05-01-2009, 03:11 AM
|
#1 (permalink)
|
Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Hamilelikte Cinselliği Yeniden Keşfedin Hamilelikte Cinselliği Yeniden Keşfedin
Annelik içgüdüsünün ne demek olduğunu biliyoruz. Ancak, bebeğinizi korumak adına cinselliğinizi neden rafa kaldırıyorsunuz? Elbette ki hamileliğin insan yaşamındaki en önemli fizyolojik değişim olduğu bir gerçek. Ama doktorunuz tıbbi bir gerekçeyle yasaklamadıysa bir anne adayı olarak istediğiniz zaman eşinizle birlikte olmanızda hiçbir sakınca yok. Ancak bu dönemde seks yapmak istemiyorsanız kendinizde bir eksiklik olduğunu ya da bir şeylerin yolunda gitmediğini düşünmenize de gerek yok. Hatta bu durum sadece anne adayları için değil, baba adayları için de geçerli. Ebeveyn olma duygusunun ilişkiniz üzerinde yarattığı baskı sebebiyle cinsel birliktelikten kaçınmanız normal. Bu durumu karşılıklı konuşarak halletmeye çalışın. Hamilelikte cinselliğin olumlu taraflarını da bir hayal etmeyi deneyin. Düşünsenize artık yalnızca karı - koca değil aynı zamanda anne ve baba olmaya adaysınız. İlişkinizin bu yeni boyutunu keşfedip bunu yeni bir heyecan olarak yatak odasına taşımaya ne dersiniz? Üstelik hamilelikte düzenli seks yaşantısı sizi doğuma daha iyi bir şekilde hazırlıyor! ( Konuyla ilgili daha ayrıntılı bilgi için tıklayın ) Cinsel arzum niçin kayboldu?
"Bir bebeğimiz olacak, eşimle daha yakın olmamız gerekirken birbirimize neden bu kadar uzaklaştık?" Bu soruyu soran ilk anne adayı siz değilsiniz. Bebek bekleyen çiftlerden bazıları birbirlerine her zamankinden daha çok yakınlaşırken, bazıları arasında da büyük bir mesafe açılıyor. Uzmanlar, eşlerin hamilelik döneminde birbirlerine yakınlaşmalarının ya da birbirlerinden uzaklaşmalarının; kadının ve erkeğin tecrübeleriyle ilgili olduğunu düşünüyor. Eşlerin cinselliğe olumsuz yaklaşmalarının nedenleri arasında şunlar sıralanıyor:
- Değişimin yarattığı korku: Değişimlerden korkan bir kadın, hamilelik döneminde tedirginlik yaşamaya başlıyor. Gelecekle ilgili endişeleri olan, anne rolünün altından kalkamayacağını düşünen ve güzelliğini kaybettiğine inanan kadınlar hamilelik dönemini stres içinde geçiriyor. Bu durum da cinsel arzularını kaybetmelerine yol açıyor.
- Cinsellik ve anneliğin bağdaşmaması: İnanmayacaksınız belki ama bu söylediğimiz erkeklerin takıntısı! Nasıl mı? Bazı erkekler kadın ve anne arasındaki bağlantıyı kurmakta zorluk çekiyor. Bu da erkeklerin eşlerinden cinsel anlamda uzaklaşmalarına sebep oluyor. Cinsellik ve annelik birçok erkek için birbirinden taban tabana zıt iki kavram. Bu arada hanımlar sakın telaşa kapılmayın, bu durum en geç doğumdan sonra ortadan kalkıyor!
- Görüntünün değişimi: Bu söylediğimiz hem erkek hem de kadın için geçerli. Erkekler eşlerinin bu yeni durumuna alışmakta zorluk çekiyor ve klasik kuralı uyguluyor. Erkekliğin 10'da 9'u kaçmaktır! Anlayacağınız eşi ile kendisi arasına mesafe koyuyor. Eh, kadınların da erkeklerden bir farkı yok aslında. Onlar da gittikçe büyüyen karınlarının eşlerine çekici gelmeyeceğini düşünerek kendilerini geri çekiyor.
- Aile hikayeleri: Hayatı boyunca hamileliğin çok zor, doğumun çok sancılı ve tehlikeli olduğunu duyan kadınlar, yaşadıkları müthiş deneyimin tadını çıkaramadıkları gibi hamilelik döneminde cinsellikten korkuyor.
- Olumsuz deneyimler: Erken doğumu veya düşük tehlikesini yaşayan çiftler ikinci hamilelikte hassaslaşarak daha çekimser davranıyor. Bilinç altında yatan ``cinsel ilişkinin bebeğe zarar verebileceği'' düşüncesiyle seksten kaçıyorlar. Oysa bu düşünce tamamen yanlış. Bebek rahim içinde rahat ve korumalı bir ortamda bulunuyor. Kesinlikle korkmanıza gerek yok!
- Orgazmın düşük tehlikesi yaratacağı korkusu: Orgazm sırasında kasılmalar yaşanması normal ancak bu durumun tehlikeli olmadığını söyleyebiliriz. Bebeğiniz orgazmın kesinlikle farkında bile değil. O kendi dünyasında mutlu mesut yaşıyor. Siz cinselliğin keyfini çıkarın. Zaten riskli bir grupta bulunuyorsanız doktorunuz size cinsel birlikteliği ve orgazmı yasaklayacaktır. Cinsellikten korkmayın, eşinizle konuşun
Bugünler sizin ve eşiniz için en özel günler. Korkularınızı birbirinizden gizlemeniz hiç doğru değil. Sorunun nereden kaynaklandığını karşılıklı konuşarak bulmak elinizde. Büyüyen karnınızı mı beğenmiyorsunuz veya annelik duygusu ile cinselliği yan yana mı koyamıyorsunuz? O halde anlatın birbirinize korkularınızı. Meraklanmayın, kimse söylediklerinizden dolayı kırılmaz. Yeter ki karşılıklı dürüst olun. Unutmayın ki doğumdan önceki 6. haftaya kadar seks yaşantınızı sürdürmek elinizde. Gereksiz korkularla bu farklı deneyimi yaşamaktan kendinizi alıkoymayın. (Tabii ki doktorunuz izin verdiği sürece!) Sevişmenin yaşantınıza getireceği olumlu etkilerden siz de yeterince nasiplenin. Neler mi bunlar? Her şeyden önce sizi ve eşinizi birbirinize yakınlaştırıyor, karşılıklı daha nazik olmanın keyfini sürebiliyorsunuz. Bir de fizyolojik olumlu özelliğini belirtelim isterseniz. Cinsel ilişki, kasık bölgenizdeki kasların doğum için hazırlanmasına yardımcı olarak sizi rahatlatıyor. Hamilelik döneminde seks konusunda daha fazla bilgi için Doç. Dr. Cem Fıçıcıoğlu ile yapılan röportajı okuyabilirsiniz: Kısa kısa öneriler...
- Eşiniz gerçek anlamda bir ilişkiye hazır olmadığını belirtiyorsa onun yanına uzanın ve romantizmin keyfini çıkarın. Burada sözümüz erkeklere: Unutmayın ki kadınlar kendilerine dokunulmasından büyük haz duyuyor. Eşinize dokunun ve okşayın, iltifat edin.
- Anne - baba olmanın da o kadar kolay olmadığını aklınızdan çıkarmayın. Bu nedenle eşinizin bazı kısıtlamalarını kabullenin. Özellikle hamilelik döneminde güzel ve uzun süreli bir cinsel ilişki kolay kolay oluşmaz.
- Cinsel ilişkinin herhangi bir anında kanama olması durumunda derhal doktorunuza haber verin. Bu durumda cinsel hayatınıza kısıtlama getirilmesinin söz konusu olabileceğini unutmayın.
Kaynak: Bebek Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |
Offline
| |