendirici krem ve losyonlar kullanınız. Alkol içeren parfüm, traş losyonu,
kolonya kullanmayınız.
*Tırnaklarınızı korumak için iş yaparken eldiven giyiniz.
Aşağıdaki durumlarda acilen doktorunuza başvurunuz:
İlaç verilen damarda ilaç verilirken veya daha sonra kızarma, ağrı ve şişlik
oluşursa. Bu bulgular ilacın damar dışına kaçtığını gösterir.
Tüm vücudunuzu kaplayan kızarıklık, döküntü ve efes darlığı olursa. Bu
bulgular allerjik bir reaksiyon olduğunu gösterir. MESANE VE BÖBREKLERİNİZE ETKİSİ
Kemoterapi ilaçlarının bazıları böbrekler ve mesanenizde geçici veya kalıcı
etkiler yapabilir. Kullandığınız ilaçların böylesi bir etkisi olup olmadığını
doktorunuza danışmalısınız. Doktorunuz sizden her kürde eğer böbreklerinizi
etkileyen bir ilaç kullanıyorsanız böbrek fonksiyonlarınızı değerlendirecek
tetkikler, eğer mesanenizi etkileyen bir ilaç kullanıyorsanız idrar tahlili
isteyecektir. Bunları mutlaka her kemoterapi öncesinde yaptırmalısınız. Bazı
ilaçlar idrarınızın rengini değiştirebilir; Farmarubisin ve Adriamisin
kırmızıya, Novantron maviye boyar, Bu durumu doktorunuza sorarak gereksiz
endişelerden kurtulunuz.
Sizin alabileceğiniz Önlemler:
* Bol sıvı içerek idrar miktarınızın fazla olmasını sağlayınız. Meyvve suları,
çay, kahve, dondurma, çorba gibi gıdaların hepsi sıvı sayılır, sadece su olarak
düşünmeyiniz.
* Sıvı alamını güne eşit şekilde bölmeye çalışınız. Örneğin sekiz saatte bir
günlük alacağınız miktarın üçte birini alınız.
* İdrarınızı tutmayın. Sık sık tuvalete gidin.
Aşağıdaki durumlarda acilen doktorunuza başvurunuz:
İdrarda yanma veya her iki bel bölgenizde veya kasıkta ağrı olursa
İdrar kırmızı veya farklı renkte olursa (boyayan ilaçlar hariç ),
İdrar bulanık ve pis kokuluysa,
Çok sık idrara çıkıyorsanız,
İdrar yapamıyorsanız,
Titreme ve ateşiniz olursa. CİNSEL FONKSİYONLARINIZA ETKİSİ
Bazı kemoterapi ilaçları üreme organlarının işlevlerini etkileyebilir. Erkekler için
Erkeklerde sperm sayısını azaltarak geçici veya kalıcı kısırlığa neden olabilir.
Cinsel fonksiyonlar ve istek üzerine yan etkisi yoktur. Doktorunuzla
kullanacağınız ilaçların kısırlık yapıp yapmıyacağını konuşunuz. Eğer ilerde
çocuk sahibi olmayı düşünüyorsanız ve kullanacağınız ilaçlar kısırlık yapıyorsa
kemoterapi başlamadan önce yurt dışındaki sperm bankalarına başvurabilirsiniz.
Böylelikle kemoterapi başlamadan önce spermleriniz dondurularak ilerde
kullanılmak üzere saklanabilir. Kadınlar için
Kemoterapi ilaçları yumurtalıklarınızı ve hormonal durumunuzu etkileyebilir.
Bazen kemoterapi alırken normal adet kanamalarınızın düzeni değişebilir veya
tamamen kesilebilir. Verilen ilaca, dozuna bağlı olarak geçici ve kalıcı
kısırlık oluşabilir. Kemoterapi alırken sakat çocuk sahibi olabileceğinizden
doktorunuza danışarak uygun doğum kontrol yöntemlerinden birini kullanınız.
Hormonal dengenizde değişiklikler olabileceği için menapoza benzer ateş
basmaları, terleme, vajinada kuruluk, yanma gibi belirtileri olabilir. Bu tür
sorunlarınızı doktorunuza bildiriniz. TERLEME
Havanın sıcak oluşuna bağlı olmaksızın genellikle geceleri olan aşırı sıvı
kaybıdır. Bir infeksiyon belirtisi olabileceğinden terleme öncesinde ateşinizin
yükselip yükselmediğini kontrol edin.
Aşırı terlemeniz oluyorsa:
* Nemi alması için 2 kat giyecek giyiniz.
* Islak giysilerinizi sık sık değiştiriniz. * Yatağınızı kuru tutunuz. * Sık sık
banyo yapınız.
* Odanızı cok sıcak veya çok soğuk tutmayınız. Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |