gülümsemek

[*kelebek*]

Bir tebessüm, birçok şey anlatır. İçinde yüklü olan anlam ve hisler karşı tarafa doğru akar. Yüzümüzdeki gülümseme, içimizi dışa yansıtan bir ayna gibi görev yapar. İletişim ve ilişkilerimizde de büyük rol oynar.

Küçük bir gülümsemenin insanlar üzerinde büyük ve olumlu bir etkisi vardır. Bu etki hem gülümseyen hem de gülümsenen kişilerin üzerinde gerçekleşir. Güler yüz, ilişki ve iletişimlerinizin anahtarıdır ve tüm kalp kapılarını açar. İnsan, gülümsemeyle kendi iç dünyasını, samimiyetini, niyetini açıkça ifade eder. İnsanın gerçek dünyası, gülümsemesiyle açığa çıkar.

Gülümsemeniz, kişiliğinizi ortaya koyar ve bir imza gibi sizi ifade eder. Fotoğraf çektirirken takındığımız gülümseyen tavırla, iletişim ve ilişkilerimiz sırasındaki gülümsememiz farklıdır. Birisi sahtedir, diğer ise gerçektir ve imzanızdır.

Gülümseme, karşınızdaki kişiyi fark ettiğinizin, onu önemsediğinizin, sevgi ve saygı duyguları beslediğinizin göstergesidir. Gülümsediğiniz insan gülümseyerek size uyum sağlar ve siz de gülümseyen bir insana gülümseyerek uyum sağlarsınız.

İlişki ve iletişimde gülümseme karşılıklı olarak atılan bir imza gibi iletişim ve ilişkilerimizi garanti altına alır. İlişkilerin ve iletişimin başlangıcı ve devamında kilit noktası, gülümsemedir. İçten ve iyi niyetli, sıcak bir gülümseme diğer insanlara da olumlu duygular aşılayan bir davranıştır.

Günümüzde birçok politikacı da gülümsemenin önemini keşfetmiş ve gülümseme ile ilgili çalışmalar yaparak beden dillerini güçlendirmiş, etkililiklerini artırmayı hedeflemişlerdir; çünkü gülümsemeleriyle vatandaşın duygu ve düşüncelerine imza atmanın önemini keşfetmişlerdir.

İçten gelen bir gülümseme, ’senden hoşlandım, sana dostça ve arkadaşça yaklaşıyorum’, ’seni önemsiyor ve anlamaya çalışıyorum’, ’sana karşı açığım’ gibi düşünce ve duygular içerir.

Thomas Babington Macaulay ‘Güler yüz altın anahtardır.’ diyerek, gülümsemenin ilişki ve iletişimdeki önemli bir imaj olduğunu açıkça ifade etmiştir.

Gülümsemek, Her Sohbetin ve İletişimin Anahtarıdır

Gülümsemek, hem beyinde hem de bedende olumlu enerjiye dönüşür. Bu enerji ise, iletişimde en kısa ve net köprüyü oluşturur. Yüz yüze yaptığımız iletişimde, sosyal yapı içerisindeki tüm ilişkilerimizde sözlerimizden daha fazla etkiye sahiptir; çünkü gülümsemenizle ilişkilerinizi imzalar ve teminat verirsiniz.

Hz. Muhammed (s.a.v), bir konu anlatırken gülümserdi. Bir hadis-i şerifinde de; ‘Gülümsemek, sadakadır.’ diye buyurarak gülümsemenin önemini ifade etmiş ve teşvik etmiştir.

Gülümsemek, güler yüzlü olmak, az gülmek, çok gülmek, kahkaha atmak, yapmacık gülümsemek, alaycı gülümsemek, küçümseyici gülümsemek arasında fark vardır. İçten, samimi, gerçek olanların dışında kalanlar teşvik edilmemiş ve sakınılması gerektiği ifade edilmiştir; çünkü gülümsemeniz ilişkilerinizde sizi kâr da ettirir zarar da. Gülümsemek yalnızca diğer insanlarla iletişim kurmak, ilişkilerinize katkı sağlamak ve bu ilişkilerinizi geliştirmekle kalmaz, kendinizle barışık olmanızı da sağlar.

Gülümsemek, insanın o an içinden gelen sevgi ve mutluluk dolu duyguların dışa yansımasıdır. Bir tebessüm birçok şey anlatır, içinde yüklü olan anlam ve hisler karşı taraftaki insana doğru akar. Bir gülümsemenin neler yapabileceğini düşünün! Bunu düşünmek bile yüzünüze bir tebessüm getirdi değil mi?

Yümüzdeki gülümseme, içimizi dışımıza yansıtan bir ayna görevi görür. İletişimimizde ve ilişkilerimizde de büyük rol oynar. Bize gülümseyen bir insana biz de gülümseriz. Sizin gülümsediğiniz bir insan da size gülümser.

Sevgi ile gülümsediğiniz bir arkadaşınız size surat asarsa ne yaparsınız? Size karşı beslediği sevgiden şüphe eder misiniz? Ya siz, içinizden gülümsemek gelmediği bir arkadaşınıza karşı ne hissedersiniz? Yüzünüzde öyle bir ifade ile gülümsemelisiniz ki, çevrenizdeki insanlar sırf bu sıcak ve sevgi dolu gülümsemeniz için size yaklaşsınlar. Hatta öyle bir ifadeyle gülümseyin ki, insanlar bu gülümsemeye aşık olsunlar.

Gülümsemediğinizi fark ettiğinizde bunu niçin yaptığınızı sorun kendinize. Eğer gülümsememek sizi rahatsız etmiyorsa, somurtmaya devam edin. Ancak, çevrenizde sizin somurtmanızı istemeyen insanlar olduğunu unutmayın. Gülümseyen insanlarla birlikte gülümseyin ve üzerinizdeki değişimi görün. Gülümsemediğinizde çevrenizdeki birkaç kişiyi de kendi uçurumunuza çekersiniz, gülümsediğinizde ise kalbinizden doğan gökkuşağının renkleriyle renklenirsiniz.

Gülümsemenin Anatomisi

Gülümseme, sosyal ve psikolojik sağlığın en önemli belirtisidir. Gülümseme, hem kişinin vücut kimyasına hem de ilişkilerinin yapısına nüfuz eden bir şifa kaynağıdır. Gülümseyen kişinin üzerindeki stres azalır. Hem gülümseyen hem de gülümsenen kişiler, bu süreç içerisinde gerilimlerinden uzaklaşırlar.

İnsan gülümsediğinde yüzündeki kasların ilgili 17’si faal durumdadır. Surat asmak için ise 43 kas faal olmaktadır. Yüzdeki sadece 17 kası kullanarak her insan imajına katkı sağlayabilir, sosyal çevrede kabul görülürlüğünü artırabilir ve sağlıklı iletişimler için kendisine fırsatlar sunar.

alıntıdır