Kadınlar ne ister?

[Bluesky24]

İlginin kaybolmamasını…

İlişkinin ilk birkaç ayından sonra, hissedilen tutku yerini sevgiye ve güvene bırakır. Duyulan heyecan ve ilgi azalır. Bir anlamda ilişkinin ilk başlarındaki özen kaybolur. Bu aslında olağan bir süreçtir. Özellikle de erkekler açısından. Onun için hala önemlisinizdir ama bunu daha az ifade etmeye başlar sadece. Nasılsa siz artık bunu biliyorsunuzdur diye düşünür. Böylece ilişkiniz monotonlaşma yolunda hızla yol almaya başlar. Ancak birçok kadın eski günleri aramakta ve bir prenses gibi ilgi gördüğü zamanları özlemektedir. Hemen hemen her kadın ilişkinin süresi uzadıkça erkeklerin tavırlarının eskisi gibi olmadığından ve değişiklikleri farketmediklerinden yakınır. Saçlarınızın modelini değiştirirsiniz ama kocanız farketmez. Seksi iç çamaşırları giyersiniz, sevgiliniz koltukta uyuyakalır. Binbir zorlukla beş kilo verirsiniz ama o yüzünüzün sarardığını ve hastalandığınızı sanır. İşte tüm bunlar kadınları çileden çıkarır!



Ancak erkekler bilmelidir ki bir tatlı söz, biraz ilgi, şefkat ve gülümseme çoğu zaman bir kadını mutlu etmeye yeter de artar bile!



Daha fazla şefkat…



İster fiziksel, ister duygusal olsun; kadınlar her zaman şefkate daha fazla ihtiyaç duyar. Onlara göre ilişkinin daha uyumlu olması için aşk oyunları ve şefkat çok önemlidir. Birçok kadın, partnerinin yalnızca seks yapmak istediğinde şefkatli olduğundan şikayet eder. Diğer zamanlarda ise şefkatli davranışların rafa kalktığından yakınırlar. Erkeklerin bir şey istediğinde ya da seks sözkonusuyken ilgi gösterip, şefkatli olduğunu ve sevgilerini kendilerince belli ettiklerini düşünen kadın sayısı hiç de az değil.



Erkekler yapıları gereği ve yetiştirilme tarzlarından dolayı genelde duygularını gösterme konusunda fazla cimridirler. Kadınlar ise konu duygusallık olduğunda her şeyi ağırdan almayı ve tadını çıkarmayı severler.



Teselli edilmek…



Kadınlar üzüntülerini, acılarını içlerinde tutamaz ve bunu erkeklere oranla daha kolay belli ederler. Gözyaşlarını da çoğu zaman zaptedemezler. Erkekler ise üzüntülerini açığa vurmaktan olabildiğince kaçınırlar. Ağlamak mı? Onların kitabında asla yazmaz bu. Acıdan ölseler bile bunu belli etmezler.



Kadınlar ise üzgün olduklarında kendilerini tutmayı hiç düşünmez. Önemli olan ağlayıp rahatlamaktır. Ve tabii bir de yanlarında onları tesseli edecek birisini olmasıdır. Bu nedenle erkeklere verilebilecek en güzel nasihat, sevdiğiniz ağladığında yanından uzaklaşmak yerine onu tatlı sözler ve ufak dokunuşlarla teselli edin demek olacaktır.



Şaşırtılmak ve şımartılmak…





Aslında birçok erkek, arada bir sebepsizce alınan çiçeklerle, romantik bir akşam yemeği veya haftasonu kaçamaklarıyla hoş bir sürpriz yapmanın kadınlar için ne ifade ettiğini çok iyi bilir. Ancak yine de bunları ya yapmaz ya da kırk yılda bir akıllarına eserse yapar. Çünkü tüm bunlar duygusal işlerdir ve maalesef ki çoğu erkek duygusal olmayı sevmez.



Ancak kadınlar, ufak sürprizlerle karşılaşmaktan, çiçek almaktan veya romantizm kokan gecelerden çok hoşlanırlar. İster istemez erkeklerden de bu tür şeyler bekler ancak çoğu zaman hayal kırıklığına uğrarlar.



Erkeklerin bu konuda çok daha fazla çabalaması gerekiyor. Arada bir yolun üzerinde olsun olmasın bir çiçekçiye uğrayıp ona çiçek almak veya akşam için güzel bir restoranda yer ayırtmak... Tüm bunlar erkekleri kadınların kalplerini fetheden yola götürecektir. Bunun karşılığında ise eşinden fazlasıyla ilgi, sevgi ve şefkat görecek, mutlu olacaktır.





Öncelikli olmak…



Erkek her ne kadar toplumda ön plana çıkmak istese de, kadın daima eşi için vazgeçilmez olduğunu bilmek ister. Üstelik hangi ortamda olursa olunsun bu böyledir. Erkeğin, onun varlığının farkında olması ve kendi sosyal ortamını oluştururken onu unutmaması kadın için son derece önemlidir.



Kadın eğer tam da bunun tersini hissederse ne olur? İşte tam da burada huzursuzluk başgösterir... Yalnız kalma, terkedilme korkusu başlar. İlgi görmek, nerede ve ne şart altında olursa olsun erkeğinin ona karşı duygularının hala devam ettiğini bilmek ister. Erkek için her şey bir yana eşi bir yana olmalıdır. Kadın karşısındakinden bunu bekler.



Bu durumda erkeğin yapması gereken; sosyal ve iş hayatı ile eşi arasındaki dengeyi iyi kurmak olmalıdır. Ne onları ne de eşini ihmal etmemelidir. Arada sırada eşine ilgi gösterip, birkaç tatlı sözle onun için hala çok önemli olduğunu belirtmelidir.





[b]Erkekler ne ister?





[b]Aslında ne istiyoruz?