Geri git   Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri > Hedeflerimiz ve Biz Klubü > Hedef Ön Hazırlık > Hedefler Makaleler

Uyarılar

Hedefler Makaleler hedefe ulaşmak, hedefe ulaşma, hedeflere ulaşmak, hedeflere ulaşma, hedeflere ulaşmanın yolları, hedeflere ulaşmak için, hedefe ulaşmanın yolları, hedefe ulaşmak için

SIRCI SIRRIN SIRRINI ANLATTI-the secretin yaratıcısı

Hedef Ön Hazırlık ve Hedefler Makaleler SIRCI SIRRIN SIRRINI ANLATTI-the secretin yaratıcısı Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız SIRCI, SIRRIN SIRRINI ANLATTI! Yazan: Ayşe arman Bir gün herkes mutlu olacak Kendisi kabul etmese de... O bir efsane... Çünkü kitabı dünya çapında olay yarattı. ABD’de 8.1 milyon kitap satma gibi bir başarıdan söz ediyoruz. Aklınıza gelmeyecek kadar çok ülkede. ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Hedefler Makaleler telkin cd indir izle İstanbul Hedefler Makaleler nerededir kimdir Hedefler Makaleler çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Hedefler Makaleler hipnoz Hedefler Makaleler olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Hedefler Makaleler hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Hedefler Makaleler kuantum düşünce kitap haberi

SIRCI SIRRIN SIRRINI ANLATTI-the secretin yaratıcısı

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 24-06-2007, 12:50 PM   #1 (permalink)
Moderator
Abdullah Canıtez
 
keops - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Jan 2007
Mesajlar: 401
Tesekkür: 154
290 Mesajinıza toplam 2,351 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
keops is a glorious beacon of lightkeops is a glorious beacon of lightkeops is a glorious beacon of lightkeops is a glorious beacon of lightkeops is a glorious beacon of lightkeops is a glorious beacon of light
Standart SIRCI SIRRIN SIRRINI ANLATTI-the secretin yaratıcısı

SIRCI, SIRRIN SIRRINI ANLATTI!


Yazan: Ayşe arman

Bir gün herkes mutlu olacak


Kendisi kabul etmese de... O bir efsane...

Çünkü kitabı dünya çapında olay yarattı.

ABD’de 8.1 milyon kitap satma gibi bir başarıdan söz ediyoruz.

Aklınıza gelmeyecek kadar çok ülkede. Bu kadar göz önünde bir isim ne televizyon programlarına çıktı, ne de gazetecilere röportaj verdi. Ama kitap çıktı.

9 kere Oprah Winfrey’e, 5 kere Larry King’e konu oldu. Anlayın artık ne kadar çok konuşulduğunu.

Bu kitap, insanları yakalıyor, kendine çekiyor ve konuşturuyor. Pazarlama stratejisi olarak da harika, okumaktan sıkılanlar için iki saatlik DVD’si var, gözünüzü kırpmadan, mıhlanmış gibi izliyorsunuz.

Herkesin mutluluğu arayıp bulmakta zorlandığı bir dönemde biri çıkıyor, hayatın "Sır"rını, yani Çekim Yasası’nı anlatıyor. Secret bu, Çekim Yasası. "Siz, evrendeki en güçlü mıknatıssınız.

İçinde barındırdığınız manyetik güç, yeryüzündeki her şeyden daha güçlü. Bu akıl sır ermez çekim gücünü yayan ise, yine sizin düşünceleriniz." Herkes, kendi hayatının Michalengelo’su.

Rhonda Byrne, Time Dergisi tarafından dünyanın en etkileyici 100 isminden biri seçildi. Bu kitabı, daha çok konuşacağız, daha çok tartışacağız. İşte bu yüzden Mia Owo’dan çıkan Secret’ı en azından eksik kalmamak için okumak gerekiyor. Çünkü en son trend bu.

Kitabı Tükiye’ye getiren ve Rhonda Byrne ile röportaj yapmamı sağlayan yayıncı Birol Gündoğdu’ya teşekkür ederim.

Ayrıca tebrik ederim, 7 haftada 180 bin adet sattı, Secret Türkiye’de de rekora gidiyor...

Tebrikler! Müthişsiniz. İnanılmaz bir başarı. Çekim yasası sayesinde mi? Yoksa engin televizyon tecrübeniz sayesinde mi?

- Tabii ki televizyon tekniklerine hakim olmam, bu projede bana çok yardımcı oldu ama asıl neden, Çekim Yasası’dır. Böyle olmasını istedim, gözümde canlandırdım ve sonra da olmasına izin verdim...

"Secret" yani "Sır", nedir? Yeni bir felsefe mi? İdeoloji mi, tarikat mı? Din mi?

- Hiç alakası yok. Secret, yani Çekim Yasası ne bir din ne de herhangi bir dine alternatif olarak geliştirilmiş bir şey. Bir felsefe de değil. Secret, bilimsel bir olay. Yerçekimi gibi evrenin en büyük yasalarından biri. Çekim Yasası gerçekten var. Burada fiziksel bir durumdan söz ediyoruz, soyut değil. İnsanlığın, zaten binlerce yıldır bildiği ama uygulamadığı bir şey. Bir hatırlatma yapmak istedik. Çünkü birçok insanın, buna ben de dahildim, böyle bir şeyden haberi yoktu. Kitabımın önsözünde de var, hayatımda her şeyin kötü gittiği bir dönemdi. Babamı kaybetmiştim, sevdiğim insanlarla ilişkilerim altüst olmuştu. Felaket hissediyordum kendimi. Kızım Hayley bir gün 100 yıllık bir kitap hediye etti. İşte o kitabı okurken farkına vardım...

Nasıl yani?

- Beynimde bir görüntü belirdi ve kayboldu. Secret’la ilgili ipuçları. Sonra işin peşine düştüm, tarih boyu geriye gittim ve Einstein’dan tutun Shakespeare’e kadar pek çok büyük insanın Secret’ı uyguladığına tanık oldum. Ve bilgisayarımla Secret’i bilen insanlara çağrı yaptım. Birer birer ortaya çıktılar. Ve onlarla birlikte bu kitabı yazdım. Tüm dünyayı Çekim Yasası’ndan haberdar etmek için...

Kendinizi, insanlığa müthiş bir iyilik yapıyor gibi mi hissediyorsunuz?

- Bunu insanlığa yapılmış bir iyilik ya da jest olarak düşünmüyorum. Ama insanlığın iyi düşünme konusunda bir adım ileri atmasını sağladımsa bundan ancak mutlu olurum. Bize gelen haberler de bunu gösteriyor. Dünyanın dört bir yanında olumlu düşünenlerin sayısı günden güne artıyor. Benden mutlusu yok.

ÊEinstein’ın ya da Hugo’nun ya da Newton’ın sadece olumlu düşünerek belli başarılara imza atmış olmaları mümkün mü? Secret sayesinde mi dáhi oldular yani? Gerçekten buna inanıyor musunuz?

- Size pek çok şeyin varlığını kanıtlayamam. Ama bu, onların var olmadığını göstermiyor. Herkesin bildiği şöyle bir gerçek var, beynimizin sadece yüzde 5-7’lik bir kısmını kullanıyoruz. Bu oranın yüzde 90-100’lere çıkacağı bir ortamda, Çekim Yasası’nı kullanarak bu büyük düşünürlerin yaptıklarından belki daha fazlasını yapabilmek mümkün olacak.

Kanepeye uzanıp "Secret"ın filmini izleyince ya da kitabını okuyunca, insan hemen yapabilirim duygusuna kapılıyor. O kadar kolay mı gerçekten?

- Evet kolay. Ama yapmanız gereken, aklınıza gelen olumsuz düşünceleri kovmak filan değil, farkına vardığınızda onlara takılmamak...

İyi de bu söylediğiniz bile zor!

- Kendinizi olumsuz şeyler düşünürken yakalarsanız, hemen sizi mutlu edecek başka bir şey düşünün. Tabii ki gün be gün bu gelişecek. Bir de bakacaksınız ki, aklınıza artık olumsuz şeyler gelmiyor.

Ne yani, bütün olumsuz terimleri, "hayır"ları, "olmaz"ları "istemiyorum"ları, hayatımızdan çıkarmamızı mı tavsiye ediyorsunuz?

- Evet aynen öyle yapıyorum. Çünkü doğrusu bu. Böylece olumlu şeyleri titreştirir ve hayatımıza yalnızca olumlu şeyleri çekeriz. Böyle bir hayat da gerçekten yaşamaya değer olur.

Êİyi de bir arkadaşım, artık ona Bebek Kahve’de "Adaçayı içer misin?" dediklerinde, Secret’ı hayatına adapte edecek ya, olumsuz bir cümle kurmak istemediği için, "Hayır!" yerine "Belki sonra..." diyormuş. Biraz gülünç değil mi?

- Neden gülünç olsun? İyi ki böyle yapıyor arkadaşınız, söyleyin ona, doğru yolda. Zamanla bu şekilde düşünmeye ve konuşmaya alışıyorsunuz, olumsuz şeyleri hayatınızdan ayıklıyorsunuz.

ÊYani "Secret"a göre negatif olmayacağız, karamsar olmayacağız, kızgın olmayacağız öyle mi? İyi de bazılarının mizacı öyledir. Her şeyi sorgular, şüphe duyarlar... N’apsın onlar, kişilik mi değiştirsinler?

- Hiç kimse negatif, pesimist ya da agresif doğmuyor. Tamam, hepimizin genetik kodları farklı ama olumsuzluk ve mutsuzluk insanın doğasında yok. Belki çok çok küçük yaşlarda aileden ya da bir başkasından edinilen olumsuz yönler, bize bazı insanları doğuştan öyleymiş gibi gösteriyor. Oysa doğru değil. Canlıların doğası, mutluluktur ve bence herkes mutlu olmak için elinden geleni yapmalıdır. Yeryüzündeki gerçek, mutluluktur. Dolayısıyla, sevgidir...

Kuşku duymayacağız, paranoyak olmayacağız, kimse hakkında kötü şeyler düşünmeyeceğiz... Herkes için iyilik isteyeceğiz. Sanırım bizim peygamberler gibi yaşamamız gerekiyor!

- Öyle diyebiliriz. Peygamberler, insanlar için örnek olmak üzere gelmişler ve görevlerini yapmışlar. Hepimizin onlar gibi sevgi dolu, anlayışlı ve şefkatli olmaya çalışmamızda ne gibi bir sakınca olabilir?

Türkiye’de Hıdırellez diye bir bayram var. İlkbaharda herkes küçük kağıtlara, "Bu istediğim adam!" "Bu istediğim ev" ya da "İstediğim çocuk" diye yazar, yetmez, bir de onu bir güzel çizer ve gül ağacına asar, ya da gül ağacının altına gömer. Farkında olmadan "Secret"ı mı uyguluyoruz?

- Kesinlikle öyle. Böyle bir ritüelden haberim yoktu. Müthiş bir gelenekmiş. Avustralya’da da benzer ritüellerimiz var. Bu sözünü ettiğiniz şey, Çekim Yasası. İnsanlar, olacağına inanıyor ve oluyor.

Yani Çekim Yasası, o ya da bu şekilde zaten vardı hayatımızda ama siz tüm bu bilgileri bir kitapta topladınız...

- Evet. Çekim Yasası, farkında olmasak da, tüm insanların zaten uyguladığı evrensel bir yasa. Secret’tan önce Esther ve Jerry Hicks’in "Çekim Yasası" isimli kitapları yayımlandı ki, onlar da Secret’taki öğretmenlerden. Ama şunu söyleyebiliriz, kitabım, tarihte bu konuyla ilgili yazılmış çizilmiş, söylenmiş ve günümüzde bu işin ustalarını bir araya toplayan ilk ve tek kitap.

Annem bir ay kadar önce anevrizma geçirdi. Sizce, annem anevrizmasını kendi mi çağırdı?

- Evet öyle. Farkında olmayarak başına bir şey gelmesini istemiş olabilir ya da gelmesinden çok korkmuş olabilir. Ama durup dururken olmuyor bu hastalıklar. Biz, onları çağırıyoruz.

Geçenlerde, ilkokul öğrencilerini taşıyan bir otobüs kaza geçirdi. Bütün ülke yasa boğuldu. Şimdi sizin Çekim Yasası’na göre, bu küçük çocukların kazayı çağırmış olmaları gerekiyor. Böyle bir şey nasıl olabilir ki?

- Şöyle: Kolektif bilinçle, felaketi kendine çekmek. Çocuklar, aileleri, okuldaki öğretmenler... Bunların hepsinin çekiminden oluyor. İnanması güç belki ama gerçek bu. Buna şöyle de örnek verebiliriz: Düşen uçaklardaki yolcuların aileleriyle yapılan istatistiklerde, bu yolcuların yüzde 90’a yakınında uçma veya kaçırılma korkusu oluyor. Hepsi o uçağın içinde, kötülüğü resmen çağırıyor. Ya da başlarına bir şey gelmesinden o kadar çok korkuyorlar ki, geliyor. Çocuklarda da durum bu. Buna kesinlikle inanmalısınız...

Farkındaysanız, bizim elimizden şunu alıyorsunuz: "Kaderim böyleymiş!" "Alınyazısı işte ne yapacaksın..." Başımıza gelen her iyi ve kötü şeyden bizim sorumlu olduğumuzu söylüyorsunuz. Kabul etmesi çok kolay değil...

- Evet. Üstelik bazı insanlara bu fazlasıyla ürkütücü geliyor. Çünkü tüm hayatlarının sorumluluğunun kendi ellerinde olduğunu duymak ağır bir şey. Suçu, hep başka yerlerde aramak daha kolay. Hep eşleri, çocukları, iş arkadaşları, trafik, politikacılar vesaire suçludur. Kimseyi bulamazlarsa, bu kez Tanrı’yı suçlarlar. Ama herkes bilmelidir ki, herkesin sorumluluğu kendisindedir. Bununla yüzleşmeli. Korkacak bir şey yok. Hatta son derece özgürce geliyor bana.

Peki minicik bir bebeğin ölümü? Ya da küçük bir çocuğa tecavüz ettiler diyelim. O bebeğin bir bilinci var mı ki, felaketi çağırsın...

- Olayı bilmiyorum, belki de felaketi annesi çağırmıştır, nasıl bir ortam yaratıldığını bilmiyorum. Ama yeni doğmuş bebeklerin bilinçlerinin gelişmediği doğru değil. Hatta ilahi bir bilinç var onlarda. Büyüdükçe git gide unutuluyor ve bilinç seviyesi düşüyor. Evet onlar için de Çekim Yasası geçerlidir. Bebekler masum olduğu için şimdi de bunun suçunu Çekim Yasası’na yükleyebilir insanlar. Ama unutmamalı ki, onların da özgür iradesi var.

Çekim Yasası, hayvanlar için de geçerli mi?

- Sadece özgür iradeye sahip canlılarda geçerli. Bunun tek örneği de insan.

Paulo Coelho, Simyacı kitabında, "Bir şey çok istersen bütün evren sana yardım eder" der. Secret’ınız, yani Çekim Yasası, bunun biraz daha sofistike söylenmiş hali değil mi?

- Evet, böyle diyebiliriz...

Kitabınız ismi çok kışkırtıcı. Sizin fikriniz mi?

- Kışkırtıcı ya da provokatif yerine, "harekete geçirici" demeyi tercih ederim. Ki insanlar ilgilensinler, etkilensinler ve hemen uygulamaya geçsinler diye...

Siz "iyimser obsesif" mi olmamızı istiyorsunuz?

- Sadece mutlu olmanızı istiyorum. "Secret", insanların yaşamına olumlu şeyler çekerek, mutlu olmalarını istiyor. Mesele bu. Bunun için de olumlu düşünmeniz ve hayatınızdan bütün olumsuz şeyleri çıkarmanız gerekiyor. Çünkü olumlu düşünceler, bilimsel testlerde ispatlanmıştır ki, olumsuz düşüncelerden yaklaşık 100 kat daha güçlü bir çekim gücüne sahip...

Peki mesela Hitler gibi insanlar, sizce kötü emellerine Çekim Yasası ile mi ulaştılar?

- Yararı da zararı da kendinize oluyor. Çekim Yasası ile birinin, bir başkasına ya da tüm dünyaya zarar vermesi imkansız.

Konumuzla hiç alakası yok ama ben çocuk istiyorum, sevgilim istemiyor. Çekim Yasası ona mı yardım eder, bana mı?

- Olumlu düşünce, galip gelecektir. Devam et. İstediğin olacaktır.

Hepimizin korkuları var hayatta. Oysa siz "Korkma" diyorsunuz, "Korktuğun başına gelir. Olumsuz şeyler düşünme. Güzel imajlar getir aklına..." İyi de korkuyorum! Nereye gömeceğiz korkularımızı?

- Herkesin korkuları var kendi kendine yarattığı. Evrene biraz daha güvenip, olayları rahat bırakıp, adım adım bunları azaltıp, sonunda da korkuların yok oluşlarını gözlemlemeliyiz.

BEKARLAR TEK KİŞİLİK YATAKTA YATMASINLAR

Tek kişilik yatağı olan kadınlar ne yapmalı?

- Öncelikle iki kişilik yatak almalı. Tek kişilik yatak bile, yeni bir aşka hazır olmadıklarını gösterir. Çift kişilik yatakta yatacaklar ve yanlarını boş bırakacaklar. Aşık olacakları adamlar gelip oraya uzansın diye. Gerçekten de, bir insan sanki bir partneri varmış gibi yaşamalı, aşk için gereken ortamı hazırlamalı.

İnsanlığın, bir ileri aşamaya geçebilmesi için mutlaka öğrenilmeli

İnsanlara "hayal panosu" yapmalarını öneriyor musunuz?

- Kesinlikle evet. Bir hayal panosu yapmak, isteklerinizi gözünüzde daha kolay canlandırmanıza ve hafızanızı yenilemenize yardımcı olur. Çok da eğlenceli bir oyundur. Önünüze pek çok dergi alın ve karıştırmaya başlayın, hayal ettiğiniz şeyleri kesin ve bir kartona yapıştırın, gerisi gelir...

Peki, sürekli insanın "Ben, ben, ben" demesi "Şunu istiyorum, bunu istiyorum" demesi kibirli bir hal değil mi? Bize alçakgönüllü olmamız öğretilmişti...

- Ama unutmayalım ki, çok alçakgönüllülüğün altında da çok büyük egolar yatar. Alçakgönüllü gözükerek insanların daha çok takdir etmesini istemek vardır olayın özünde. Hepimiz, ister kendimizi alçakgönüllü olarak nitelendirilelim, ister başka bir şey, içimizde kendimizi çok özel hissetmez miyiz? Dürüstçe bir düşün. Bu yolla, kendimizi motive etmenin ne zararı olabilir ki?

Evrenin bir katalog olduğunu söylemek, biraz ticari bir yaklaşım değil mi?

- Sizce öyle değil mi? Bir katalog tabii. Karşımızda, "Senin hayalin benim emrim olur" diye bir evren var. Tarihteki bütün büyük düşünürler böyle söylüyor. İlk defa ben söylemiyorum ki...

Peki herkesin mutlu olması mümkün mü? Dengeler bozulmaz mı? Bir de sıkıcı olmaz mı? Kötülük olmalı ki, iyiliğin ne olduğunu anlayabilelim, aynı şekilde mutsuzluk olmalı ki mutluluğun değerini bilelim...

- Dünya, tabii ki değişik renklerle güzel. Ama mutsuzluk, bir renk seçeneği değildir. Seçenekler mutluluk renklerinin farklı tonları olmalı. Dünyada yaşanan bunca mutsuzluktan sonra herkes mutluluğun değerini çok iyi anlayacak durumda. Bu konuda hiç endişeniz olmasın.

Bir arkadaşım kitabınızı okuduktan sonra, son derece rahatsız oldu. "Bu kitapta Tanrı’yı göremedim" dedi ve inanmayacaksınız ama "Tanrı Var" diye bir kitap okumaya başladı...

- Biz "Evren" diyoruz. Birçok insan "Tanrı" diyor. Birçok dinde ve birçok dilde değişik söylemleri var. Tanrı, kitabımın tüm hücrelerinde. Biliyorum.

Peki kader?

- Var. Biz çiziyoruz hayatımızı. İyi şeyleri de, kötü şeyleri de hayatımıza biz çekiyoruz.

Neden hiç televizyona çıkmıyorsunuz? "Efsane" olmak istediğiniz için mi?

- Birçok Secret öğretmeni çıktı ve konuyu anlattı. Bu, en başında kendime koyduğum bir kuralla ilgili bir şey. Ama sakın alçakgönüllülükle ya da efsane olmak istemekle karıştırılmasın. Dünyada milyonlarca Secret kitabının içinde resmim ve kapağında ismim var. Saklanmıyorum, gizlenmiyorum...

Time Dergisi, geçen ay sizi dünyanın en etkileyici 100 kişisinden biri seçti? Nasıl hissettiniz kendinizi?

- Çok mutlu oldum. Tüm dünyada bir şeyler yaratmış insanlarla bir arada olmak hoş bir duyguydu. Ama önemli olan, benim sayemde insanlığın dikkatinin biraz daha iyiliğe doğru çekilmiş olması...

Secret’ın insanların psikolojisi bozduğu iddiasına ne diyorsunuz?

- Gülüyorum. Secret’ı gerçekten uygulayan insanlarda böyle şeylerin olması söz konusu değil. Unutulmasın ki, Secret ekibinde dünyaca ünlü psikologlar da yer aldı. Ve uzun çalışmalar sonucunda ortaya çıktı Secret.

Diyelim ki, Secret bir ülkede iyi satmadı, bu ne anlama geliyor? Yayıncı, kitabın yeteri kadar satacağına inanmadı mı mesela?

- Böyle de olabilir. Ancak her şey, hemen olacak diye bir şey yok. Sabırla ve disiplinle çalışmaya devam etmek gerek. Sonucun zaferle biteceğine garanti verebilirim. Bir gün herkes mutlu olacak.

Peki tüm dünyada haddinden fazla satan bir kitaptan söz ediyoruz. Adını bile duymadığımız ülkelerde liste başı. Bu başarı, başınızı döndürmüyor mu?

- Sadece inandım ve başarı geldi. Geleceğini biliyordum. Korkmak bana göre değildi. Bozulmadığımı zannediyorum. Bir anneydim, hálá anneyim ve şimdi sorumluluklarımın daha farkındayım, daha fazla çalışıyorum. Meditasyon yapıyorum.

Bu kadar çok insanla çalışmak zorlamıyor mu sizi? Ekipte kavgalar-mavgalar yaşanmıyor mu?

- Ekibin hepsi çok çok iyi birer Secret uygulayıcısı. Zaten hepimizin inanmasıyla bu sonuç geldi. Gerçekten görmelisiniz, müthişler. Ve git gide ekipteki enerji daha da büyüyor.

Artık, babanızın ölümüyle başlayan kafa karışıklığınız geçti mi? Çevrenizdeki herkesle iyi ilişkiler içinde misiniz? Buldunuz mu bütün sorularınızın cevabını?

- Evet, kendime özel bazı cevaplarım var... Ve çok rahatlamış bir durumdayım.

Secret, en çok hangi ülkede popüler?

- Her ülkede çok popüler. Ama en çok ABD’de satıyor. Çünkü insanlar artık mutlu olmak istiyor ve yaşamdaki bityeniğini çözmeye çalışıyor. ABD, gerçekten çok ileri bu yönde. Herkes kendi gerçeğini arıyor.

Kazandığınız parayla ne yapmayı düşünüyorsunuz?

- Daha çok insana ulaşmak! Bunun için elimden ne gelirse yapacağım. Dünyada herkesin Secret’tan haberi olsun istiyorum. İnsanlığın, bir ileri aşamaya geçebilmesi için bu mutlaka öğrenilmeli...

DÜNYADAN ’SECRET’ YANSIMALARI

David Beckham

"Ben futbola devam etmek istiyorum. Victoria ise Hollywood’a gitmek istiyordu. Madrid’de de hayatımın en zor günlerini geçiriyordum. Sonra ikimiz birden Secret okumaya başladık. Ve bu yasayı hayatımızda bilinçli olarak uygulamaya karar verdik. Bingo! Üç hafta geçmemişti ki, menajerim aradı, inanılmaz teklifi söyledi. Los Angeles Galaxy takımı bana beş yıllığına tam 250 milyon dolar teklif ediyordu. Bu çok acayip bir şeydi. Çünkü hem ben futbol oyanayabilecektim, hem de Victoria, Hollywood’una kavuşacaktı ve 250 milyon dolar gibi rekor bir transfer ücreti alacaktım. O günden beri Secret’ı kutsal bir kitap gibi elimden bırakmıyorum...

(El Pais’de yayınlanan söyleşisinden)

Oprah Winfrey

"Buradan Amerika’ya ve tüm dünyaya sesleniyorum. Hayatın en büyük sırrı budur. Ben şimdiye kadar bilmeden uyguluyordum. Siz de uygulayın ve hayatınızdaki olağanüstü değişiklikleri gözlemleyin." (The Secret on Oprah Winfrey

Show-Youtube)

Angelina Jolie "Zahara’yı evlat edinmek isterken büyük zorluk yaşadık. Hatta bir ara iş çıkmaza girdi. Oprah Winfrey’de "The Secret"ı görünce, aldım okudum ve uyguladım. Sonra da birden işler yoluna girdi. Ve biz Zahara’yı evlat edinebildik.

(www.thesecret.tv)
Kaynak : hürriyet

 

 

Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın

Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu

Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.

Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım?

Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.

25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

keops isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 24-06-2007, 01:56 PM   #2 (permalink)
Administrators
Atakan Sönmez
 
Üyelik tarihi: May 2006
Bulunduğu yer: istanbul
Mesajlar: 5,723
Tesekkür: 2,852
3,132 Mesajinıza toplam 17,384 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
hayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond repute
Standart Ayşe Arman: Secret röportajım hayal mahsulü..



DOLANDIRILDIM, KANDIRILDIM, ALDATILDIM..
Ayşe Arman: Secret röportajım hayal mahsulü..

24.06.2007 12:36
Hayatta bir şey daha geldi başıma.

Bir şey daha öğrendim.


İnanılır gibi değil.

Yıllar önce Stern Dergisi’nde olanlara, "Yok artık daha neler!" demiştim.

Hitler’in anılarını satın alıp yayınlamışlardı, sahte çıkmıştı.

Özür dilemişlerdi okurlardan.

Hayretlere düşmüştüm.

Düşmeyeceksin demek ki...

Başıma geldi.

’Ortalıkta çok konuşulan, her yerde sözü edilen Secret kitabının yazarıyla röportaj yapmak ister misin?" diye sordu Türkiye’de kitabı basan yayınevi.

Owo Mia. Sahibi, Birol Gündoğdu.

Daha önce de "Ferrari’sini Satan Bilge"yi yayınlamıştı.

Etrafımda küçük bir araştırma yaptım; dalga geçenler de vardı, ciddiye alanlar da ama kimse kayıtsız değildi, herkes için şöyle ya da böyle Secret, bir şey ifade ediyordu.

Ben de "İsterim" dedim.

DHL ile kitabın Türkçesi ve cd’si geldi. Ve yazar hakkında tüm dünyada çıkmış dokümanlar.

Ayrıca Amerika’daki PR şirketi Edelman’la, Birol Gündoğdu’nun yaptığı yazışmalar.

Dünyada pek çok gazeteci Rhonda Byrne ile röportaj yapmak istiyordu ve onlara değil, bana kısmet oluyordu.

Talih kuşu ayağıma gelmişti.

Oturdum, çalıştım. Sorular çıkardım, tercüme ettim, Birol Gündoğdu’ya yolladım.

Ve beklemeye geçtim.

Birkaç gün içinde cevaplar Türkçe’ye çevrilmiş olarak geldi.

İki, üç soru haricinde hepsi cevaplanmıştı.

Doğrusu huylanmadım.

Çünkü cevaplar İngilizce verilmiş sonra Türkçe’ye çevrilmişti. Yer yer Türkçesini düzelttiğim bile oldu. Hatta metnin sonu, "Seninle uzun bir yolculuğumuz oldu..." (We had a long journey with you) diye bitiyordu. Türkçe’de böyle bir veda şekli olmadığından, tamamen çeviri olarak algıladım.

Şüphelenmedim.

*

Allah’tan arkadaşlarım var...

Kolu dünyanın her tarafına uzanabilen arkadaşlarım...

Birkaç gün önce Gonca’dan (Karakaş) bir telefon geldi, "Ayşeciğim sana bir şey söyleyeceğim ama sakin ol tamam mı, istersen bir yere otur ve beni dinle" dedi "Hani sen Secret röportajı yaptın ya, o röportajda yanıt veren Rhonda değildi..."

Nasıl yani?

Başıma biri kurşun sıksa daha iyiydi.

"Senin soruların Amerika’ya gitmiş, bunlar çok fazla denmiş, Rhonda da zaten seyahatte miymiş neymiş, cevaplanmadan, aynen iade edilmiş..."

"Nasıl olabilir ki, sorular bana yanıtlanmış olarak geldi..." dedim.

"Valla, birileri kitabı önüne almış, kendisini Rhonda yerine koyup, bir güzel cevaplamış..." dedi. Başımdan aşağı kaynar sular döküldü tabii.

Derhal Birol’u aradım.

"Böyle böyle diyorlar. Nedir bu durum?"

"Allah aşkına, böyle bir şey mümkün mü Ayşe?" dedi, "Bu, beni alenen dolandırıcılıkla suçlamak. Oysa, benim alnım açık..."

O kadar sakindi ki...

Açıkçası adama haksızlık yapıyormuşum duygusuna kapıldım.

Hem nasıl açığa çıkmayacağını düşünebilirdi ki?

Ölümüne susamak gibi bir şey. İnsanın yayıncılık kariyeri biter.

Rezil olur, insan içine çıkamaz, kimsenin suratına bakamaz.

Bunları da söyledim Birol’a, "Haklısın" dedi, "Deli saçması bir şey..."

Ama "Arkadaşım Gonca, senin Edelman’la aranda geçen birtakım yazışmalardan söz ediyor" dedim, "Sen kitabın mümkün olduğu kadar çok insana ulaşmasını istediğin için böyle bir yola gittiğini kabul etmişsin. Edelman da Gonca’ya bu mail’leri forward etmiş..."

"İyi de senin arkadaşın o mail’leri bana forword etmiyor, şirket içi yazışma diyor, ne ile suçlandığımı bile bilmiyorum" dedi.

*

Araştırma, bir iki gün "O böyle diyor", "Bu böyle diyor" diye, işin aslını öğrenmeye yönelik konuşmalarla geçti.

Bu arada ben Edelman’ın ikinci başkanı Gerry Tschoop’a ulaşmaya çalıştım. Mail’ler yazdım, cevapsız kaldı.

Derken, "Yanıt veremedim özür dilerim, seyahatteydim" diye bir mail ve telefon numarası geldi, hemen aradım...

Ve gerçeğe ulaştım... Acı gerçeğe...

Telefondaki adam da en az benim kadar şaşkındı, "Sadece sizin değil, bizim de başımıza böyle bir şey ilk kez geliyor" dedi, "Ne yapmamız gerektiğini kara kara düşünüyoruz. Ama 3 Haziran günü gazetenizde yayınlanan röportaj, tamamen hayal mahsulü bir röportaj..."

Allak bullak oldum. Aldatıldım. Kandırıldım. Dolandırıldım.

Dolayısıyla, ben de size sahte ve ayıplı bir mal sunmuş oldum, özür dilemekten ve kanuni haklarımı kullanmaktan başka yapabileceğim bir şey yok.

Beni affedin lütfen.

*

Bu arada Birol Gündoğdu, aynı serinkanlılıkla beni aramaya devam ediyordu, "Bu meseleyi çözeceğim merak etme. Sana Rhonda’dan röportajı onaylayan kanıt getireceğim. Sen rahat ol, problem yok..."

Ve bana Edelman’ın çalışanlarından Katia’nın telefonunu verdi, "Ara. Ben konuştum kendisiyle, telefonunu bekliyor" dedi, "Ama telesekreter çıkabilir, çünkü New York’ta 13 günlük bir kitap fuarında..."

Arıyorum, mesaj bırakıyorum... Hiç bana geri dönen yok.

İkinci başkan Gerry Tschoop’u arıyorum, mail’ler atıyorum, ıh ıh.

O da herhalde yine seyahatte, artık ona da ulaşamıyorum.

Ben röportajlarımı güven esası üzerine kurmuş biriyim, eğer ortada bir sahtekarlık söz konusuysa bunu önce benim açıklamam gerekir, o yüzden bu işin üzerine bu kadar düşüyorum.

Ama herkes kapı duvar.

Sonunda sevgilim bana diyor ki, "Birol Gündoğdu, sana yanıtları Türkçe yolladı değil mi? Onun iddia ettiği gibiyse, bu yanıtların İngilizce orijinalinin Amerika’dan gelmiş olması lazım. Ondan İngilizce orijinal mail’i iste..."

"Aklınla bin yaşa!" diyorum. Arıyorum, "Birol, sana inanmak istiyorum. Bana bu yanıtların İngilizcesini yollasana..."

"Ama ben sana yolladım" diyor, "31 Mayıs’ta sana ve sizin katta birine daha..."

"Zahmet olmazsa bir daha yolla" diyorum.

"Evdeyim, yarın olabilir mi? O mail işteki bilgisayarda" diyor.

O arada, taze yalancı bir metnin oluşturulmasını engellemek için, "Hayır, bana şimdi lazım" diyorum.

Apar topar işine gidiyor, gecenin bir yarısı bana 31 Mayıs tarihli bir metin gönderiyor.

Allah Allah, gerçekten Amerika’dan Edelman’dan gönderilmiş. İngilizce yazdığım sorulara İngilizce cevap verilmiş. Tam karşımda duruyor. Üstelik şirket içinden başka birine de cc’lenmiş. Tepesinde de, "Her şeyi bir günde organize etmek kolay olmadı ama başardık" filan gibi laflar var.

Haydaaaa...

Ayıkla pirincin taşını...

Gonca’yı arıyorum, anlatıyorum "Ama benim elimde de, Birol Gündoğdu’nun yalan söylediğini kanıtlayan mail’ler var" diyor, bu arada söylemeyi unuttum, arkadaşım Gonca, Edelman’ın Türkiye’deki temsilcisi.

Kafam karışıyor yine.

*

Yine olayda adı geçen herkese mail yazıyorum. "Nedir bu ya!" diye. "Beni zan altında bırakıyorsunuz. Gerçeğe ulaşmak istiyorum, ulaşamıyorum. Türk yayıncı, sizin şirketinizden gönderilmiş bir mail attı bana. Hani bu röportaj sahteydi, cevaplar sizin şirketinizden ya da Rhonda’da gelmemişti... İddianızı kanıtlamanızı istiyorum..."

Birol Gündoğdu’nun bana yolladığı, orijinal dediği röportaj mail’ini de ekliyorum.

Acı cevabı o zaman öğreniyorum.

"Sizi yollanan mail de sahte. Ve bu, çok ciddi uluslararası bir suç. Biz dünyanın en büyük PR şirketlerinden biriyiz, adımız kullanılarak, sahte evrak üretilmiştir. Hukuki yollara baş vuracağız. Çok üzgünüz, hem sizin adınız hem de bizim adımız düzgün olmayan bir işe karışmış durumda..."

Ben bu yazıyı bitirmek üzereyken, Gerry Tschoop’tan yazılı bir açıklama da geldi.

Evet buraya kadar. Artık bu işin araştırılacak bir tarafı kalmadı.

Ben de işin gerçeğini en yakınlarıma, yani sizlere açıklıyorum.

Kandırıldığım ve dolandırıldığım için tekrar özür diliyorum.

Birol Gündoğdu’nun bundan sonra başına gelecekleri bilmiyorum.

Sadece şunu biliyorum:

Bir röportaj için, bir kitabı daha fazla sattırmak için değmezdi...

AYŞE ARMAN


__________________
http://www.hayatimdegisti.com
Hemen ücretsiz deneme telkinlerini indirmek içinse bu link.Suçluluk ego ve kendine güveni 2 gün dinleyin
https://www.dropbox.com/sh/b6youoq8m...vwFPsoEYa?dl=0
Dinledikten sonra etkiler ile ilgili anketlere bu linkten katilin.
http://www.hayatimdegisti.com/forum/...-anketlerimiz/
hayatimdegisti isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 24-06-2007, 02:05 PM   #3 (permalink)
Moderator
Abdullah Canıtez
 
keops - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Jan 2007
Mesajlar: 401
Tesekkür: 154
290 Mesajinıza toplam 2,351 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
keops is a glorious beacon of lightkeops is a glorious beacon of lightkeops is a glorious beacon of lightkeops is a glorious beacon of lightkeops is a glorious beacon of lightkeops is a glorious beacon of light
Standart Ynt: SIRCI SIRRIN SIRRINI ANLATTI-the secretin yaratıcısı

ATAKAN bey teşekkürler...bunu bilmiyordum
demek sahteymiş...
keops isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 24-06-2007, 02:07 PM   #4 (permalink)
Administrators
Atakan Sönmez
 
Üyelik tarihi: May 2006
Bulunduğu yer: istanbul
Mesajlar: 5,723
Tesekkür: 2,852
3,132 Mesajinıza toplam 17,384 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
hayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond repute
Standart Ynt: SIRCI SIRRIN SIRRINI ANLATTI-the secretin yaratıcısı

Bende şimdi gördüm bir haber sitesinde...
Rica ederim...
__________________
http://www.hayatimdegisti.com
Hemen ücretsiz deneme telkinlerini indirmek içinse bu link.Suçluluk ego ve kendine güveni 2 gün dinleyin
https://www.dropbox.com/sh/b6youoq8m...vwFPsoEYa?dl=0
Dinledikten sonra etkiler ile ilgili anketlere bu linkten katilin.
http://www.hayatimdegisti.com/forum/...-anketlerimiz/
hayatimdegisti isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


SIRCI SIRRIN SIRRINI ANLATTI-the secretin yaratıcısı

Hedef Ön Hazırlık ve Hedefler Makaleler SIRCI SIRRIN SIRRINI ANLATTI-the secretin yaratıcısı Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız SIRCI, SIRRIN SIRRINI ANLATTI! Yazan: Ayşe arman Bir gün herkes mutlu olacak Kendisi kabul etmese de... O bir efsane... Çünkü kitabı dünya çapında olay yarattı. ABD’de 8.1 milyon kitap satma gibi bir başarıdan söz ediyoruz. Aklınıza gelmeyecek kadar çok ülkede. ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Hedefler Makaleler telkin cd indir izle İstanbul Hedefler Makaleler nerededir kimdir Hedefler Makaleler çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Hedefler Makaleler hipnoz Hedefler Makaleler olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Hedefler Makaleler hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Hedefler Makaleler kuantum düşünce kitap haberi


WEZ Format +3. Şuan Saat: 11:50 PM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.