M.S. 2150 (Thea Alexander)

[olsun]

Bu kitabın özeti ve içindeki önemli sözü:

OLGUNLUK:KABUL EDİLEMEZ GÖRÜNENİ KABUL EDEBİLMEKTİR.

Kitap bu sitenin genel felsefik görüşü ile uyumludur.

Mikro felsefe ile Makro felsefeyi karşılaştırmalı bir sunumla akademik bilgi destekli olarak vermiş.

Özenli bir çalışma.

Tavsiye ederim :)

[teoman_]

ilginç bir kitaba benziyor ama 2150 yılını görmek isteyeceğimden pek emin değilim :))

[olsun]

Kutsal metinlerde gizemli bir şekilde sürekli çağlardan bahsedilmesi ilk başta keyfi bir şeymiş gibi görünür.Oysa bunun çok anlamlı bir sebebi vardır.Bu nedeni kavrayabilmek için EKİNOKSların PRESESYONu diye bilinen fenomene biraz daha yakından bakmalıyız.
Kadim Mısırlılar tıpkı kendinden önceki kültürler gibi yaklaşık '2150' yılda bir,bahar ekinoksunda Güneş'in,Zodyak'ın başka bir burcundan yükseldiğini fark etmişti. Bu durum dünyanın kendi ekseni etrafında dönerken yaptığı küçük yalpalanma hareketi neticesinde ortaya çıkar.Bu harekete Presesyon,yani gerileme denmesinin nedeni,dünyadaki bir gözlemciye göre Güneş'in normal seyrinin aksine,Zodyak kuşağında ters yönde hareket eder görünmesidir.Presesyonun bütün BURÇları kat etmesi için gereken süre kabaca 25.765 yıldır.Buna ayrıca 'BÜYÜK YIL' da denir ve kadim toplumlar bu bilgiye sahipti.
Her 2.150 yıllık döneme bir 'ÇAĞ' diyorlardı.
MÖ 4300 yılından-MÖ 2150 yılına kadarki dönem BOĞA ÇAĞIydı.
MÖ 2150 den- MS 1 yılına kadar olan süre KOÇ ÇAĞI'ydı.
1 yılından - MS 2150 yılına kadar olan süre ise 'BALIK ÇAĞI'dır.
Bugün hala içinde bulunduğumuz çağ Balık Çağıdır.
Ve 2150 yılı dolaylarında YENİ bir çağa gireceğiz.
: KOVA ÇAĞI'na

alıntıdır-devamedecek.

[olsun]

Şimdi kitab-mukaddes(lerde) ,genel olarak konuşursak,3 çağı kat eden bir sembolik hareketten bahseder.Ve 4. çağın müjdesini verir.Eski Ahit e göre Musa Sina Dağ'ından indiğinde halkının altın bir buzağıya taptığını görür.Bunun üzerine elindeki taş tabletleri yere çalar ve insanlara günahlarından arınmaları için birbirlerini öldürmelerini emreder.Birçok Tevrat uzmanı ,böylesine insanlık dışı bir cezayı İsrail halkının bir puta tapmasının adil karşılığı olarak görür (!).Birçok benzeri gibi bu hikayenin de ASTRONOMİK gerçeklerin mecazi bir ifadesi olduğunu göremediğimiz sürece doğru bir yoruma ulaşamayız.
Eğer ALTIN BUZAĞIyı : BOĞA BURCU,Musa'yı KOÇ ÇAĞInın başlangıcı olarak görürsek taşlar yerine oturur.Yeni Çağ yani,kendinden önceki çağı parçalar.
İsa'da başka bir çağın,KOÇ ÇAĞInı takip eden : BALIK ÇAĞInın girişini temsil eder.
Yeni Ahitte bu yüzden her yerde karşımıza BALIK SEMBOLİZMİ çıkar.Ör: İsa.500 kişiyi ekmek ve 'iki Balık'la doyurur.Peygamberliğe başladığında Galilei gölünün kenarında '2 Balıkçıyla' dost olur ve onu takip etmelerini emreder.
(belli bir dönemde kadim bilgiler mecazi ve sembolik olarak aktarılmıştır)
Hepimiz Batı ülkelerinde arabaların arkasına konan Balık-İsa sembolünü biçok yerde görmüşüzdür.(ben Kapadokya'da ki kilise duvar resimlerinde İsa'nın Balık olarak tasvirlerini okudum ve gördüm)/(Kuran'ı Kerim'de de 'balığın suya atlayıp yol tutması'yla ilgili ilginç ve gizemli bir hikaye vardır.!)( ölü balığın canlanması ve bir zaman tarifi)

Ancak çok azımız,onun ne anlama geldiğini bilir.O BALIK ÇAĞInda GÜNEŞ KRALLIĞInın ASTROlojik sembolüydü.
Üstelik İsa'nın doğum tarihi (bu bireysel İsa'nın gerçek doğum tarihi değil) olarak kabul ettiğimiz MİLAT (0 YILI ) Bu çağın başlangıcını gösterir.
Lukas 22:10'da İsa, kendisine sonraki Fısıh'ın nerede hazırlanacağı sorulduğunda,'İşte siz şehre girdiğiniz zaman,'TESTİ İLE SU TAŞIYAN ADAM' size rast gelecek:gireceği EVE (burçlarda evler vardır) onun ardınca girin',diye yanıtlar.
Bu metin bir sürü astrolojik başvuru arasında en açık olanıdır.Elinde su testisi taşıyan adam 'SU TAŞIYICISI KOVA'dır.O her zaman elindeki testiden su boşaltırken resmediir.O balık çağından sonraki çağı temsil eder.
GÜNEŞ -Tanrı'nın Güneşi- BALIK ÇAĞInı -İsa'yı- terk ettiği zaman KOVA EVİNE girecektir.Çünkü presesyon hareketinde Balık'tan sonra Kova gelir.Yani İsa Balık Çağı'nın ardından Kova Çağı'nın geleceğini söyler.

(bu anlatımlar '2012 Altın Çağ' devriyle ilişkilidir.)

alıntı -ZEİTGEİST
not:Parantez içinde kendi yorumlarım var.

[olsun]

Hepimiz KIYAMET'i, zamaın sonunu duymuşuzdur.İncil'in vahiy cüzünün çizgi filmleri andıran tasviri bir kenara ,bu fikir Matta 28:20 'ye dayanır.Burada İsa (Kuran'ı Kerim'de de önemli bir yer teşkil eden bir 'kişilik'tir)şunları söyler:'DÜNYANIN SONUNA KADAR SİZİNLE BİRLİKTE OLACAĞIM'.Ne varki Avrupa da en çok kullanılan Kral James versiyonundaki 'DÜNYA' kelimesi ,biçok başka çeviri gibi Yanlış bir çeviriye dayanır.Asıl kullanılan kelime 'AEON'dur ve 'ÇAĞ' anlamına gelir.(Kasti veya cahilce yalnış ve taraflı çeviriler-ki her dinde oldu-yüzünden yalnış ve taraflı bilgilendiriip yönlendirildik.Bu yüzden geçmiş çağa Karanlık Çağ deniyor.Şimdi bilgi artık gizlenemediği için 'Aydınlık çağ'dan bahsedilebiliniyor.)(Gerçek Bilgi Aydınlatır)
'ÇAĞIN SONUNDA BİLE SİZİNLE BİRLİKTE OLACAĞIM'.BALIK ÇAĞI,yani İsa'nın dönemi,Güneş Kova Çağı'na girdiği zaman biteceği için söylenen doğrudur.
Dünyanın sonu veya Zamanın sonuna dair yaygın kavrayış,ASTROlojik bir mecazın yanlı-ş yorumlanmasından kaynaklanmıştır.Gelin de bunu,'dünyanın sonu'na ,kıyamete inanan(KIYAM ETMEK :AYAĞA KALKMAK,UYANMAK demektir.)(İslam aleminde bu kelime insanlığa korku salmak için kasten yanlı-ş çevrilip anlatılmıştır.)milyarlarca insana anlatın anlatabilirseniz.

alıntı-ZEİTGEİST

[gulumser]

niyeyse bu tarz kitaplarda hep incil den bahsedilir ve örneklemeler sure adı ve ayet no ları ile beraber verilirken,kuran-ı kerim şöle bir es geçilir....

[olsun]

İslami açıklamalar da var.
Bu yayın Batı kaynaklı olduğu için ,yani yayınlandıkları kiş i ve ülke hristiyan öğretisi üzerine olduğu için.
Bu tür incelemeleri yapan kişler,yani eski bigiler(yazıtlar,kitaplar) i araştıran yazarlar inanınki Kur'an-ı ve diğer islami kaynakları da inceliyorlar.
İnsanlar tevrat ve zeburdan bile önce yazılmış(çivi ,hiyeroglif vs.)belgelerede artık ulaşabiliyorlar.
İslam alemi neden yazının ve bilginin başlangıcını sadece Kur'an-ı Kerim'e dayandırıyor?! ilginç.
Eğer 'DİN'i bilgi ve aydınlanma olarak görebilirsek,işte ancak o zaman EVRENSELLEŞEBŞLİRİZ.
Bu tabu bilinci malesef diğer dinlerde de var.
Ve bu ayrımcı inanç sistemi (ki inanın din tarihi henüz gerçek anlatımında veya tercümesinde değil) gerçekler ortaya döküldükçe TANRI (ki her dilde-dinde-kültür ve medeniyette ayrı adlandırılmıştır) nın BİR liği idrak edilecektir.